Eski Tersaneden Yeni Ofis Alanlarına; De Ceuvel

Tuba Tellioğlu Şeren / 16 Ocak 2017

Tasarımı Hollandalı mimarlık ofisi space&matter tarafından gerçekleştirilen De Ceuvel projesinde, Amsterdam’ın Van Hasseltkanaal nehri kıyısındaki eski tersane ve içinde bulunan gemiler yenilenerek yaratıcı sosyal girişimcilerin kullanabileceği çalışma alanlarına dönüştürülmüş.

Fotoğraf, © space&matter izniyle

Çok disiplinli bir ekip tarafından gerçekleştirilen ‘De Ceuvel’, başarılı bölge ve malzeme yenileme örneklerinden biri. De Ceuvel projesinde, harap haldeki eski tersanede bulunan gemiler, onarılıp yenilerek içinde yaşanabilecek mekanlara dönüştürülmüş.

De Ceuvel projesinde bölgedeki kirli toprak alan bitkilerle temizleniyor ve eski gemilerin içi yenilenip mobilyalarla düzenlenerek yaratıcı sosyal girişimciler için birer ofise dönüştürülüyor. 2010 yılında temeli atılan projenin yapımına 2013 yılının bahar aylarında başlanmış ve inşaatın tamamlanması 2014 yılının yaz aylarını bulmuş. Eskiden harap halde bulunan bu alanda bir ‘temizleme bahçesi’, (toprağı temizleyen bitkilerden oluşan) 10 adet ofis, sürdürülebilir metodların geliştirildiği ve test edildiği bir araştırma laboratuarı bulunuyor.

Fotoğraf, © space&matter - DELVA landscape architects izniyle,

Fotoğraf, Martijn van Wijk izniyle

De Ceuvel’in yaratıcıları Amsterdam Noord’un açtığı yarışmaya katılmak için kendi aralarında çok disiplinli bir ekip oluşturmuşlar. Yarışmayı kazandıktan sonra ise konusunda uzman birçok kişi projeye katkıda bulunmak istemiş. Phytoremediation Parkı’nın ve Cleantech Playground’un tasarımını üstlenen Metabolic ve Delva Landscape Architecture projeye dahil olan ana firmalardan ikisi. Diğer birkaç firma ve birçok gönüllü tarafından desteklenen proje, kirli bir alanın nasıl sürdürülebilir esaslara göre yenilenip insanların yararına sunulabileceğini gösteren en başarılı pilot uygulamalardan biri.

Fotoğraf, space&matter izniyle

Fotoğraf, Martijn van Wijk izniyle

Bu kadar önemli bir bölgede yer alan atıl bir alan için geleneksel çözüm, araziyi satmak ya da onun üzerinde inşaat yapmak olurdu. Ancak Amsterdam Belediyesi bu örnekte daha farklı davranmayı tercih etmiş ve bölgenin yenileme projesi için bir yarışma açmış. Proje sahipleri tarafından yaklaşık 10 yıl boyunca kira ödemeden kullanılabilecek arazinin kirli toprağı birçok yarışmacının gözünü korkutmuş. Sonunda yarışmayı kazanan Glasl ve Smeele’in sunduğu akılcı çözüm olmuş.

Metabolic

Fikrin başarılı bir biçimde hayata geçirilmesinde rol oynayan en önemli faktör organizasyonun yapısı. Sürdürülebilirlik konusunda uzman firma Metabolic’den Sanderine van Odijk, “Öncelikle vizyonu belirleyen ve projeye yön veren bir ana grup var. Gönüllülerse birbirlerine yardım ederek bir topluluk oluşturuyorlar. Her şey bu insanlar tarafından yine insanlar için yapılıyor” diyor.

Fotoğraf, © space&matter - DELVA landscape architects izniyle,

Kirli toprağa doğrudan temas etmekten kaçınmak amacıyla ekip, gemi-evlerin temelini çelik ya da betonla kaplamış. Her bir gemi-evin birbiriyle ve bölgeyle etkileşimini arttırmak ve böylelikle istenen eko-sistem modelini yaratabilmek için projeye birçok sürdürülebilir çözüm entegre edilmiş.

Projede hem yüksek hem de düşük donanımlı çözümler kullanılmış. Bunlar ucuz su temizleme sistemlerinden sensör kontrollü cihazlara kadar çeşitlilik gösterebiliyor. Parkın içinde bitkisel arıtım sürecini gerçekleştirerek topraktaki en ağır metali bile dönüştürebilen temizleme bitkileri bulunuyor. Bölgedeki biyokütle, küçük bir biyokütle gazlaştırıcısı sayesinde enerjiye dönüştürülerek gemi-evlerde kullanılabiliyor. Gemi-evlerin çatılarına yerleştirilen güneş panellerinden de enerji sağlanabiliyor.

Fotoğraf, Jonathan Mechanicus - © izniyle

De Ceuvel’in başarılı hikayesi, diğer ülke ve şehirlerde gelecekte gerçekleştirilmesi planlanan sürdürülebilir şehir projeleri için iyi bir örnek olabilir.