Bir hafta süreyle İstanbul'a unutulmaz bir belgesel şenliği yaşatan DOCUMENTARIST'in yeni yönetmenlere verdiği Yeni Yetenek Ödülü'nü "Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir" kazandı. Jüri, "Kadim" ve "Ofsayt" filmlerini de mansiyon ödülüne değer buldu.
DOCUMENTARIST İstanbul Belgesel Günleri, 5 Haziran 2011 Pazar akşamı Emek Sineması önünde gerçekleştirilen ödül töreniyle sona erdi. Sokakta yapılan törende, festivalin ilk kez geçen yıl vermeye başladığı "Documentarist Yeni Yetenek Ödülü" de sahiplerini buldu. Derviş Zaim, Sevin Okyay, Theron Patterson ve Daniel Stork'tan oluşan jüri, bu yılki ödülü oybirliğiyle İmre Azem'in yönettiği "Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir" adlı belgesele verdi. "Kadim" ve "Ofsayt" filmleri de yine oybirliğiyle, mansiyon ödülüne değer bulundu. Yönetmenlerin ilk ve ikinci filmlerine verilen Documentarist Yeni Yetenek Ödülü'ne bu sene, söz konusu kritere uyan 13 film aday olmuştu.
İstanbul'a bütüncül bir yaklaşımla bakmayı amaçlayan ve değişimin dinamiklerini sorgulayan "Ekümenopolis" neoliberal kentleşmenin fotoğrafını çekiyor. "Kadim", çocukları nedeniyle Türkiye'nin son 50 yılındaki önemli politik duraklara dahil olmuş yaşlı bir kadının hikayesini, "Ofsayt" ise futbolcu olma umuduyla Türkiye'ye gelen ve yolları İstanbul'da kesişen iki kaçak Afrikalı göçmeni anlatıyor.
Ödül sahipleri ödüllerini, Balkan Belgesel Merkezi'nin kurucusu ve yöneticisi Martichka Bozhilova ile IDFA (Uluslararası Amsterdam Belgesel Festivali) ve Jan Vrijman Fonu yetkilisi Rada Sesic 'in elinden aldılar. Yabancı konukların ve birçok sinemacının katılımıyla Emek Sineması önünde eylem havasında gerçekleşen ödül töreni, kısa film gösterimiyle sona erdi.
Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir
İmre Azem, Türkiye, 2011, 93'
Ekolojik eşikler aşılmış, ekonomik eşikler aşılmış, nüfus eşikleri aşılmış, sosyal uyum bozulmuş. İşte neoliberal kentleşmenin fotoğrafı: "Ekümenopolis" . Bu ilk uzun metrajlı belgeseliyle İstanbul'a bütüncül bir yaklaşımla bakmayı amaçlayan ve değişim kadar onun dinamiklerini de sorgulayan İmre Azem, bizi yıkılmış gecekondu mahallelerinden gökdelenlerin tepelerine, Marmaray'ın derinliklerinden üçüncü köprünün güzergâhına, gayrimenkul yatırımcılarından kentsel muhalefete, bu uçsuz bucaksız kentte uzun bir yolculuğa çıkartıyor.
Kadim
Okan Avcı, 2011, 35'
Kadim, çocukları nedeniyle Türkiye'nin son 50 yılındaki önemli politik duraklara, isteyip istemediği sorulmadan dahil olmuş yaşlı bir kadının hikâyesi. Fethiye'nin Nif köyünde etrafını sarmalamış ağaçlarla beraber büyüyen bir yaşamın tanıklık hikâyelerini günlük yaşamıyla beraber anlatan, sonunda bir ömürlük misafir misali huzurlu ve gülümseyen halini, bu yaşamın sadeliğini içeren bir belgesel.
Ofsayt
Reyan Tuvi, 2010, 50'
Ofsayt, futbolcu olma umuduyla Türkiye'ye gelen ve yolları İstanbul'da kesişen iki kaçak Afrikalı göçmenin, Nijeryalı Taju ile Rachid'in hikayesidir. Taju (TJ) bir taraftan 3. lig bir futbol takımına girme hayali kurarken bir taraftan da Kumkapı'daki küçük bir berber dükkanında ekmeğini kazanmaya çalışır. Taju'nun aksine futbolla ilgili umutlarını Türkiye'de gerçekleştiremeyeceğini anlayan Rachid (Ade) ise Avrupa'ya, internetten tanıştığı İngiliz sevgilisi Diane'in yanına gitmenin yollarını aramaktadır. Yakın futbolcu arkadaşları Okute'nin (Festus Okey) gözaltına alındığı polis karakolunda öldürülmesi, iki dostun Türkiye'de tutunmaya dair umutlarına darbe vurur ve onları gelecekle ilgili birçok soruyla bırakır. Ortak tutkuları futbol, Taju ile Rachid'i birbirine yakınlaştırdığı gibi uzaklaştırır da… Ve her ikisi de kendi yollarını seçer.