Rawane's Song, 2006 © Mounira Al Solh
Ortadoğu, Asya-Pasifik ülkeleri, Güney Amerika, Afrika ve Doğu Avrupa'dan kurumlarla karşılıklı sergi ve küratöryel paylaşımı destekleyen bir program hazırlayan Tate Modern, bu kapsamda yeni bir sergi serisi başlattı. Kurum, serinin Kasım 2011'de gerçekleştirilecek üçüncü sergisi için SALT ile işbirliği yapıyor. SALT Araştırma ve Programlar ekibinden Proje Sorumlusu Duygu Demir ve Tate Modern Asistan Küratörü Kyla McDonald'ın araştırmasıyla hazırlanan "Dünyayı kurtarmamaya karar verdim.", 4 Kasım'da Londra'daki Tate Modern Level 2 Gallery'de ziyarete açılıyor.
Sergi, kariyerinin erken dönemindeki dört sanatçıya odaklanıyor. Mircea Cantor, Mounira Al Solh, Yto Barrada ile sanatçı kolektifi Slavs and Tatars'ın işleri, sosyal keşif ve yorumu mizah ve ironiyle birleştirerek, düşünme alışkanlıklarını bozuyor.
9 Ocak 2012'ye kadar devam edecek sergi, adını, Mircea Cantor'un 2011 tarihli "Dünyayı kurtarmamaya karar verdim." videosundan alıyor. Güncel endişeleri basit ve dolaysız jestlerle ele alan Cantor, işinde, en basit ifadelerin altındaki karmaşıklığı yansıtıyor.
Easy, 2008 © Mircea Cantor
Fas'ta yaşayan ve çalışan sanatçı Yto Barrada'nın, sergide bulunan heykel, manifesto ve filmden oluşan işleri, mizah ve alay üzerinden Fas'taki modernleşme sürecini konu ediyor.
Palm Sign, 2010 © Yto Barrada
Mounira Al Solh, "Rawane's Song" (Rawane'nin Şarkısı) adlı 2006 yapımı otobiyografik videosunda, önceki jenerasyonlardan gelen Beyrutlu sanatçıların gölgesinde Lübnan savaşlarına dair iş üretme uğraşılarını esprili ve zekice ele alıyor. Sanatçı, ironik bir şekilde, sakınmak istediği konulardan bahsediyor.
Rawane's Song, 2006 © Mounira Al Solh
Slavs and Tatars ise "eski Berlin Duvarı'nın doğusundan, Çin Seddi'nin batısına" şeklinde sınırladıkları bölgeyi inceliyor. Metin bazlı işleri birçok farklı kaynaktan gelen kolektif; çift anlamlı sözler, yanlış çeviriler, dil engelleri, Doğu ve Batı arasındaki ikiye bölünmüşlük gibi kavramların üzerine gidiyor.
Wheat Molla, 2011 © Slavs and Tatars
SALT ve Tate Modern'in birlikte hazırladığı serginin, yeni işler eklenerek büyüyecek devam niteliğindeki ikinci bölümü, 20 Mart-20 Mayıs 2012 tarihleri arasında SALT Beyoğlu'nda ziyarete açılacak
Küratörler Hakkında
Duygu Demir, SALT Araştırma ve Programlar'da Programcı olarak çalışıyor. Nisan 2011'de açılan SALT Beyoğlu'nun ilk sergisi olan Hüseyin Bahri Alptekin retrospektifi "Ben bir stüdyo sanatçısı değilim" üzerinde çalıştı ve sergiye eşlik eden geniş kapsamlı kitabın editörlüğünü yaptı. Son olarak, SALT'ın "Modern Denemeler" serisinin ilk denemesi olan Ahmet Öğüt'ün "Yokuş Boyunca" sergisinde çalıştı. Halen, SALT Beyoğlu'nda sürmekte olan ve İstanbul üzerine bir dizi konuşmadan oluşan "90" adlı proje için program hazırlıyor. 2009-2010 yılında RES Art World / World Art dergisinin editörlüğünü yürüten Demir'in, Art Asia Pacific, Articulus, Art Unlimited, Eyeball, Ibraaz gibi basılı ve elektronik yayınlarda yazıları yayımlanıyor. Demir, R. Solomon Guggenheim Müzesi'nde, Museum of Modern Art PS1, New York'ta ve ICA Londra'da staj gördü.
Kyla McDonald, 2008'den bu yana Tate Modern'in Uluslararası Sanat bölümünde Asistan Küratör olarak çalışıyor. Halen, kurumun Uluslararası Alım Komitesi'nde özellikle Orta Doğu, Güney Asya ve Kuzey Afrika sorumlusu olarak görev yapıyor. 2010'da Tate Modern'de açılan Haris Epaminonda'nın "Vol. VI" sergisinin küratörlüğünü yaptı; ayrıca, 2012'de gerçekleştirilecek olan "Oil Tanks" programını yürüten ekipte yer alıyor. Tate Liverpool'da asistan küratör olarak çalıştığı dönemde, "Niki de Saint Phalle" (2008) sergisinin eş küratörlüğünü yapan McDonald'ın şimdiye dek üzerinde çalıştığı sergiler arasında Liverpool Bienali (2006 ve 2008), The Real Thing: Contemporary Art from China (2007) ve DLA Piper Series The Twentieth Century: How it looked & how it felt (2008) bulunuyor.