'Kentsel Toplumsal Muhalefet' Yeni Bir Halka Oluşturabilecek mi?
mimarizm.com
/ 25 Kasım 2008
Son birkaç aydır Kadıköy'de, merkezinde 'Corner Otel'in olduğu bir kriz yaşanıyor. Moda sahilinde yükselen bu otel, Kadıköylüler için de bir sınav aslında. Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin yaptıkları noktasal revizyonla inşaatına başlanan proje, sadece Kadıköylülerin değil, tüm İstanbulluların yaşadığı bölge hakkında ne kadar söz sahibi olduğunu, olabileceğini de gösterecek.
yapi.com.tr'den Mesut Tufan "Moda Sahiline Hançer! Dev 'Corner Otel'e Hayır Platformu"nun koordinatörleri Yapı Öğretmeni Aslıhan Deniz ve Mimar M. Reşit Karahan ile süreci konuştu.
MesutT: Corner Otel'i şehir anlamında nasıl ele almak gerekiyor?
M.ReşitK: Toplumumuzda hepimizin bildiği gibi genel bir kültür, bilinç eksikliği, özellikle 12 Eylül'ün depolitazasyon kampanyasından sonra adam sendeci, bencil, başkalarının sorunlarıyla ilgilenmeyen, keyfine göre yaşayan yaklaşımdan söz ettiğimiz için, küreselleşme de çok rahatlıkla hayat bulabiliyor ve programlarını rahatça gerçekleştirebiliyor. Toplumumuzun büyük bir çoğunluğunda, hatta duyarlı dediğimiz insanlarda bile genel bir sağlıklı, sistematik bakış açısı olmadığı için; tek tek olaylara itirazlar yükseliyor, ama Belediyeden ya da Bakanlıktan bir tanıdık bulunursa iyi ilişkilerle bu tür şeyler engellenebilirmiş gibi bir bilinç körlüğü var. Tek tek olaylarla ilgilenerek herhangi bir sorunun çözülemeyeceğine inanıyorum. Çünkü küreselleşme yalnızca rant alanları üzerinde kendini var etmiyor; küreselleşme bir yok etme projesi. Kamusal olan, güç birliği oluşturabilecek herşeyi yok etmek için özel programlarını, bu konudaki yasal süreçlerini oluşturmuş. Parsel bazındaki imar revizyonlarıyla sağlanan imar rantları konusu da bunun önemli bir parçası. Doğru çözümleri üretmeden birşeylere karşı çıkmak, düşünce değil. Şehirleşmede, sanayide ve tarımda ulusal bir stratejik plan çerçevesinde hareket edilmeli; eğitim sistemi yeniden örgütlenmeli. Panelde de değinmiştik; Corner Otel ile ilgili imar tadilatları konusu 2005 - 2006 yıllarında başlıyor. Bizim Platform olarak süreçten haberdar olmamız mümkün değildi; ancak Mimarlar Odası zamanında müdehale etmiş. Bundan dört ay önce başta Aslıhan Hanım olmak üzere, yörede yaşayan bir grup duyarlı insan hem Mimarlar Odası'na hem de TÜRÇEK'e bu konuda neler yapılabileceğine dair müracat etmişler. Bu kadar geç kalınmasının sebebi de, binanın bu kadar yüksek ve hantal bir kütle olacağının, herşeyin önüne geçeceğinin farkedilememesi.
MesutT: Kadıköy, kentsel muhalefet anlamında dağarcığı olan bir ilçe. Ayrıca İstanbul'un çeşitli yerlerinde de bu anlamda örnekler var. Bunlar sizin için nasıl referanslar oluşturdular?
AslıhanD: Şu ana kadar yapılanların genelde siyasi yönü ağır basıyordu. Biz halk olarak, siyasi bir kaygı gütmeden hakkımızı aramaya çalışıyoruz. Destek veren birçok siyasi parti, sivil toplum kurumu oldu. Ortada bir yanlış olduğu için, siyasi görüşü ne olursa olsun, herkesin bireysel olarak bu mücadeleye katılmasını istiyoruz. Bu nedenle de diğer eylemlerden farklı hareket etme kararı aldık. Duyurularımızın altına, "Lütfen yanınızda siyasi görüşünüzü belirten sembollerle, pankartlarla ya da dövizlerle gelmeyin" çağrısını ekledik. Çünkü burada yapılan, imar rantına ve imar tadilatlarına karşı çıkan bir eylem. Moda'da yapılan eylemlerle birbirimizi destekleyelim dedik, ama biraz pazarlık eder gibi oldu. "Ortada bir yanlışlık varsa elbette sizi destekleriz, bunun pazarlığı olmaz ki" dedik. Kadıköy'de çok sayıda dernek var, ama hepsi atıl kalmış. Köklü bir kurum olan TÜRÇEK, konuyu sahiplendi ve Yönetim Kurulu kararıyla platformun oluşturulması ve dava sürecini başlattı.
Haberin devamı için lütfen tıklayınız.
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın