DYO’nun, AURA İstanbul işbirliği ile gerçekleştirdiği, Türkiye’nin Renkleri ile ‘Renkli DYOloglar’ söyleşi serisinin ikincisinin konukları Hilmi Yavuz ve Emre Zeytinoğlu’ydu.
DYO’nun, İstanbul Mimarlık ve Şehircilik Araştırmaları Akadamisi - AURA İstanbul işbirliği ile gerçekleştirdiği söyleşi serisi devam ediyor. Bu seride, konuşmacılar; gastronomiden seyahate, felsefeden edebiyata, arkeolojiden çağdaş sanata, müzikten mimariye, kendi disiplinleri içerisinde sahip oldukları özgün bakış açılarından “renk” kavramını düşündürücü bir şekilde yeniden tanımlıyorlar. DYO, proje kapsamında Türkiye’nin renkleri olan isimleri, YouTube üzerinden ‘Renkli DYOloglar’ canlı yayın söyleşileriyle bir araya getiriyor.
Bir Şairin Gözünden Renk
Serinin ikinci canlı yayını 6 Haziran Cumartesi günü saat 15.00’te felsefeci-şair Hilmi Yavuz ve sanatçı-yazar Emre Zeytinoğlu’nun şiir, renk, sözcükler, müzik ve felsefe üzerine sohbeti ile yayımlandı.
Söyleşide Hilmi Yavuz ve Emre Zeytinoğlu; renklerle müzik ve sözcükler arasında psikolojik, felsefi, antropolojik ve sembolik anlamların nasıl kurulabileceği üzerine fikir alışverişi yaptılar.
Yavuz, Fransız şair Arthur Rimbaud, modern Türk şiirinin önde gelen isimlerinden Behçet Necatigil gibi şairlerin yanı sıra Aristoteles gibi birçok ünlü filozofun da renk kavramına bakış açısını ve bu kavramı toplumsal ve kültürel açıdan değerlendirdi.
Yavuz, ünlü Fransız şair Arthur Rimbaud’nun ‘sesli harf ve renkler arasında ilişki kuran’ ilk şair olduğunu söyledi. “Rimbaud’nun ‘Sesliler’ şiiri ‘A kara, E ak, İ al, U yeşil, O mavi’ diye başlıyor. Şiirin tüm dizelerini okuduğumuzda sesli harfleri neden o renklerle betimlediğini anlıyoruz.”
Hilmi Yavuz, kendi şiiri olan “Doğunun Gurbetleri” şiirini izleyicilerle paylaşarak, şiirinde nasıl bir sözcük-renk ilişkisi kurduğundan bahsetti. Şiirinde geçen “yaşam, acıdan kırmızıya / ölüm, hüzünden beyaza” mısralarında acı ve hüzün kavramını neden kırmızı ve beyazla tanımladığını anlattı.
“Renk Her Kültürde Farklı Algılanır”
Hilmi Yavuz, renk kavramının kültürden kültüre farklılık gösterdiğini ve Antropoloji’de renklerin evrensel algılanmadığını belirtirken Yeni Zelanda’yı örnek gösterdi. “Yeni Zelanda Maorileri, bizim kahverengi olarak tanımladığımız rengin her tonunu ayrı bir renk olarak görüyorlar.”
İzleyicilerden gelen soruları da cevaplayan Yavuz, neden “Türk Mavisi” teriminin kullanıldığı hakkındaki düşüncelerini de paylaştı. Türkiye’de ve dünyada birçok şairin, Türkiye’yi özel bir mavi ile ilişkilendirdiğini belirten Yavuz: “Türkiye bir Akdeniz ülkesi ve üç tarafı denizlerle kaplı bir deniz ülkesidir. “Türk Mavisi” kavramının da denizlerimizin maviliğinden geldiğini düşünüyorum” dedi.
Söyleşinin kayıtları, DYO Boya YouTube kanalından izlenebilir: https://www.youtube.com/watch?v=L_3CDL-njwE