Kentin sosyal coğrafyası, mimarisi ve kültürel tarihini inceleyen Osman Bozkurt'un HATIRLA adlı sergisi 26 Ekim'e dek Merdiven Art Space’te ziyaret edilebilir.
Osman Bozkurt’un “HATIRLA [REMEMBER]” adlı sergisi 4 Eylül’de Merdiven Art Space’te açıldı. Kentin sosyal coğrafyası, mimarisi ve kültürel tarihini inceleyen sanatçının sergi kapsamındaki çalışmaları demografi, kentleşme ve haritacılık üzerine yürüttüğü metodik araştırmalara dayanıyor. Sanatçı, “HATIRLA [REMEMBER]” sergisinde İstanbul’da süregelen yıkım, inşa ve yeniden inşa sürecine tanıklıklarından yola çıkıyor. Bu biteviye döngüyü kentin harabelerinden topladığı yapı artıklarını kullanarak irdeliyor.
Zaman ve hafıza kavramlarını sorgulayan Bozkurt, fotoğraf, video, heykel, ses ve yerleştirmelerle molozlaştırılmış bir kentin silinen hafızasını somut kanıtlarla izleyiciye hatırlatıyor. Bu son dönem ve bazı geçmiş işlerini İstanbul’da ilk kez sergiliyor. Sergiyi 26 Ekim Cumartesi gününe dek ziyaret edebilirsiniz.
Serginin giriş katındaki “MŌLĒS I” (2024) ve “MŌLĒS II” (2024) hem geçmiş hem gelecekle bağlantı kuruyor. Bozkurt’un kent genelinden topladığı moloz parçalarıyla ürettiği bu totemler, taş taş üstünde bırakmayan bir geçmişle hesaplaşma girişimi olabileceği gibi, yıkıntılardan yeni bir gelecek kurulabileceği fikrine de işaret ediyor. İyi şans getirdiği düşünülen ve meditatif bir içsel denge arayışı olarak da dikkate alınabilecek taş istifleme (stone stacking) eylemini topladığı moloz parçalarıyla gerçekleştiriyor. Geleceğe umutlu ve ihtiyatlı bir bakışla girişilen bu “geri sarma” (rewind), bir “ŞAKUL” [PLUMB LINE] (2024) gerektiriyor. Bozkurt’un üretimi, ilk olarak bu katta arkeolojik çalışmalarla kesişiyor. “DÖNGÜ” [CYCLE] (2024) siyah-beyaz iki fotoğraf karesini tek bir baskıda birleştiriyor: sol tarafta yakın geçmişten bir moloz yığını, sağ tarafta ise Keban Barajı’nın tamamlanması ile 1975’ten itibaren yavaş yavaş sular altında kalan Norşuntepe höyüğü yer alıyor. En kadim yapıların harabeye dönüşebileceğini anımsatan bu iş, insanlığın yapı inşa etme geçmişi ve dürtüsü üzerinden antik çağı bugüne bağlıyor.
“DESTRUCTION” [YIKIM] (2007), Bozkurt’un bir Budapeşte ziyaretinde, yenilenmekte olan MÉMOSZ (Macar İnşaat İşçileri Ulusal Birliği) kongre binası önünde yakaladığı mükemmel bir anı donduruyor. Yapımı 1950’de tamamlanan binanın cephesindeki devasa rölyef, komünizm ideali ‘kadın-erkek birlikte çalışılan’ bir inşaat sahasını betimlerken 2007 yılında aynı binanın yıkımında çalışan işçiler bu rölyefin önündeki hafriyat kamyonuna kalas taşırken görülüyor. Böylelikle Bozkurt, altını çizdiği zaman döngüsünü o an orada olmanın tesadüfüyle tek kareye sığdırıyor. Bu fotoğraf çoğunlukla göz ardı edilen iş gücüne dikkati çekerken üst kattaki işlere de göz kırpıyor: “KİREMİTLER” [TILES] (2024) ve “TUĞLA” [BRICK] (2024).
