İstanbul Buluşmaları 2009: “Kriz ve İstanbul”

mimarizm.com / 19 Ekim 2009
Kriz “İstanbul Buluşmaları 2009”da!
Krizin Toplumsal Yansımaları
Moderatör: Prof. Dr. Ayşenur Ökten- Yıldız Teknik Üniversitesi
oktem.aysenur@gmail.com
Bu yıl yapılacak İstanbul Buluşmaları'nda bana moderatörlük görevi verilen oturumun konusu Krizin Toplumsal Yansımaları olarak saptanmış. Bu başlık, bu oturumda öncelikle içinde bulunduğumuz küresel ekonomik krizi akla getirmektedir. Ancak, bu bunalım toplumda belki yeni yaralar açmakta, ama var olan yaraları da derinleştirmektedir. Bu krize yalnızca bir ekonomik sistem kazası gibi bakılmaması gerektiği çeşitli akademik çalışmalardan ve politik tartışmalardan anlaşılmaktadır. Kamu yönetiminin düzenleyici sorumluluğu ve refah toplumu ilkelerinin yeniden gündeme gelmesi konunun kapsamlı bir biçimde, yapısal bir sorun olarak ele alınması gerektiğini göstermektedir.
İstanbul küresel bunalımın çok öncesinden beri küçüklü büyüklü krizlerle sarsılmaktadır. Bu krizler ne İstanbul kentine özgü ne de belirli sektörlerle ya da toplum kesimleriyle sınırlıdır. Sektörel ya da yerel krizler ekonomik ve sosyal politikadaki sorunlarımızın yansımalarıdır. O nedenle, aşağıdaki soruları bunalım olgusuna kapsamlı bir yaklaşımı önermek üzere hazırladım:
1. Kriz ortamında ve sonrasında İstanbul için kentsel kimlik, kültür ve çevre politikaları açısından neler beklenebilir? Ne değişir, ne değişmez?
2. İstanbul'da bir süredir izlenen dönüşüm, yenileme vb. kentsel operasyonlar, çeşitli toplumsal kesimlerin kentteki doğal yer seçimi mekanizmasına, siyasal erkin yönlendirici müdahalesi niteliğindedir. Bu tür operasyonların her biri kentin sürdürülebilirliği, kültürel mirasın devamı, kentlilik hakkı ve toplumsal adalet açısından krizlere neden olmaktadır. Bu müdahalelerin sürdürülmesiyle, kısa ve uzun vadede ortaya çıkabilecek toplumsal krizler için neler söylenebilir? Bu krizlerde ve yönetimin krizlere yaklaşımında, güncel ekonomik bunalım çerçevesinde farklılıklar beklenebilir mi?
3. Gündemdeki kentsel yatırım, konut ve ulaşım politikaları, kayıtsız/informal sektör, istihdam ve kentsel yoksulların kentte var olabilme koşulları açısından krizin anlamı nedir? Kriz ortamından yeni bir sosyal politika anlayışına yönelik dersler çıkarılabilir mi? Yerel yönetimlerin kentlerdeki yeni yoksulluk hallerini, toplumsal kutuplaşma ve mekânsal ayrışmayı fark edip anlaması; toplumsal dışlanmışlığı, yoksunluğu ve yoksulluğu gidermek üzere sorumluluklar üstlenmesi sağlanabilir mi?



İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :