Şişli Belediyesi tarafından açılan Şişli Halide Edip Adıvar Kültür Merkezi Ulusal Mimari Proje Yarışması kolokyum ve ödül töreni 01 Aralık 2011 Perşembe günü Yapı-Endüstri Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Jüri üyeleri Çelen Birkan, Tanju Verda Akan, Emre Aysu, Hasan Şener, Hakkı Önel ve Erhan İşözen'in katılımlarıyla gerçekleşen kolokyum, jüri başkanlığını üstlenen Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol'un konuşması ile başladı.
Yarışmaların ülke mimarlığı için çok önemli olduğunu belirten Doğan Hasol, kendi gençliğinde iş almak için etkin bir alan sunan yarışma müessesesinin günümüzde, ihale sisteminin yozlaşmasıyla birlikte kötü bir noktaya geldiğine dikkat çekerek, yarışmaları teşvik eden Şişli Belediyesi'nin övgüye değer bir davranışta bulunduğunu sözlerine ekledi. Yarışmaya gönderilen proje sayısınuın 22 ile sınırlı kalmasında Mimarlar Odası'nın müdahalesinin de etkili olduğuna dikkat çeken Hasol sözlerini şöyle sürdürdü:
"Oda, jüri üyelerini bu konuda uyarmadığı için, yapılan müdahaleden de haberim olmadı. Ama süre kısa olsa da yarışma yönetmeliklerine uygun davranıldığını söylemeliyim. Katılım az olsa da projelerin düzeyinin yüksek olması mutluluk vericiydi. Elde ettiğimiz sonucun da aynı oranda tatmin edici olduğunu düşünüyorum. Yeni mezun genç arkadaşların, meslek hayatlarının başında birincilik ödülünü kazanmaları ise gerçekten gurur verici bir olay."
Hasol'un ardından söz alan Erhan İşözen, Mimarlar Odası'nın küçük bir bürokratik nedenden ötürü yarışmayı desteklememe kararı aldığını, ancak sonuçta çözüme ulaşıldığını hatırlatarak, "Şişli Lisesi yarışmasında 136 şartname alınmış ve 99 proje teslim edilmişti. Kültür Merkezi yarışmasında ise, şartname alımı 56, tesşlim ise 22 proje ile sınırlı kaldı. Yine de zorlanmadan 6 proje bulduğumuz bir yarışma oldu" dedi.
Hasan Şener ise konuşmasında, proje arsası ve yakın çevresiyle ilgili kriterlere değindi. Sıkışık bir alan ve problemli bir nokta olarak nitelediği yarışma alanı için geliştirilen çözümlerin iki temel grupta toplandığını belirten Şener, birinci ve ikinci seçilen projelerin, yakın çevreyle olan ilişkilere duyarlılığı ile diğerlerinden farklılaştığının altını çizdi. İkinci grup olarak belirttiği projelerin ise çözümü, parsel ölçeğinde ve kendi içinde mükemmelliğe taşımaya çalıştığını ekledi. Şener, birinci gelen projenin, kentsel mekanı zenginleştirici özelliği ve çevreye saygılı tutumu ile oyların tümünü topladığını söyledi.
Jüride Mimarlar Odası temsilcisi olarak görev alan Hakkı Önel , düşük katılım kendisini üzse de projelerin niteliğini görünce bu üzüntünün ortadan kalktığını dile getirdi ve birinci projenin neden herkesçe benimsendiğini şu maddelerle özetledi:
- Halkı kucaklayan bir yapı olması
- Küresel ekonomik kriz sonrası daha da yaygınlaşan 'yalın mimarlık'ı doğrulayan çözümler getirmesi
- Heykelsiliktense, halkla kucaklaşan bir şeffalığa sahip olması.
Bu tespitin ardından yapı üretim süreçlerine kısaca değinen Önel, ortada harika bir konsept olduğunu ve bunun, jüri tavsiyeleri ile birlikte bir adım daha ileri gideceğine inandığını söyledi ve birincilere şu uyarıda bulundu: "Strüktürde ve malzeme seçiminde de aynı yalınlığı yakalamak istiyorsanız uygulama sürecinde deneyimli kişilerden faydalanmayı unutmayın. Aksi halde yalınlık sıradanlığa dönüşebilir."
