Mimarlık Tarihini Bir de Ryan Gosling'den Dinleyelim
E. Seda KAYIM
/ 23 Ocak 2012
Mimarlığı ne kadar da çok sevdiğimiz henüz Twitter'da "Trending Topic" haline gelemiyor olabilir. Ama mimarlık bilgisinin popülerleşerek kamusallaşması yönünde yeni, yaratıcı ve eğlenceli fikirler üretilmeye de devam ediyor. Bunların en sonuncusu ise ünlü aktör Ryan Gosling suretinde vuku buluyor.
"Architecture Ryan Gosling " başlıklı Tumblr hesabında Gosling, türlü çeşitli poz, ortam ve kıyafet içerisinde arz-ı endam ederken ona, kült mimarlık kavramları ve aktörlerine referans veren flört sözcükleri eşlik ediyor. Sadece mesleki bir zümre tarafından anlaşılabilecekmiş gibi gözüken bu "tavlama numaraları", mimarlara veya mimarları etkilemek isteyenlere entelektüel tavrı koruyarak (amiyane tabiri ile "karizmayı çizdirmeyerek") ilan-ı aşk etme taktikleri sunuyor.
Örneğin John Ruskin'in etkili kitabı "Seven Lamps of Architecture" blog yazarına ilham veriyor ve karanlıkta sigara içen, tüm işlevi de cazibeli olmak ile sınırlandırılmış Gosling imajına şunu söyletiliveriyor: "Hadi yedi lambayı unutalım ve gece lambasını yakalım."
Le Corbusier devreye "Benim evim yaşamak değil aşk yapmak için bir makine" vecizesi ile giriyor. Ona bu kez ince, uzun kolonatlarla taşınan bir revakın önündeki Gosling eşlik ediyor.
21. yüzyıl mimarlık düşüncesinin en etkili aktörlerinden Rem Koolhaas unutulmuyor. Gosling, Koolhaas'ın ikonik çalışması "Delirious New York"a ithafen, "New York Rem'i çıldırtabilir ama sen de benim üstümde aynı etkiye sahipsin" derken resmediliyor.
Mimarlık dünyasının meşhur aşklarına da yer veriliyor… Şık bir barda Gosling, "Sen Ray ol ben Charles" diyor. Robert Venturi ve Denise Scott Brown'un oğulları ile çıktığı yol serüveni ardından kaleme aldıkları kitaba referansla ise "Sana Las Vegas'ta neler öğrendiğimi göstereyim"…
Kısacası "Architecture Ryan Gosling", mimarlık tarihinin kırmızı halısından yürüyor.
Ama kafalarda derhal şu soru canlanıyor: Neden mimarlık bilgisini kavrak zekası ile harmanlayan "figür" olarak Ryan Gosling seçildi? Gosling'in Hollywood'a terfi etmeden önce bir mimarlık eğitimi geçmişi yok. Hele ki yalnızca mimarlar arasında yapılmış bir ankette "yılın en seksi erkeği" seçilmiş hiç değil! Aktörün "haylaz entelektüel mimar" oluvermesinin arkasında, popüler bir "internet meme" (viral olarak yaygınlaşan, popülerleşen ve sürekli olarak dönüştürülen fikir, konsept) haline gelmesi yatıyor.
2008 senesinde kurulan "Fuck Yeah! Ryan Gosling" başlıklı Tumblr blogunun yarattığı bu "meme"in mantığı, Gosling'e ait promo fotoğrafları, paparazzi kareleri ve film sahnelerini "Hey girl!" ile başlayan flörtz cümlelerle süslemek üzerine kuruluyor. Tek nedeni ise "Gosling'in cazibesi" olarak tanımlanıyor.
Kısa sürede çok sayıda farklı Tumblr hesabı tarafından tekrarlanan konsept MTV, Washington Post, NY Magazine ve Time gibi mecralara haber oluyor. Gosling "meme"inin ana ekseninde yattığı bloglarda aktöre "giydirilen" ve baştan çıkarma metoduna dönüştürülen epistemolojik alanlar arasında ise Shakespeare edebiyatı, feminizm, politika bilimi ve tipografi bulunuyor. Üstelik Gosling takıntısını mimarlıkla bağdaştıran bir tane daha Tumblr bulunuyor: "Preservationist Ryan Gosling ", Amerikan mimarlık mirasına yönelik benzer vecizeler üretiyor.
Hal böyle olunca akıl, Gosling'in de Brad Pitt'in yolundan giderek mimarlık sevdalısı haline gelme ihtimalini kurguluyor. Belki biraz da orta yaş sendromunun etkileri ile çıktığı arayışta soluğu Frank Gehry'nin yanında alan Pitt'e inat Gosling'in –genç yaşında çalışmalara başlarsa- epey yol kat edebileceği kesin. Mimarlığa soyunduğu anda yukarıda sayılan bilgi alanlarında ahkam kesme işinin bloglarla sınırlı kalmayabileceği de…
Gosling'li mimarlık "meme"leri için tıklayın.
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın