Avusturyalı mimarlık ofisi LORENZATELIERS, yarışma ile tasarladığı BORA Almanya Genel Merkezi'nde, hızla azalmakta olan doğal kaynakların korunması ve enerji verimliliği konularına önem vermiş.
Fotoğraflar: Christian Flatscher
1950'lerden 70'lere uzanan bir geçmişe sahip yıpranmış yüksek katlı ofis binaları, günümüzde genellikle "sorunlu noktalar", yani yıkılması gereken yapılar olarak görülmektedir. Ancak yıkım ve ardından gelen yeni inşaat, muazzam bir kaynak savurganlığı anlamına geldiğinden sürdürülebilir bir çözüm değildir. Seramik cam ocak bacasını da icat eden, ankastre mutfak eşyası üreticisi BORA Almanya, yıkılmak üzere olan ofis kompleksini satın alarak, Lorenz Ateliers'in kazandığı, 2015 yılında açılan yarışmaya sponsor oldu. Bu ayrımı yaratan kriterler; sağlamlık, sürdürülebilirlik ve fizibilite oldu. Her şeyden önce yeni mimarinin markanın girişimci imajına uygun olması gerekiyordu; yenilikçi teknoloji, modern bir enerji sistemi ve burada çalışanlar için kusursuz bir çalışma alanı kalitesi.
Yapıların soyulması ve sağlam bina kabuğuna indirgenmesi, 'akıllı enerji cephesi' ve iki ilave kat, giderek büyüyen uluslararası şirketin genel merkezi olarak, 2020 yılında tamamlanan bu bina kompleksini sürdürülebilir bir geleceğe taşıyacak öncü adımlardı. Yeni kabuğun kendisi, minimum enerji tüketiminin yanı sıra içerideki çalışanlar için olağanüstü bir çalışma iklimi ve akıllı güneş koruması sağlayan uyarlanabilir bir genel konsepttir. Cephe konsepti, ticari faaliyetler devam ederken yeniden inşa etmeyi, kat eklemeyi ve cepheleri değiştirmeyi de mümkün kılmaktadır. Mevcut yapı kütlesi, yarı enerji rezervuarı olarak işlev görmektedir. Var olan betonarme yapıya izolasyon eklenmiş ve yüksek izolasyonlu pencereler enerji tüketimini daha da azaltmıştır; bunların önünde, yakındaki sıradağların nefes kesici manzaralarına izin verirken kusursuz güneş koruması sağlayabilen 'akıllı cephe' durmaktadır. Her iki binada da yeni inşa edilen çatı katları, geleceğe yönelik bir ofis binasının yeni standartlarını yansıtmaktadır. Lorenz Ateliers, çalışanlara örnek bir altyapı ile çalışmak için cazip bir yer sunuyor: Çatı katında bir kafeterya, masaj stüdyosu, teraslar vb. Her iki ek kat da dikey destekler olmadan, yüksek tavanlı planlanmış ve gelecek on yıllar boyunca çeşitli kullanımlar için maksimum esneklik sunmaktadır.
Ofislerde gölge yaratmak: Günün her saatinde güneşin açısına göre pozisyon alan otomatik oda yüksekliğindeki güneş koruma panjurları ile gerçekleştirilir. Yüksek binanın panjurları öğle saatlerinde neredeyse yatay sekilde uzanarak Alplerin muhteşem manzarasını sunmaktadır. Komşu binada, dikey olarak katlanan panjurların da ideal bir teknik çözüm olduğu kanıtlanmıştır. Tüm sistem merkezi olarak yönlendirilmekte ve güneşin gökyüzündeki konumuna otomatik olarak uyum sağlamaktadır. Buna paralel olarak, tekli panjurlar panelleri çalışanlar tarafından tek tek değiştirilebilmekedir. Bireysel olarak kontrol edilen, atık ısı geri kazanımlı merkezi olmayan bir havalandırma sistemi, pencere havalandırmasından kaynaklanan enerji kaybını azaltmaktadır.