Yapının büyüklüğünden kaynaklanan ezici hissiyatı yok etmek icin binayı kademelendirmek, küçük sokaklar oluşturmak, AVM öncesi bir dış arkat yaratarak, şehir ölçeğinden insan ölçeğine indirmek hedeflenmiştir.
Gaziantep’in, şehir merkezi çeperlerinin biraz dışında kalan Gaziantep Prime Mall, yaklaşık 83.000 m²’lik bir arazi üzerine inşa edilmiştir. Hızla büyüyen Gaziantep şehri, periferisinde artan yerleşim bölgeleri ve metro bağlantı projeleriyle gelişmektedir. Yapı, gelişmekte olan bu bölgede, üniversite, çocuk hastanesi gibi kamusal işlevlerin bulunduğu bir eksen üzerinde yer almaktadır. Alışveriş merkezi aslında bir master planın parçası olarak, mekânın hemen arkasında yer alan işverene ait arazide yer alacak bir konut projesiyle birlikte düşünülmüştür. Bununla ilgili olarak hazırlanan master plan, henüz tümüyle uygulanmamış olmakla birlikte, proje AVM’den konutlara doğrudan bağlantı sağlanabilecek biçimde tasarlanmıştır.
AVM içerisinde, canlılığı en üst düzeyde yakalamak için binanın farklı noktalarından ve kotlarından içeri giriş sağlamak tasarımın öncelikli konularından biri olmuştur. Ön taraftaki Necmettin Erbakan Bulvarı üzerinde yer alan iki giriş, binanın ölçeğiyle orantılı şekilde, anıtsal büyüklükte ve son derece “davetkâr” olması için tasarlanmıştır. Özellikle kuzeyde, binanın köşesine gelen taraf ise kademeli olarak ufaltılarak insan ölçeğine indirilmiştir. Uzaktan büyük bir giriş olarak gözükse de, yapının büyüklüğünden kaynaklanan ezici hissiyatı yok etmek icin binayı kademelendirmek, küçük sokaklar oluşturmak, AVM öncesi bir dış arkat yaratarak, şehir ölçeğinden insan ölçeğine indirmek hedeflenmiştir.
AVM’lere en büyük insan akışının otoparklardan olduğu düşünülerek bu konuda hem ziyaretçilerin hem de kiracıların rahat etmelerini sağlayan özel bir çalışma yapılmıştır. Doğrudan binanın ortasına erişen bir giriş ve yeraltı otoparkı dışında binanın birinci katına arka taraftaki açık otoparktan ve binanın üst katına da çatı katındaki otoparklardan ulaşım öngörülmüştür. Böylelikle binaya özel araçla ya da toplu taşıma araçları ile gelenler için farklı giriş önerileri sunulmuş ve tek bir kapıya yönlenilmesi önlenmiştir. Üniversite tarafı girişi, kuzey tarafı girişi ya da farklı otoparklar ziyaretçi akışını kolay ve pratik bir hale getirmiştir. AVM’nin her katmanına dışarıdan doğrudan erişim sağlanmasıyla katlarda, yoğun insan akışı dengelenmiş ve farklı katlardaki ticari eşitsizliğinin önüne geçilmiştir.
Yapılan strüktürel tasarımla, yaklaşık 100 metre olan ana boşluğun kesintisiz algılanması, hiç kolon kullanılmayarak sağlanmıştır. Strüktürü zorlayan ve 7-8 metrelik iç konsollar yapılmasını gerektiren çalışmada, bütün kolon akslarının dükkân vitrin hattının gerisinde kalacağı biçimde bir tasarım yapılmıştır. Bu sayede, AVM içinde dolaşan ziyaretçi için bütün katlarla aşağı ya da yukarı doğru en üst düzeyde algılanmaktadır. Ortada yaratılan galeri boşlukları ve ara boşluklar dışında, yatay yapıda da çok güçlü bir optik ilişki ve sınırsız bir derinlik yaratılmıştır.
Binalar dışa kapalı olduğu için oluşan masif yapı, plastikbir etki ile kırılmıştır. Projenin bulunduğu coğrafyanın etkileri binanın kabuğunun biçimlenmesinde son derece etkili olmuştur. Binanın girişlerinde yaratılan falezlerde Mezapotamya’yı yansıtan renkler ve formlar kullanılmıştır. Doku olarak da Gaziantep’in çok aşina olduğu “baklava” belli belirsiz olarak binanın dış cephesine taşınmıştır.
*Bu proje YAPI Dergisi'nin 393. sayısında yayımlanmıştır.