HOPE Alkazar Kapılarını Açıyor

Hareket etmenin dönüştürücü gücüne inanan, sporcular ve tüm yaratıcı fikirleri her zaman desteklemeyi kendine görev edinen Nike, HOPE Alkazar ile beraber bir ortak hareket platformu oluşturuyor. Yeni nesillere ve İstanbul’a fayda sağlama arzusunda olan HOPE Alkazar, Kasım ayında kapılarını dijital ve fiziksel olarak açıyor.

HOPE Alkazar, alışılmışa kafa tutarak anlamlı bir değişim yaratmak, kimliğini ve sahiplendiklerini dünyaya anlatmak, kolektif bir bilinçle birlikte dönüştürmek için harekete geçenlerin buluşma noktası olarak konumlanıyor. Fikirleri ve çalışmaları ile fark yaratan kişi ve toplulukları spor, kültür ve sanat ekseninde buluşturuyor.

Yenilenen Nike İstanbul mağazasının hemen yanında yer alan HOPE Alkazar, Nike’ın ve program ortaklarının gençlere umut olmak ve birlikte daha iyiyi hayal etmek için hayata geçirdikleri bir platform. Tam anlamıyla “Hareketin Sahnesi”. Yenilenen mekânda, farklı deneyim alanları bulunuyor: Alkazar Sahnesi, spor stüdyosu, yaratıcı atölye, kafe ve ortak çalışma alanları ile çok amaçlı spor sahası olan teras alanı.

Herkesi kapsayan rengarenk bir topluluk

HOPE Alkazar’ın kapıları herkese açık. Burası hayatta bir amacı olduğunu hisseden, sadece kendi için değil herkes için daha iyi bir ortak gelecek hayal eden, her anlamda eşitliğe inanan, çeşitlilik ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda adım atmaya hazır olanların yeri.

HOPE Alkazar 5 temel değer üzerinde yükseliyor.

- “Yenilikçilik” ilkesi ile yeni bir geleceğe ve “yeni katılanlara” alan açan HOPE Alkazar’ın,

- Zihni de kapıları da daha iyi bir gelecek hayal eden “Herkese Açık”.

- Dijital ve fiziksel dünyanın tüm imkanlarını kullanarak mevcut tüm bariyerleri yıkan bu “Sınır Tanımaz” platform,

- “Birlikte İyi” ilkesi ile de, sadece ayrıcalıklı olanların değil, çoğunluğun ortak faydasını gözetiyor.

- Hope Alkazar’da Nike’ın da temel değerlerinden olan sürdürülebilirliği tamamıyla sahiplenerek, “Çevreye Duyarlı” olma değeri kapsamında, enerji tasarruflu, doğa dostu malzemeler yanında Nike’ın kullanılmış ayakkabı ve tekstil ürünlerinden geri dönüştürülerek elde edilmiş Nike Grind ve Really malzemeler kullanılıyor. Yaratıcı atölye programında, alanında öncü program ortakları ile düzenlenecek çevreye duyarlı deneyimler HOPE Alkazar topluluğunu bekliyor.

Refik Anadol’dan sinema, sanat ve sporun kesişiminde ilkleri sunan bir gelecek hayali

Dünya çapındaki sergileriyle interaktif dijital sanat ve yeni medya alanında başarılı işlerin altına imzasını atan Refik Anadol’un, Nike işbirliği ile HOPE Alkazar için özel olarak hazırladığı “Alkazar Rüyası” isimli interaktif enstalasyon, mekanın ziyaretçilerini eşsiz bir deneyime davet ediyor. Anadol ve ekibi bu çalışmada, 100’den fazla eski Yeşilçam filmini ve bu filmlere ait kayıtlarla görüntüleri güncel yapay zeka teknolojileriyle işliyor. Geçmiş ile geleceğin iç içe geçtiği enstalasyonun ikinci bölümünde ise, sanatçı bir ilki deniyor. Bu bölümde yapay zeka ve hareket bir araya geliyor ve insanlar ilk defa katılımcı olarak kolektif bir pigment halinde sahnenin parçası oluyor. Ziyaretçi bu kısmı ister gezerek isterse de dans ve yoga gibi çeşitli özel spor seanslarına katılarak deneyimleyebiliyor.

