DEPREM DEKLARASYONU – 1:
Bir kentin yapılaşma süreci imar planları ile başlamaktadır. Ne yazık ki ülkemizde bu planların hazırlanmasında bilimsel ve teknik konular yeterince göz önüne alınmamaktadır. İmar uygulama süreçlerinde yapılan değişikliklerle de plan bütünlüğü bozulmaktadır.
PEMDER (Peyzaj Mimarlığı Eğitim ve Bilim Derneği) diyor ki;
1. İmar planlama mekanizması, plan kademeleri ve süreçleri gözden geçirilmelidir. Yıllardır köklü değişiklik yapılmayan 3194 Sayılı İmar Kanunu geniş katılımla güncellenmelidir.
2. İmar planlarının hazırlanması sürecinde meslek gruplarının geniş katılımı yasa ile güvence altına alınmalıdır. Peyzaj Mimarlığı bu meslek gruplarının en önemlileri arasındadır.
3. Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa Peyzaj Sözleşmesi’nin yükümlülükleri gerçek anlamda yerine getirilmelidir.
4. Almanya örneğinde olduğu gibi Peyzaj Çerçeve Planı ve Yerel Peyzaj Planları İmar planlarının uymakla yükümlü olduğu üst ölçekli planlar olarak tanımlanmalıdır.
5. Çevre Düzeni Planlarının hazırlanması ve onaylanmasında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı daha titiz davranmalı, bilim ve fen dışı planlara izin vermemelidir.
6. Nazım İmar Planlarının hazırlanmasında tarım alanları, sulak alanlar, korunması gereken alanlar gibi alanlarda yapılaşma kararları olmamalıdır.
7. Nazım İmar Planlarının hazırlanmasında, uygulanmasında ve değişik yapılmasında, üniversiteler ve meslek odalarının da içinde yer aldığı geniş paydaş katılımı güvence altına alınmalıdır.
8. İmar planlarını hazırlayanlar kadar bu planları onaylayanlara da hatalı uygulamaların sonuçları ile ilgili hukuki sorumluluk yüklenmelidir.