Gökdelenden Üç Elma Düştü!
Filiz YAVUZ
/ 22 Aralık 2009
Kentlerin yatay mı yoksa dikey mi gelişeceği tartışmalarına henüz bir nokta koyulmamışken, küresel ısınma tehdidiyle birlikte, "sürdürülebilirlik" kavramının –henüz uygulamada değilse bile fikri anlamda- her geçen gün hayatımıza daha çok yerleşmesi, bu alandaki önerilerin de artmasına neden oldu. Bu önerilerden en dikkat çekenleri ise hem yaşama hem de tarıma olanak sağlayan "gök çiftlikleri" idi.
Ekolojik, sürdürülebilir gökdelenlere kurulacak olan gök çiftliklerinin önemi, 2050 yılında dünya nüfusunun yüzde sekseninin kent merkezlerinde yaşayacağı yolundaki öngörüler düşünüldüğünde bir kez daha ortaya çıkıyor aslında. Fakat kabul etmek gerekir ki, bu çiftliklerinde yetiştirilecek olan yiyecekler açlık çeken insanları doyurmayacak ve hatta bunların restoranlarda ya da otellerde zenginlerin tabağını süsleyeceği kuvvetle muhtemel, en azından ilk etapta. Uzun vadeli düşünüldüğünde ise işler değişiyor. Çünkü eğer karlılığı ve sürdürülebilirliği kanıtlanırsa bu tip projeler, sürdürülebilir geleceğe yol göstermiş olacak.
İşte gök çiftliği projelerinden bazıları:
Chris Jacobs, Columbia Universitesi'nden büyükbabası Dr. Dickson Despommier ile birlikte bir dikey çiftlik projesi tasarladı. Kulede tüketilen enerjinin, suyun ve yiyeceğin ekolojik bir biçimde yine kulede üretilmesi temeline dayanan sürdürülebilir ve yüksek teknolojili bu projeyi gerçekleştirmek için Jacobs mimarları, mühendisleri, ekonomistleri ve kent plancılarını bir araya getirmek istiyor.
Diğer projelere ulaşmak için lütfen ilerleyiniz.
İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın