Yedinci Sanattan Üçüncü Sanata "Gerçeküstü" Bir Yaklaşım
E. Seda KAYIM
/ 18 Ocak 2010
Bir keresinde Frank Lloyd Wright'ın bir kitabını karıştırırken, bilgisayar tabanlı mimari görselleştirme (rendering) üzerine mimar bir arkadaşım ile sohbet ediyordum. O, mimarların eskizlerini bazen gayet istemli olarak okunamaz veya savruk yaptıklarını söylemişti. Bu sadece müşteri ile müzakerelerde mimara daha hareketli bir alan bırakmıyor; aynı zamanda detaylı olarak resmetmeden önce hayal gücüne de mahal veriyor. Bu fikre nasıl karşılık verirdin?
Öncelikle, CG'nin avantajlarının arkasında bazı nedenler var. Bu "savruk" temsiliyet şekli, ortaya çıkış/fikir geliştirme safhalarından çok faydalı. Ancak elbette henüz eskiz aşamasında CG'yi bir araç olarak kullanan mimarlar da var. Neden olmasın ki?
Işık duyarlığın inanılmaz. Işık ile mimarlık arasındaki karşılıklı oyun alanını nasıl tanımlardın?
Teşekkür ederim! Bence mimarlık çoğunlukla ışık ile heykeltıraşlık… Işık ve gölge olmadan ne hacim ne renk ne de malzeme var. Bir zamanlar Kahn'ın da dediği gibi: "Eski yapılarda kolonlar, ışığın bir ifadesi idiler. Aydınlık, karanlık, aydınlık, karanlık, aydınlık… Görüyor musunuz?"
İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın