TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Mimarlar Odası ve Şehir Plancıları Odası; güvenli ortamlarda yüz yüze eğitimin gerekliliğini vurguladılar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan üniversitelerde "uzaktan eğitim" kararına ilişkin TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz tarafından 14 Şubat 2023 tarihinde basın açıklaması yapıldı:
UZAKTAN DEĞİL, GÜVENLİ ORTAMLARDA YÜZ YÜZE EĞİTİM İSTİYORUZ!
"Yaşadığımız onca felaketten ders almayan siyasi iktidar, bilimsel doğruları ve uzman görüşlerini yok sayan, dayatmacı anlayışında ısrar etmeye devam ediyor. Tek adam rejiminin bu anlayışı yaşadığımız bu olağanüstü günlerde sadece afetten etkilenen depremzedelerin yaşamlarını değil, tüm ülkenin geleceğini tehdit edecek sonuçlar yaratıyor.
Yaratacağı toplumsal sonuçları gözetmeyen “ben bilirimci” anlayışın son örneklerinden birisi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan, Üniversitelerde 2022-2023 Bahar yarıyılının uzaktan öğretim yoluyla sürdürüleceği kararı olmuştur. Karar süreçlerine karardan etkilenecek kesimleri dahil etmeden, kurumların tecrübelerini göz ardı ederek ve bilimsel gerçekleri görmezden gelerek verilen bu kararın eğitimdeki sorunları derinleştireceği gibi, üniversitede öğrenim gören gençlerimizi sosyal ve psikolojik olarak da olumsuz etkileyeceği açıktır.
Depremzedelerin yükseköğretim kurumlarındaki yurtlara yerleştirileceği gerekçesiyle alındığı ifade edilen bu karar, siyasi iktidarın afetler karşısında ne kadar hazırlıksız olduğunun itirafı niteliğindedir. Siyasi iktidarın hazırlıksızlığının ve kurumlardaki liyakatsizliğin bedelini üniversite öğrencilerine ödetmeye çalışmak, öğrencileri yurtlarından ve eğitim gördükleri kentlerden ayırmaya çalışmak böyle bir ortamda gençlere yapılacak en büyük kötülüktür.
Başta mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı disiplinleri olmak üzere, laboratuvar ve uygulama gerektiren pek çok bölümde yürütülen “uzaktan eğitim” yönteminin ne denli yetersiz kaldığı pandemi döneminde yaşadığımız tecrübelerde açığa çıkmıştır. Bu kararla birlikte 2019 yılında üniversiteye başlayan bir genç, eğitiminin 2,5 yılını uzaktan eğitimle geçirmiş olacaktır. Yakın geçmişte üniversite ortamından uzaklaşmak zorunda kalan gençlerimizi bir kez daha üniversite ortamından kopartmak hem pedagojik hem eğitsel hem de sosyal olarak bir kuşağın geleceğin gölge düşürmek anlamına gelecektir. Uzaktan eğitim kararı, dayanışmaya, sosyalleşmeye, birbirimizle insani temaslarımızı arttırmaya en fazla ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde bu gerçeği yok sayan ve daha büyük olumsuz sonuçlara zemin hazırlayan bir karardır.
Üniversitelerin sadece eğitim-öğretimin yapıldığı değil, öğrencilerin hayata hazırlandığı sosyal ilişkilerin ve dayanışma bağlarının kurulduğu yerler olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Üniversitelerde uzaktan eğitime gerekçe olarak gösterilen KYK yurtlarının boşaltılması ihtiyacı yerine ülke genelinde pek çok kurumun sosyal tesislerinin ve misafirhanelerin, boş durumdaki milyonlarca dairenin ve milyonlarca kişi kapasiteli otellerimizin kullanıma açılması çok daha akılcı ve uygulanabilir tedbirlerdir.
Ülkemizin ve öğrencilerimizin geleceğini gasp eden uzaktan eğitim kararından derhal vaz geçilmelidir. Deprem bölgesindeki öğrencilerin güvenli bölgelerdeki üniversitelerde eğitim olanağı yaratılarak en kısa zamanda tüm öğrencilerimiz için güvenli ortamlarda yüz yüze eğitim başlatılmalıdır."
TMMOB Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu: MİMARLIK EĞİTİMİ UYGULAMALIDIR, UZAKTAN YAPILAMAZ!
"6 Şubat 2023 tarihinde AFAD verilerine göre Kahramanmaraş İli Pazarcık ilçesi merkezli 7.7 büyüklüğünde ve Elbistan ilçesi merkezli 7.6 büyüklüğünde meydana gelen depremler; Kahramanmaraş başta olmak üzere Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illerini de kapsayan geniş bir alanda büyük can kayıpları ve yıkıma neden olmuştur.
Depremler nedeniyle Yükseköğretim Kurulu (YÖK); 9 Şubat 2023 tarihinde üniversitelerde 2022-2023 eğitim ve öğretim yılı bahar döneminin açılışının ikinci bir duyuruya kadar geçici olarak ertelendiğini duyurmuş, 11 Şubat 2023 tarihinde ise bahar döneminin uzaktan öğretim yoluyla tamamlanmasına karar verildiğini duyurmuştur. Bu kararda, tıp ve diş hekimliği gibi sağlık programları ile staj gibi hususlarda ayrıca değerlendirme yapılacağı belirtilmiştir.
Üniversitelerde uygulamaya konulan uzaktan eğitimde, pandemi döneminde de olduğu gibi, uzaktan eğitim birimlerinin görüşleri dikkate alınmadan ve uzaktan eğitim altyapısı geliştirilmeden öğretim elemanı ve öğrenci baş başa bırakılmıştır. Ayrıca, depremden etkilenen öğrencilerin uzaktan eğitime ulaşma ortamları ve iletişim altyapısı düşünülmemiş, daha da önemlisi ücretsiz altyapı hizmetleri sağlanmadan uzaktan eğitime geçildiği duyurulmuştur.
YÖK tarafından verilen karar mimarlık eğitimi kapsamında değerlendirildiğinde; teorik dersler, projeler, uygulamalar, atölyeler, stüdyolar, laboratuvarlar ve stajlardan oluşan mimarlık eğitiminin bütünlüğü ve özgünlüğünün dikkate alınmadığı görülmektedir.
3458 Sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanun ile, Türkiye’de mimarlık unvanıyla sanat ve meslek icra edecek kişilerin sahip olması gereken diploma ve belgeler sayılmıştır. 6235 Sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu uyarınca da, Türkiye‘de mimarlık meslek mensuplarının mesleklerini icra edebilmeleri için Odaya kaydolmaları zorunludur. Doktorluk, Hemşirelik, Ebelik, Diş Hekimliği, Veterinerlik, Eczacılık Ve Mimarlık Eğitim Programlarının Asgari Eğitim Koşullarının Belirlenmesine Dair Yönetmelik’in Mesleklere İlişkin Gerekli Koşullar Bölümünde; mimarlık eğitiminin, üniversitede tam gün üzerinden verilen asgari dört yıllık bir eğitimi kapsadığı düzenlenmiştir.
Bu düzenlemeler ve mimarlık mesleğinin niteliği gereği; mimarlık mesleğini icra edecek olanların eğitimlerine fiilen ve düzenli bir şekilde devam etmeleri esastır. Mimarlık eğitiminin büyük bir kısmını oluşturan uygulamalı eğitimin, uzaktan eğitim yoluyla verilemeyeceği açıktır.
Devlet tüm yurttaşlara eşit, sağlıklı, güvenlikli yaşama koşullarında nitelikli yaşam çevreleri sağlamakla yükümlüdür. Deprem de dâhil olmak üzere afetler ve kriz koşullarında başarılı iyileşme süreçleri için alınacak önlemlerin bilimsel ilkeler ve gerçeklerle, toplum yararı gözetilerek oluşturulması; sosyal devlet anlayışıyla geliştirilecek politikalarda bilim insanlarının, meslek odalarının, akademik kuruluşların ve ilgili tüm kesimlerin koordinasyonunun ve işbirliğinin sağlanması gözetilmelidir. Ülkemizde büyük yıkımlara ve kayıplara sebep olan rant odaklı planlama, kentleşme ve yapılaşma politikalarının önlenmesinin yolu, bilimsel ilkeler çerçevesinde ve ilgili mesleklerin niteliklerine uygun gerçekleştirilen eğitimden geçmektedir.
Bu kapsamda, YÖK tarafından verilen uzaktan eğitim kararından vazgeçilmesi ve üniversitelerde öğrenim gören öğrencilerin bir an önce örgün eğitimlerine devam etmesinin sağlanması gerektiğini; bilimsel ilkeler çerçevesinde gerçekleştirilmesi gereken eğitim hakkının engellenmesine ilişkin tüm girişimlere karşı hukuki ve demokratik çabalarımızı sürdürmeye kararlı olduğumuzu vurguluyoruz."
TMMOB Şehir Plancıları Odası: ŞEHİR PLANLAMA EĞİTİMİ STÜDYOLARDA VE YÜZ YÜZE YAPILMALIDIR
"Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve on bir kentimizi doğrudan etkileyen büyük depremlerin ardından yaşanan can kayıpları ve kentsel yıkımlar hepimizi büyük bir üzüntüye uğratmıştır. Bu kayıplar kentlerimizi her türlü afete karşı daha dirençli şekilde hazırlamamız gerektiğini bizlere bir kez daha hatırlatmıştır.
Mesleğimizin de bu hazırlık aşamasında ne kadar elzem bir noktada olduğu tartışılmaz bir gerçek olmakla birlikte almış olduğumuz eğitimin içeriği ve yöntemi de uzun vadede mesleki pratiklerin nitelik seviyesini doğrudan etkilemesi sebebiyle oldukça önem taşımaktadır.
Uygulamalı eğitimin ağırlıkta olduğu, atölye derslerinin ve yüz yüze kritiklerin oldukça önem taşıdığı Şehir ve Bölge Planlama bölümlerinde çevrimiçi eğitim yöntemine geçmek, verilen eğitimin niteliğini düşürmekte ve öğrenci arkadaşlarımızı da olumsuz etkilemektedir; ki bunun örnekleri pandemi döneminde çokça görülmüştür.
Depremzedelerin barınma ihtiyacını gidermek için KYK yurtlarını tahsis ederek uzaktan eğitim uygulamasını başlatılması barınma sorununa kısa süreli bir çözüm sağlansa da özünde derin problemler oluşturacağı aşikardır.
Şehir ve Bölge Planlama mesleğinin önemini oldukça acı deneyimlerle yaşadığımız şu günlerde, planlama eğitiminin kalitesinin ve niteliğinin düşürülmesinin krizi daha da derinleştirdiğini belirterek öğrencilerimiz için yüz yüze eğitimin devam etmesi gerektiğini bir kez daha belirtmek isteriz.
Şehir ve Bölge Planlama bölümleri için oluşturduğumuz uzaktan eğitime dair olumsuz görüşün tüm yükseköğretim bölümleri için de geçerli olduğunu, bilime ve bilgi birikimine en çok ihtiyaç duyduğumuz bu acı süreçte öğrencilerin çevrimiçi eğitime mahkum edilmemesi gerektiğini de önemle vurgulamak isteriz."