Önümüzdeki yılın ilkbahar aylarına kadar deneyimlenebilecek “Alkazar Rüyası” ile platformun “Yenilikçi” olma ilkesine işaret eden Anadol’un projeyle ilgili yorumu şu şekilde: “Şimdiye kadar ‘rüya gördürmek için’ mekânsal belleğine girdiğim ve kanvas olarak kullandığım mimari yapılar arasında beni en çok heyecanlandıran yerlerden biri eski Alkazar Sineması. Parçası olduğum kültürün en önemli miraslarından biri olan bu mekanının tarihini muhafaza edebilmek ve yeni bir sinema deneyimi yaratabilmek için elimizdeki en yeni yapay zeka teknolojilerini kullandık ve geçmişle gelecek arasında güçlü bir köprü inşa ettik. Alkazar Rüyası bu bağlamda dünyada ilk defa eski sinema arşivleri ile yapay zekanın bir araya geldiği ve izleyici hareketleri sayesinde form değiştirebilen bir interaktif deneyim olma özelliği taşıyor” diyor.

Sanatçı Esra Gülmen’den farklı bir spor stüdyosu

HOPE Alkazar’ın diğer değerleri de sanat, spor, sivil toplum, müzik, dans ve diğer pek çok farklı alandan önde gelen isimler tarafından temsil ediliyor. Örneğin, “Herkese Açık” olma ilkesinin yansımaları, cinsiyet normları gibi toplumsal tabuları yıkmayı kendine amaç edinen Esra Gülmen’in buraya özel tasarladığı spor stüdyosunda görülebiliyor. Sanatçının çeşitlilik, eşitlik, empati, birlikte olma, özgürlük ve tolerans gibi kavramlardan esinlenerek yarattığı ve ziyaretçilerin farklı spor dallarını deneyimleyebilecekleri stüdyo, sporun yeni yüzünü yansıtan, sporculara ilham ve cesaret veren bir karaktere sahip.

HOPE Alkazar’ın değerlerinin, sanatıyla keşfetmeye çalıştığı önemli temalarla örtüştüğünü söyleyen Gülmen, “Bu müthiş evrenin parçası olabilmek ve bir sanatçı olarak bu insani çabaya katkı sunabilmek benim için çok ilham verici” diyor.

HOPE Alkazar’da Burak Beceren, Erin Aniker, Dilara Akbal, Piknik Works, Simay Bahçıvan gibi genç sanatçıların gençlerden ve program ortaklarıyla yürütülen projelerden esinlenerek tasarladığı eserler de yer alıyor.

Ebrar Karakurt ve Cedi Osman topluluk temsilcileri arasında

Sosyal ve kültürel bariyerleri voleyboldaki üstün becerisiyle bir bir yıkan Ebrar Karakurt ile sınırları aşıp NBA’de oynamayı başaran Cedi Osman, topluluğun aktif birer üyesi olarak mekanda, gençlerin harekete geçirilmesi ve sürdürülebilirliğe yönelik çeşitli çalışmalar yapmaya hazırlanıyor. HOPE Alkazar, bu iki ismin yanı sıra farklı Nike sporcularının da gençlerle bir araya geldiği yeni buluşma noktası olmayı hedefliyor.

Beyoğlu ve Alkazar’da enerji değişimi

Hışım Grup’un sahibi olduğu ve restorasyonunu gerçekleştirdiği binada açılan HOPE Alkazar, kullandığı yapıyı sadece bir fiziksel mekan olarak görmüyor; onun değerlerini sahipleniyor ve tarihine saygıyla onu güncele taşımayı hedefliyor. Türkiye’nin ilk sinema salonlarından olan, 1920’de açıldıktan sonra 100 yaşına az bir zaman kala 2009’da kapanan Alkazar Sineması, günceli yine kültürün nüvesinde konumlanarak yakalıyor. Beyoğlu’na yaratıcı gücün enerjisini geri getirerek kentli kimliğini ve sosyal çeşitliliğini canlandırması için bir itici güç oluyor.

Program detayları için tıklayın