"Arkadaşım İçin" ve "Ütopyadan Sonra: Kuşlar" sergileri Sadberk Hanım Müzesi'nde ziyaret edilebilir.
Sadberk Hanım Müzesi; Sadberk Hanım Müzesi ve Ömer M. Koç koleksiyonlarından zengin mektup ve evrak çantaları seçkisinden oluşan "Arkadaşım İçin" ve Felekşan Onar'ın "Ütopyadan Sonra: Kuşlar" sergilerine ev sahipliği yapıyor.
Arkadaşım İçin
Sadberk Hanım Müzesi ve Ömer M. Koç koleksiyonlarından zengin mektup ve evrak çantaları seçkisi, aynı zamanda sergi kataloğunu da hazırlayan Hülya Bilgi küratörlüğünde Sadberk Hanım Müzesi’nde ziyaretçiyle buluşuyor. Osmanlı dericiliğinin ve işlemeciliğinin geldiği doruk noktayı gözler önüne seren, on yedinci yüzyıl sonlarından itibaren özellikle rotasını Osmanlı topraklarına çevirmiş Batılı diplomatlar ve tüccarlar için üretilen işlemeli mektup ve evrak çantalarının sergilendiği Arkadaşım İçin sergisi 31 Mayıs 2023 tarihine kadar Sadberk Hanım Müzesi’nde görülebilir.
Bu sergi kapsamında Sadberk Hanım Müzesi ve Ömer M. Koç koleksiyonlarından zaman içinde birbirinden bağımsız olarak gelişen zengin içerikli iki eser grubu bir araya gelip ziyaretçinin ilgisine sunuluyor. Osmanlı deri işçiliğinin ulaştığı doruğun bir manifestosu olan, günümüze kadar bozulmadan ulaşıp sergilenen 91 çantadan 76’sı mektup, 15’i ise evrak çantasından oluşuyor. Zamanın tanıklığını yapan çantaların en erken tarihlisi 1669’da en geç olanı ise 1835’te üretilmiştir. Dünya koleksiyonlarında da kendilerine yer bulan, Avrupalı kullanıcılarının prestij göstergesi olarak gördüğü işlemeli deri mektup ve evrak çantaları, Osmanlı el işlemeciliğinin önemli grubunu oluşturmaktadır.
Özellikle İstanbul ve İzmir gibi önemli diplomasi ve ticaret merkezlerine gelen seyyahlar, tüccarlar ve diplomatlar bu şehirlerdeki çarşı esnafının hediyelik eşya türünde ürettiği, üzerleri Osmanlı motifleriyle süslenmiş bu çantalara çok rağbet göstermişlerdir. Üzerleri işlemeli olarak satışa hazır bekleyen bu çantalara sipariş üzerine yapıldığı yerin, tarihin ve ısmarlayanın adı yazılır, mektup ve kıymetli evrakları muhafaza etmek veya hatıra eşyası olarak ülkelerine götürmek üzere sahiplerine teslim edilirdi. Kimi zamansa istek üzerine bir ithaf yazısı da işlenirdi. Sergiye adını veren “Arkadaşım için” çantalara işlenmiş ithaflar arsında en dokunaklı mesaj olarak öne çıkıyor. Hülya Bilgi tarafından sergi kapsamında, Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan yayın ise bu tür çantaların toplu olarak etraflıca tanıtıldığı, şimdiye kadar yapılmış en kapsamlı çalışma niteliğindedir.
Zaman içinde farklı ülkelerden toplanarak oluşturulan ve her geçen gün zenginleşen bu iki koleksiyonu bir sergi projesiyle ziyaretçinin yorumuna ve yeni çalışmalara açan Sadberk Hanım Müzesi, bu çantaları, yüzyıllar sonra nihayet üretildikleri en önemli merkez olan İstanbul’a geri getirmiş ve sergilemiş olmanın haklı gururunu yaşamaktadır.
Sergi, 31 Mayıs 2023 tarihine kadar, Çarşamba günleri hariç her gün 10:00 – 17:00 saatleri arasında ziyaretçilerini ağırlayacak.
Ütopyadan Sonra: Kuşlar
Sadberk Hanım Müzesi, cam sanatçısı Felekşan Onar’ın yazar ve küratör Arie Amaya-Akkermans’la çokdisiplinli bir işbirliği içinde hazırladığı bireysel sergisi “Ütopyadan Sonra: Kuşlar”ı sunar. Müzedeki ilk çağdaş sanat girişimi olan proje; heykel, tiyatro, film, arkeoloji ve saha araştırması alanlarına uzanmakta. Sergi üç ana bileşen etrafında kurgulanıyor: müzenin koleksiyonundan seçilen, Bronz Çağından Osmanlı dünyasına uzanan, eserlerle diyalog içinde yeni bir cam heykeller serisi, çağdaş bir tiyatro oyunu ve bir sergi monografisi.
Sadberk Hanım Müzesi'ndeki serginin kalbinde bulunan Onar’ın bir önceki projesi “Perched”e (2018-devam eden) ait heykeller serisi sıcak cam ile alçı kalıplara üfleme gibi geleneksel cam sanatını benimseyerek ve Yakındoğu’da cam sanatının köklü tarihine göndermede bulunan kuşların diline geri dönüyor. “Ütopyadan Sonra: Kuşlar”daki kuşlar belirli bir zamanı ve yeri olmayan bir öykü anlatıyor. Onlar, küratörün Aristophanes’in komedyası Kuşlar’a nazire olarak yazdığı kısa bir oyunun ana karakterleri. Oyun, ütopyanın olanaklılıkları ve olanaksızlıkları hakkında, soruları yanıtsız kalan, sorgulayıcı bir metin.
Oyun Aristophanes’inkilere benzer sorular soran, fakat şimdi ve burada olan, çağdaş izleyicilere hitap eden bir filmin senaryosu işlevi de görmekte: Ütopyalar nasıl olanaklı olur? Tarihsel hayal gücünü nasıl yeniden yönlendiririz? Öykümüzü yeniden nasıl başlatabiliriz? Bir felaketten sonra neler olur? Arkeolojik teşhirin vitrinleri içinde kuşlar, arkeolojiyle zamanın süresi, tarihsel anlatıların doğası ve nesneler, bağlamlar ve insanlar arasındaki ilişkilerin farklı çağlar boyunca süren ortak, yaşayan tarihler yaratma yolları hakkında bir dizi karmaşık diyalog başlatıyor.
Projenin merkezinde, zamanda kopuşun bize daha yakın bir tarihsel metaforu yer almakta: Oyundaki koro, Yunan alfabesiyle yazılan, çok tanınmayan bir Türkçe diyalekt olan Karamanlıca popüler türkülerden parçalardan oluşuyor ve Karamanlıların Anadolu’daki yurtlarını ve ardından yerlerinden edilmelerini yeniden ziyaret ediyor. Aristophanes’in üslubunda acı-tatlı bir komedya olan “Ütopyadan Sonra: Kuşlar”, ütopyaların günümüzde nasıl olanaklı olabileceği sorusu etrafında görüşler ve teorik düşünceye yer açıyor. Oyun bu soruyu, felsefeci Àgnes Heller’in (1929-2019) sesiyle yanıtlıyor: “Tek olası ütopya, kişinin kendisidir.”
Bu yanıt günümüzde çalkantılı bir dönemin müdavimleri olan bizlere tatminkâr gelmeyebilir, fakat belki de hayallere kapılmaksızın ve bu binanın içinde sergilenen eski eserlere sinmiş, geçmişin ağır yüküyle nasıl yaşanacağını öğrenmek için gerekli dinginliğin bir kısmını içermektedir. Bu kuşların uçuş rotası, tıpkı onlara eşlik eden eserler gibi, aynı anda her yöne doğru ilerleyerek devam ediyor. “Ütopyadan Sonra: Kuşlar” Sadberk Hanım Müzesi’nde 28 Şubat 2023’e kadar sergileniyor. Bu sergi, 17 Eylül-20 Kasım 2022 tarihleri arasında düzenlenen 17. İstanbul Bienali’nin paralel etkinliklerinden biridir.