Katılımcı demokrasi kültürünü çocuklara yaşatmak ve seslerini duyurmalarına bir alan açmak üzere oluşturulan “Dikkat! Sandıkta Çocukların Oyları Var” programında çocuklar; İstanbul için nasıl bir belediye başkanı istediklerini sandığa giderek oyları ile belirlediler.
Studio-X işbirliği ile İnformel Eğitim-çocukistanbul’un hazırlayıp yürüttüğü atölyelerde 9-14 yaş grubundan 150 çocuk yer aldı. Çocuklar, farklı belediyecilik anlayışlarına sahip başkan adayları arasından “kendi” adaylarının kampanyalarını geliştirdiler, aynı zamanda seçmen olarak soru ve yorumları ile birbirlerini sıkıştırdılar ve en sonunda hep beraber sandığa gittiler. Yaşadıkları şehrin belediye başkanını seçerken, aynı zamanda ilk kez sandığa gitme ve oy verme deneyimini de yaşamış oldular. 16 Mart’ta gerçekleşen son programdan sonra bu deneyimlerini “Kendimi çok sorumlu hissettim, çünkü İstanbul’da yaşıyorum ve benim oyumla bir şeye karar veriliyor. Orada benim de sesim var...” diyerek yansıtanlar oldu.
14 yaş altı 3 milyondan fazla çocuğun yaşadığı İstanbul’un farklı ilçelerinden ve farklı sosyo-ekonomik kesimlerinden gelen bu çocuklar, nasıl bir şehirde yaşamak istediklerini ve bunu gerçekleştirebilecek belediye başkanını çok net ve güçlü biçimde ifade ettiler.
Bir çocuk olarak deneyimledikleri İstanbul’la ilgili duygularını yansıtırken, büyük bir çoğunluğunun “Seviyorum ama…” diyerek sıraladıkları gerekçeler herkes için düşündürücü. Hava kirliliği, gürültü, kalabalık, trafik, yok olan yeşil, bir çocuk olarak yetişkinlere bağımlılıklar hep bu “ama”larının ardından geldi. “Çok fazla yapı var, çok kötü… Ağaç gördüğümde şaşırıyorum artık…” ya da “Çok bina var dışarı çıktığımda neredeyse nefes alamıyorum” onların ifadelerinden birkaçı…
Büyüdüklerinde İstanbul’da yaşamak isteyip istemedikleri sorulduğunda ise, çocuklar büyük oranda “hayır” diyerek çarpıcı bir tablo ortaya koydular. “Biz büyüyünceye kadar İstanbul daha da kötüleşecek, yaşanabilecek son dönemlerindeyiz”, “Daha yeşil, daha sakin bir yerde yaşamak isterim” öne çıkan gerekçeleri oldu. Kalmak isteyenler ise, şu andaki halinden memnun olmadıkları halde “Daha yeşil, daha güzel bir İstanbul’u bugünün çocukları, bizler yaratacağız” diyenler ya da çocukluk anılarını geride bırakmak istemeyenler oldu.
Hazırladıkları kampanyaların, sloganların, yaptıkları konuşma ve tartışmaların, yönelttikleri soru ve yorumların sonunda çocuklar %75’e yakın bir oy yüzdesi ile,
- Daha yeşil, doğaya daha saygılı,
- Daha fazla yapılaşma ve AVM’ye izin vermeyen,
- Hava kirliliğini azaltan, iklim değişikliğini dikkate alan,
- Toplu taşımayı güçlendirerek motorlu taşıt sayısını azaltan,
- Şehrin enerjisini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlayan,
- İnsanların evlerindeki musluklardan su içebilmesini amaçlayan,
- Evlerine yakın, yürüyerek gidebilecekleri mesafede okul imkanı sağlayan,
- Yönetimde kadınlara yer veren,
- Kenti 15 milyonun sesini duyarak, kararlara katılımını sağlayarak yöneten,
- Şeffaf bir yönetim anlayışına sahip,
- Kadın bir belediye başkanı seçtiler
İstanbul için... Tüm İstanbullulara hayırlı uğurlu olsun...
*
İnformel Eğitim-çocukistanbul hakkında
İnformel Eğitim-çocukistanbul, çocukların formel eğitim alanı dışında ve yanında, akranlarıyla birlikte eşit ve paylaşımcı bir ortamda eğlenerek öğrenecekleri, birey olarak kendilerini tanıyacakları, beceri ve kavrayışlarını geliştirip zenginleştirecekleri nitelikli ortamlar ve fırsatlar oluşturmak amacıyla faaliyet gösteriyor. Okul öncesinden lise yaş grubu çocuklara ve gençlere dönük “Enerji”, “Bilim”, ”Kent”, “Çevre ve Sürdürülebilirlik” temalı eğitim programları ve atölye çalışmaları yanı sıra, yetişkin ve öğretmenlere dönük program ve etkinlikler de düzenliyor. Bu alanlarda, uluslararası işbirlikleri ve proje ortaklıkları gerçekleştiriyor.