Salt Araştırma Fonları’yla 2024 yılında desteklenen projelerin çıktıları tartışmaya açılıyor. 13 Aralık Cuma günü 14.00-18.00 saatlerinde Salt Galata’da gerçekleştirilecek sunumlar herkesin katılımına açık.
Devrim İçin Hareket Tiyatrosu’nun Ortaköy sırtlarında oynadığı Köprü oyunundan bir kare, 1968 Kadir Has Üniversitesi, Ulusal Kültür Belgeliği Ali Özgentürk Arşivi
Salt Araştırma Fonları’yla 2024 yılında desteklenen projelerin bulguları, Salt Galata’da gerçekleştirilecek programla tartışmaya açılıyor. Seçici Kurul üyelerinden Prof. Dr. Gülhan Balsoy (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Doç. Dr. Ayşe Erek (Kadir Has Üniversitesi) ve Doç. Dr. Bilge İmamoğlu’nun (TED Üniversitesi) moderatörlüğündeki oturumlarda araştırmacılar, çalışmalarının yöntem, süreç ve verilerine ilişkin sunumlar yapacak.
Salt bu yıl, Türkiye’de kent, toplum ve ekonomi tarihi ile 1950’ler sonrası sanat, mimarlık ve tasarım alanlarına odaklı 183 başvuru arasından seçilen altı projeye fon sağladı. Bu alanlarda özgün yaklaşımlar geliştirerek bilgi üretimine ve toplumsal hafızaya katkıda bulunan çalışmaları teşvik eden Salt Araştırma Fonları’yla 2013’ten bu yana 80 proje desteklendi.
2013 - 2023 yıllarında desteklenen projelerin dökümünü içeren ve araştırma çıktılarının süreç içerisindeki gelişimine dair bir izlek sunan kitapçığı incelemek için tıklayın. Ayrıca Salt Araştırma Fonları kapsamında yayımlanan tüm yazılar Salt Blog‘da okunabilir.
Program herkesin katılımına açıktır.
PROGRAM
14.00 Açılış: Deniz Ova (Salt)
14.05-14.50 1. Oturum – Moderatör: Gülhan Balsoy
Can Gümüş İspir, “Geç Osmanlı İstanbul’unda Gıdayı Sıhhileştirmek”
Boğaziçi Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü’nde doktora adayı ve araştırma görevlisi olan Can Gümüş İspir, Osmanlı Devleti’nin İstanbul’u sıhhi bir kente dönüştürme çabalarında gıda hijyenine verilen önemi gündeme getiriyor. Bu dönemde salgın hastalıkların sebepleri ve yayılımına dair bilimsel araştırmalar bağlamında gıdanın hastalık ve sağlıkla bağlantısına yapılan vurgunun, gıda üretimi, tüketimi ve ticaretine içkin iktidar ilişkilerine nasıl eklemlendiğini sorguluyor.
Mesadet Maria Sözmen, “Erken Soğuk Savaş Dönemi Türkiye’sinde ‘Sosyal Çalışma’ Programları: Entelektüel Yardımseverlik ile Yoksul ve Kimsesiz Çocukların Bakımı”
University of California, Santa Barbara Küresel Çalışmalar Bölümü’nden doktora derecesini alan ve bağımsız araştırmacı olarak çalışmalarını sürdüren Sözmen, Soğuk Savaş dönemi İstanbul’unda iş kadınlarının çocuk bakımı ve sokak çocuklarının rehabilitasyonuna yönelik aktif rol aldığı, yürütücüleri tarafından “sosyal çalışma” olarak tanımlanan hayırseverlik programları odağında Türkiye’de kadınların siyaset yapma biçimlerini irdeliyor. Bu bağlamda, Türkiye’de “feminizmin sessiz yılları” olarak tanımlanan 1935-1960 yıllarını eleştirel feminist yaklaşımla yeniden değerlendirmeyi amaçlıyor.
14.50-15.10 Soru-Cevap
15.25-16.10 2. Oturum – Moderatör: Ayşe Erek
Ezgi Kaplan, “Bauhaus Okulu’nun Türkiye’ye Yansımaları: Sanat Eğitiminde Bir Köy Enstitüleri Pratiği; ‘Ders BELGELİĞİ’ Atölyesi Üzerine Bir İnceleme”
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Kentsel Planlama Yüksek Lisans Programı’nı Köy Enstitüleri konulu teziyle tamamlayan ve hâlen Marmara Üniversitesi Resim-İş Öğretmenliği Anabilim Dalı’nda eğitimine devam eden Kaplan, Hüseyin Avni Öztopçu’nun 1998 yılında Marmara Üniversitesi Resim-İş Öğretmenliği Anabilim Dalı’ndaki atölyesinde başlatmış olduğu “ders BELGELİĞİ” etkinliği/eğitim modelinin amacı ve hafızasının izini sürerek Bauhaus Okulu ile Köy Enstitüleri’nin sanat eğitimi anlayışlarını karşılaştırmalı olarak inceliyor.
Reha Keskin ve Özde Nalan Köseoğlu, “Mehmet Ulusoy’un Dünya Sahnesi: 68’in Ruhu ve Estetiği”
Sırasıyla İstanbul Üniversitesi Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji Anabilim Dalı ile Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda doktora çalışmalarını tamamlayan Keskin ve Köseoğlu, Tiyatro TÖS’ten Devrim İçin Hareket Tiyatrosu’na, İşçinin Tiyatrosu’ndan Fransa’daki Théatre de Liberté’ye birçok uluslararası toplulukta yer alan oyuncu-yönetmen Mehmet Ulusoy’un (1942-2005) İstanbul-Paris hattındaki üretimine odaklanıyor. Bu disiplinlerarası araştırmada Ulusoy’un yaşamı; parçası olduğu toplumsal mücadeleler, kendini var ettiği sanat ortamı ve estetik tercihleriyle ilişkili olarak inceleniyor.
16.10-16.30 Soru-Cevap
16.45-17.30 3. Oturum – Moderatör: Bilge İmamoğlu
Gökçen Erkılıç, “İstanbul Kıyı Çizgisi Atlası”
Mimar, sanatçı, akademisyen ve Coastliners Lab’ın kurucusu Erkılıç, alternatif bir kentleşme anlatısı olarak kıyı çizgisine ve kıyı peyzajının insan eliyle şekillendirilmesine odaklanıyor. Şehrin topografyasını ve ekolojisini büyük ölçüde değiştiren inşaatlar, köprüler, dönüşüm projeleri, uçak pistleri, dolgu alanları, deniz dibi iyileştirmeleri, dere ıslahları, su rezervleri, liman altyapıları üzerinden altı farklı alanın kartografik hikâyesini merkeze alan arşiv ve kolektif haritalama projesi, su-kara-doğa-insan ilişkisinde aciliyet ve hassasiyet gerektiren konuları açığa çıkaran bir arayüz oluşturmayı hedefliyor.
Elif Kaymaz, “Kentsel Duygular, Sivil Tedbirler: Türkiye’de Hava Tehlikesi ve Zehirli Gazlarla Mücadelede Mekânsal Söylem ve Pratikler (1935-1946)”
ODTÜ Mimarlık Tarihi Bölümü’nde doktora öğrencisi olan Kaymaz, kent merkezlerinin ve sivillerin yaşam alanlarının hava saldırıları ve zehirli gazlar nedeniyle tehdit altında olduğu bir dönemde, kentsel yapılı çevrenin ayakta kalması için alınan tedbirlerin yanı sıra olağanüstü koşullarda değişen mekânsal pratikleri ve söylemleri “beklenti mimarlığı” kavramı üzerinden inceliyor.
17.30-17.50 Soru-Cevap