Serginin üst katında Bozkurt’un, yıllar boyu katman katman kazmaya devam ettiği konu ve süreçleri içeren işleri barındırıyor. Covid-19 salgınının sebep olduğu karantina günlerinde sanatçının ana meşgalesi, yıkımı virüs nedeniyle durdurulan komşu binadan artakalan maddi kalıntıları toplamak oluyor. Marsilya ve Selanik menşeli çatı kiremitleri, tuğlalar, beton parçaları, boru ve çivilerden oluşan bu buluntu yapı kalıntıları mütevazı bir koleksiyonu ortaya koyuyor. Keşifleri sırasında çektiği bir dizi fotoğrafı derleyen “DOMESTIC ARCHEOLOGY” [DOMESTİK ARKEOLOJİ] (2020) videosu, saha araştırmasını özetliyor. Videoya eşlik eden “KİREMİTLER” [TILES] (2024) ve “TUĞLA” [BRICK] (2024), “PİK” 60/500 (2024) ve “ANTEN” [ANTENNA] (2024) ise alelade birer yapı buluntusu olmanın ötesinde, molozlaştırılmış bir kentte yaşanmışlıklara dair elle tutulur kanıtlar sunuyor.
Galerinin sokak cephesinde yer alan “BAHAR” [SPRING] (2024) isimli fotoğraf tüm buluntuları temsilen muzip bir bahar gününü yansıtıyor. Üst kattaki öz portresi “CARANTINA DAYS – INTERRUPT” [KARANTİNA GÜNLERİ – KESİNTİYE UĞRATILMIŞ] (2021) işiyse sanatçının hayattan izole yaşadığı günlerdeki değişimini tüm cesaretiyle resmediyor.
Not: Basın bülteni Amira Akbıyıkoğlu Arzık’ın sergi üzerine metni üzerinden derlenmiştir.
*
Osman Bozkurt Hakkında
Sanatçı, Mimar Sinan Üniversitesi Fotoğraf Bölümü’nden mezun oldu ve çeşitli üniversitelerde öğretim görevlisi olarak dersler verdi. Çalışmalarında, kentsel bir hafıza oluşturabilmek için şehirdeki yaşamın bilinçaltı inceliklerine ve unutulmuş paradokslarına fotoğraf ve video aracılığıyla tanıklık etmektedir. Kimlik ve temsiliyet biçimleri; kent hayatı ve mimarisi; kamusal ve özel alan arasındaki boşluklar, muğlaklıklar; toplumsal bellek bağlamında hatırlama ve unutma; kabullenme ve reddetme; işlev ve işlevsizleştirme ile kamusal yaratıcılık işlerinin ana aksını oluşturmaktadır.
Bozkurt’un işleri, aralarında Pera Museum (Istanbul, 2023), YARAT Contemporary Art Center, (Baku 2022), SCHIRN KUNSTHALLE (Frankfurt, Germany 2018), MAXXI The National Museum of XXI Century Arts (Rome, Italy 2015), PRATT Manhattan Gallery (NYC, USA 2015), Kunsthaus Zürich (Switzerland 2015), ZKM Center for Art and Media Karlsruhe (Germany 2013), Arrow Factory (Beijing, China 2012), Asia Triennial Manchester’11 / Castlefield Gallery, (Manchester, UK 2011), MASS MoCA (Massachusetts, USA 2011), Museo Madre (Naples, Italy 2009), FRIEZE Art Fair (London, UK 2008), Insa Art Space (Seoul, Korea, 2008), TATE Modern (London, UK 2007), Platform Garanti Contemporary Art Center (Istanbul, Turkey 2006) bulunduğu bir çok kurum ve müzede sergilendi.
Bozkurt’un çalışmaları; Urban Mirrors-Reflections From the Artists of Istanbul by Alistair Hicks/ YKY, 101 Artworks-Forty Years of Turkish Contemporary Art/ Published by art- ist/Revolver, Art Works/ Deutsche Bank Collection, Global Activism and Art-Conflict in the 21st Century / MIT Press, The Future of History / Neu Zürcher Zeitung Publishing, Szene Türkei: Abseits, aber Tor! by Vasıf Kortun&Erden Kosova/ Walter König, Triennial City:Localising Asian Art/ Cornerhouse Publication’da yayınlandı.
Ayrıca fotoğrafları Nafas Art Magazine, Camera Austria, The Independent ve IMAGES / Le Magazine de la Photographie gibi çok sayıda süreli yayında yer aldı. 2008 yılında The Independent (UK) gazetesi tarafından gelecek vaadeden en iyi 20 sanatçı arasında gösterilen Bozkurt’un eserleri özel koleksiyonlar ve Deutsche Bank koleksiyonunda yer almaktadır.
2006 yılında kurulan, kâr amacı gütmeyen sanatçı inisiyatifi PiST/// Disiplinlerarası Proje Alanı’nın kurucu ortağı ve eş yöneticisi. İstanbul’da yaşıyor ve çalışıyor.