Kayseri İç Kalesi Kapsayıcı Anıt Müzesi

06 Temmuz 2015
Kayseri İç Kalesi’nin Korunarak Kapsayıcı Anıt Müze olarak Kültür ve Sanat Ortamına Dönüştürülmesi kapsamında bu proje özgün hali ile; kalenin korunarak bir anıt müze olarak gelecek kuşaklara aktarılmasından, zeminin bir açık alan yaşama mekânı olarak düzenlenmesinden ve zemin altında bir göçük sokak çevresinde tasarlanan müzeden oluşmaktadır.

Günümüzde müzeler koleksiyonları saklayan ve onları sergilerle halka sunan kurumlar olmaktan çıkmış, geleneksel müzelerin yegâne işlevi olarak kalan sabit sergilerin dışında, her yaştan ziyaretçiye yönelik etkinlikler, hizmetler ve işlevlerle kültürel yaşamın bir parçası haline gelmiştir. Bu proje ile Kayseri İç Kale alanı, kalenin var olan özgün mimarisi ve sahip olduğu tarihsel belleği ile anıt müze statüsünde değerlendirilecek; toplumun yaşayan belleği olacak, kentteki öteki müzelerden farklı olarak ziyaretçiye, sergiler dışında, eğitim, bilgi paylaşımı, boş zamanı değerlendirme, dinlenme seçenekleri sunacak, ayrıca ulusal ve uluslararası açılımlara sahip, bilim, kültür ve sanatın paylaşıldığı ve değerlendirildiği bir alan olarak hizmet verecektir. 



Projede elde edilmek istenen amaç ve hedefler şöyle sıralanabilir:
•Kentsel ve bölgesel belleğe sahip çıkarak, toplumsal
sorumluluğu yerine getirmek,
•Kayseri Kalesi’nin kent içindeki rolü ve önemini kent ve bölge
halkına tanıtarak aidiyet hislerini güçlendirmek,
•Yapılacak bilim, kültür ve sanat faaliyetleriyle, Kayseri’nin
gerek yurtiçinde, gerekse yurdışında tanınan bir bilim-kültürsanat
merkezi olmasına olanak vermek,
•Kentin kültürel alan çeşitliliğini artırmak ve böylece toplumun
kültürel etkinlik kalitesini yükseltmek,
•Kayseri’nin doğal, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile çevre
kültürleri arasında bağlantı kurarak, turizm sektörü açısından
kentin etkin olmasını sağlamak,
•Kalenin tarihi ve doğal dokusuna sahip çıkarak, Türkiye genelindeki
benzer tarihi yapıların yaşatılarak korunmasına örnek olmaktır.


Kayseri İç Kalesi’nin Korunarak Kültür ve Sanat Ortamına Dönüştürülmesi Projesi’nde İç Kale bir kapsayıcı anıt müze olarak kabul edilerek, anıtsal yapının farklı açı ve yüksekliklerden izlenmesi, zemin üstünde, her işleve bir arkaplan oluşturma fikri ile yola çıkılmıştır. Çökertilmiş bir sokak çevresinde kurgulanan projede merdivenlerden çıkarken, yatay olarak geliştirilen uzun ince galeriden Kale algılanacak, zemin üstünde her işlevin arkasında Kale bir arkaplan olma görevi üstlenecektir. Çökertilmiş sokak boyunca ve zemin kotunda, sokağa paralel iki teras ve bu teraslara açılan farklı işlev alanları zemin üstündeki örgütlenmeyi tamamlamakta ve altında onu tamamlayan mekânsal ve işlevsel bir örgütlenme öngörülmektedir. Projede temel kurgu zemin altında doğu-batı yönünde Dizdar-Kitsh kapılarını birleştiren bir sokak fikrine dayanmaktadır. Bu sokağa Dizdar kapısından geniş bir merdiven ile, Kitsh kapısından ise daha dar bir merdiven ile inilmektedir. Zemin üstünde ise, kaleyi yatay olarak kesen çökertilmiş sokakla arasında bir bağ kurulmaktadır. Zemin üzerindeki teraslara açılan yeşil ve sert zeminler, işlevler arasındaki bütünlüğü sağlamaktadır. Kale içinde Fatih döneminde yapılan Kitsh kapısının karşısında bir cami vardır. Bu kapıyla cami arasında bir aks yaratılarak gezi terasları ile bu aks arasında işlevsel bir bağ kurulmuş; teras, giriş ve cami arasında “yaya ilişki bütünlüğü” elde edilmiştir.



Projeye İç Sokağa paralel, yönetim galerisine kadar giden ve yer yer genişleyen “uzun ince bir yol” eklenmiştir. Böylece mekânlar bir üst kotta birleştirilerek mekânsal zenginlik artırılmıştır. “Uzun ince bir yol” olarak düşünülen bu geçiş, birçok alanı birbirine bağladığı gibi, geçtiği sağır duvarlardan yararlanarak sürekli bir sergi alanı olma niteliği de taşımaktadır. Bu galeri genişleyerek bitmektedir. Bu genişlediği noktada kaleyi alttan ve başka bir açıdan izleme olanağı sunmaktadır. Bu galerinin sürekliliğinin yanında, farklı kot üzerinden seyir olanağı vermesi de başka bir mekân zenginliği yaratmaktadır. Bu projenin birçok önceliği vardır. Bu öncelikler farklı biçimlerde tanımlanabilir ama ilk ve temel öncelik tarihe tanıklık eden İçkale’nin kendi değeridir. Kale gezilen, izlenen, dokunulan bir değerdir. Ona yaslanan, onu kullanan, onunla temas eden bir yapılaşma düşünülmemiştir. O, yüzyıllara tanıklık eden görkemli hali ile artık bir kapsayıcı anıt müzedir. Bu tür yapılar tarihe tanıktırlar. Bu tanıklık onların görülmeyen değeridir. Her taşı, onlarca, yüzlerce yılın sessiz tanığı olmuşlardır.



 Buna bağlı olarak projede ele alınan öncelikler şu şekilde sıralanabilir:
•Tarihe, çevreye, doğaya saygı ve duyarlılık,
•Kalenin kendisinin bir müze olarak izlenmesi ve zemin
üstünde kalenin bu açıdan bir arkaplan olabilmesi,
•Yaparak, görerek öğrenme ortamının öncelik kazanması,
•Bilim, sanat, kültür ve ticaret işlevlerini birlikte organize
etmek, örgütlemek,
•Çok kültürlü çalışmalara öncelik verilmesi,
•Doğal verilerin kullanılması,
•Doğal malzemelerin kullanılması,
•Eko-yapı özelliğinin olması,
•Günışığının kullanılması,
•Yağmur ve kar sularının toplanarak kullanılması,
•Kaleyi yalın, basit daha etkili aydınlatma ile ön plana
taşıyarak ona farklı bir kimlik kazandırılması,
•Kale içine ileride “anıt ağaç” niteliği taşıyacak dikim
yapılması.
Kayseri’de planlanan Kayseri İç Kale Kapsayıcı Anıt Müzesi, kentin yalnızca kültürel gereksinimlerini değil, aynı zamanda kentin ve bölgenin sosyal gereksinimlerini de besleyecek, halkın yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olacak ve benzer girişimleri cesaretlendirecek niteliktedir.

*Bu proje YAPI Dergisi'nin 376. sayısında yayımlanmıştır.


Kayseri İç Kalesi Kapsayıcı Anıt Müzesi - Resim Galerisi

Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :