Kalebodur’un, mimarlık kültürüne katkıda bulunmak amacıyla desteklediği ve 6 tasarımcının eserlerinin yer aldığı ‘MİMAR/SANAT’ sergisinin açılışı, Beyoğlu’nda bulunan Goba Art&Design’da gerçekleştirildi. Sergi 8 Nisan'a kadar ziyaret edilebilir.
Mimarlık ve tasarım dünyasının önemli isimlerinin eserlerini bir araya getiren MİMAR/SANAT sergisinde altı sanatçının serbest çalışmaları, sanatseverlerle buluştu. Mekanın ilk sergisi olan MİMAR/SANAT’ta, Arif Özden, Kerem Erginoğlu, Müge Hansoy Kınacı, Mustafa Toner, Oğuz Yalım ve Sinan Kafadar’ın çalışmaları yer aldı.
Goba Art&Design’ın kurucuları Esin Sözer Kalender ve Yasin Kalender’in ev sahipliğinde, Kalebodur’un desteklediği, sanat ve tasarımın iç içe geçtiği ‘MİMAR/SANAT’ karma sergisinde yer alan sanatçılar, çalışmalarını şöyle değerlendirdi:
Esin Sözer Kalender, Yasin Kalender
Arif Özden
“‘Gecekondularım’, gördüğüm bir rüyanın kağıda aktarılmış halidir. Sıradan bir yerde bulunmuş, toplanmış, çıkma malzemeler ile kendine has özellikleri olan yaşanabilir bir çevre yaratmanın mümkün olduğunu gösterdiğimi düşünüyorum…”
Kerem Erginoğlu
"Eskiz yapmak benim için beynimi boşaltmanın en iyi yöntemlerinden biridir. Öte yandan boşalan beynimde bu kareler öyle bir yer eder ki, asla eskizi yaptığım anı, içtiğim kahveyi, soluduğum havayı unutmam…’’
Müge Hansoy Kınacı
"İstanbul’un büyüleyici sokaklarında gezerken etkilendiğim cephelere ithafen, kendi yorumladığım balkon korkuluklarını çizdim ‘Arka Sokaklar’ serisinde...’’
Mustafa Toner
‘’Özellikle akşamları boş zamanlarımda kafamı dağıtmak için, boyalarla boğuşurken çıkan şeylerden bazıları bu eserler…’’
Sinan Kafadar
“’Bu eskizleri oluştururken benim amacım yaşamımın bir noktasında gözümün önünden ve zihnimden geçenler ile ilgili bir ‘referans noktası oluşturmak’ ve istediğimde tekrar ona ulaşabilmek. Ormanda yürürken, geri dönüş yolunu tekrar bulabilmek için ağaç diplerine beyaz çakıl taşlarını bırakma misali… Geçen zaman içerisinde insan birçok detayı ve fikri unutuyor, ben bulunduğum güzel yerleri, aklımdan geçen bazı parlak fikirleri tekrar hatırlamak istediğimde eskiz defterlerime bakıyorum.’’
Oğuz Yalım
"Boş bir tuvalde çizgiler çizmek, onları takip etmek. Hacimlerle, geometrik şekillerle uğraşmak. Şekilleri beklenmedik bir yorum ile bir araya getirmek. İki uzlaşmaz yöntem olan ‘doğal’ ile ‘sert’i uzlaştırmaya çalışmak. Tek merkezcilik yerine çok merkezciliği aramak. Şaşırmak, sorular sormak, cevaplar aramak. Ve nihayetinde nefis bir terapi ve sonuç…"