Noa architects, Mohr Life Resort için, Tirol Dağları'nın ortasında cam ve beton küplerlen oluşan, konukların kendilerini çevreyle uyum içinde hissettikleri bir sağlık merkezi projesini hayata geçirdi.
Fotoğraflar: Alex Filz
Noa – Network of Architecture, Mohr Life Resort için geleneksel SPA tipolojisinin çağdaş bir yorumu olarak Avusturya Tirol Dağları’nın ortasında yer alan bir sağlık merkezi tasarladı. Bulunduğu doğal çevreden ilham alan proje, alanın morfolojisi, kültürü ve tarihi ile doğrudan diyalog kurmayı amaçlıyor.
Mevcut otelin hemen altındaki hafif eğimli bir yamaca inşa edilen yeni sağlıklı yaşam merkezi, 600 metrekarelik bir alana sahip olmakla birlikte Ehrwalder Becken Vadisi ve heybetli Zugspitze Dağı'nın etkileyici manzaralarına bakıyor.
Zemin kat programı projenin en temel fonksiyonlarından oluşuyor. Bu katta; lobi ve bar, SPA ve doğal sauna, ayrıca soyunma odaları ve duşlar bulunuyor. Üst katta ise konukların SPA'dan sonra rahatlayabilecekleri birbirine simetrik 10 adet “Chill-out” olarak adlandırılan rahatlama alanları yer alıyor. Bunlara ek olarak, arazi ile aynı satıhta üstü açık bir havuz ve servis mekanları yer alıyor.
Büyük bir yüzme havuzu ve bu havuza bakan, “Island Box” olarak adlandırılan altı adet "Ada Kutusu"ndan oluşan alan, konuklara doğa ile iç içe hissetmek ve rahatlamak adına bir ortam sunuyor.
Dağın görkemli ve güçlü varlığı proje grubunun deney alanını oluşturuyor. Genel olarak Zugspitze -özellikle onun gücü ve biçimsel karmaşıklığı- tasarımcıların ilham kaynağı ve projenin kahramanı oluyor. Sağlık merkezi, bu güçlü manzarayı deneyimleyebilmek adına tiyatro parterleri düşünülerek tasarlanmış. Konuklar kendilerini, çevreyle uyumlu, rahatlatıcı bir ortamla iç içe buluyor.
Binanın yapısı, arazinin dış hatlarına oturan saf beton ve cam küplerden oluşuyor. Bol miktarda kullanılan cam paneller dağ manzarasını yansıtarak bir nevi ayna görevi görüyor. Bu saydam görünüm aynı zamanda iç mekanı dış mekanla görsel olarak birleştiriyor.
Noa ortaklarından Mimar Christian Rottensteiner; “Bu işin zorluğu, mekan algısını genişleten ve yoğunlaştıran yapılar oluşturmak ve böylece ziyaretçilerde yeni duygular uyandıran canlı alanlar yaratmaktı” diyor.
Bu haber designboom'dan çevrilerek derlenmiştir.