İstanbul Modern'de Murat Tabanlıoğlu Buluşması
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), ulusal yas nedeniyle 14-15 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilmesi planlanan tüm etkinliklerini iptal ettiğini duyurdu.
* * *
Venedik Bienali Uluslararası Mimarlık Sergisi'nde ilk kez yer alacak Türkiye Pavyonu'nun küratörü Murat Tabanlıoğlu, projesini anlatıyor.
İstanbul Modern, Venedik Bienali 14. Uluslararası Mimarlık Sergisi'nde bu yıl ilk kez yer alacak Türkiye Pavyonu'nun küratörlüğünü üstlenen mimar Murat Tabanlıoğlu'nu konuk ediyor. Murat Tabanlıoğlu, 14 Mayıs Çarşamba günü İstanbul Modern Direktörü Levent Çalıkoğlu ile bienalin ana temasını bireysel algı ve deneyimler üzerinden ele aldığı "Places of Memory" (Hafıza Mekanları) başlıklı projesi üzerine söyleşecek. Mimarlık ve küratörlük pratikleri arasındaki etkileşimin odak noktasını oluşturduğu söyleşi, saat 19:00'da İstanbul Modern koleksiyon katında başlayacak.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı 'nın (İKSV) girişimi ve 21 destekçinin katkılarıyla Türkiye, dünyanın en önemli güncel sanat ve mimarlık etkinlikleri arasında sayılan Venedik Bienali'nde uzun süreli bir mekana sahip oldu. Venedik Bienali'nin iki ana sergi bölgesinden biri olan Arsenale'de 2014-2034 yılları arasında tahsis edilen bu mekan sayesinde Türkiye, 1980 yılında kurulan Venedik Bienali Uluslararası Mimarlık Sergisi'nde bu yıl ilk kez ulusal bir pavyonla yer alacak.
Venedik Bienali 14. Uluslararası Mimarlık Sergisi'nde, Rem Koolhaas küratörlüğünde gerçekleştirilecek "Fundamentals" başlıklı ana serginin yanı sıra ülke pavyonları da yer alacak. Rem Koolhaas bu yıl bienalin tek bir tema üzerinde şekillenmesi amacıyla, katılımcı ülkelere de "Absorbing Modernity: 1914-2014" başlığından yola çıkmalarını, böylece her pavyonun ortak bir konuya kendi belirleyecekleri özgün bir yaklaşım ve durum içinden bakmalarını önerdi.
Küratör Murat Tabanlıoğlu ve proje koordinatörü Pelin Derviş'in; Ali Taptık, Alper Derinboğaz, Candaş Şişman, Metehan Özcan ve Serkan Taycan 'dan oluşan sergi ekibiyle birlikte hazırladığı Places of Memory (Hafıza Mekanları) projesinin çıkış noktasını, küratörün hayatının farklı evrelerinde eşik niteliği taşıyan İstanbul'daki üç bölge oluşturuyor. Taksim-Salıpazarı, Bâb-ı Âli ve Büyükdere Caddesi gibi kent mekanlarından yola çıkan proje, mekan kavramının kendisine odaklanarak ekipteki her bireyin öznel bakışını ortaya koymasına olanak veren bir temel üzerinde yapılanacak.