Jüri üyelerinin konuşmalarının ardından soru-cevap bölümüne geçildi. İlk sorulan, projenin uygulanıp uygulanmayacağı oldu. Bunun yanı sıra, proje alanının zorlayıcılığı bağlamında, birinci gelen ekibin alanı görüp görmediği ve projeyi geliştirirken ne gibi noktalarda zorlandığı soruları yöneltildi.
Yanıt için ilk sözü alan Erhan İşözen , yarışmanın bu kadar kısa sürede gerçekleştirilmesinin nedeninin, projeyi süratle hayata geçirmek olduğuna dikkat çekerek; Şişli Lisesi yarışmasını kazanan ekibe projenin, geçtiğimiz günlerde Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından verildiğini örnek gösterdi.
Proje alanının sıkışıklığına dair eleştiriye cevaben söz alan Doğan Hasol , "İstanbul'da zaten her yer sıkışık ve buna rağmen yoğunluğu artırıcı kararlar alınmaya devam ediyor. Bu yarışmanın programı da söz konusu alana göre biraz yoğun ama eğer bir ferahlık yaratmak istiyorsak bu, yol kenarı ile de sağlanabilir. Örneğin idare bizden 1500 kişilik salon istedi, biz bunu 1000'e düşürebildik. Bu pazarlığı proje sahibi de yapabilir" dedi.
Mimarların uygulamaya girdikçe korkaklaştığını söyleyen Emre Aysu, kentle birlikte yaşayan ortamlar yaratmanın önemini vurguladı. "İyi ki yeni mezun arkadaşlarımız buna cesaret ettiler. Bize, bu kadar küçük bir alanda bile kamusal bir alan yaratabildiğini gösterdiler" diyen Aysu, Halide Edip Adıvar Kültür Merkezi için getirilen bu önerinin, etkinlik olmadığı zamanlarda bile kentle yaşayan bir ortam yaratacağına inandığını söyledi.
Yarışma alanının geçmiş dönemde yapılan düzenlemeler ile yoğun bir yapılaşmaya dönüştüğünü belirten Tanju Verda Akan da, tüm olumsuz şartlara rağmen yeni yapılacak kültür merkezini alanın değerlendirilmesinde bir şans olarak gördüğünü ifade etti.
Yarışma parseli yeşillikle dahi çevrili olsaydı, programın aynı yoğunlukta olacağına dikkat çeken Akan;
"Çünkü ihtiyaç fazla. Beklentilerimizin üzerinde başarılı projeler vardı, ama her daim kullanıcıya açık bir mekan yaratmak için kamusal alana yer ayıran projeye öncelik verildi" dedi.
Akan'ın ardından söz alan Hasan Şener , projelerin çoğunun, arkadaki yapıları ve bu yapılarda yaşayanları yok sayarak, 20 metre yüksekliğinde, 60 metre genişliğinde duvarlar oluşturduğuna dikkat çekerek, bu mimari çözümlerin ister istemez kamusal tepkilere neden olacağının altını çizdi.
Kolokyumda değinilen bir diğer konu ise ulaşım çözümleri oldu. Kısıtlı bir alanda, bodruma inilerek kullanımı kolay olmayan otoparklar yapmaktansa, toplu taşıma için düzenlemelere gidilmesi gerektiğini söyleyen Emre Aysu, belediyenin bu düzenlemelere önayak olmasını istedi. Zeminaltı otopark çözümlerinin teknik sıkıntılarına dikkat çeken Hakkı Önel de toplu taşımaya yönelik bir kentsel tasarım çalışmasına ihtiyaç olduğu konusunda Aysu'ya katıldığını belirtti.
Kolokyumun bitiminde söz alan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül , jüriye teşekkür ederek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Projenin uygulanması konusunda şüpheniz olmasın. Halide Edip Adıvar Kültür Merkezi için gerekli bütçeyi çok önceden ayırmış bulunuyoruz. Önemli olan projenin zamanında elimize gaçmesi. Kültür merkezinin çevresinde bir kentsel tasarım çalışması yapılmasını da destekleyeceğiz" diyen Başkan Sarıgül, proje temini için yarışma düzenlemiş olmaktan duyduğu memnuniyeti şu sözlerle ifade etti: "Keşke bugüne kadar yaptığımız 40 okulu da yarışma açsaydık. Şişli Lisesi gerçekten çok başka bir boyutta."
Kolokyumun ardından ödül törenine geçildi. Birinci ekibe ödülünü, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül takdim ederken, ikinciler jüri başkanı Doğan Hasol'un, üçüncüler de jüri üyesi Çelen Birkan'ın elinden ödüllerini aldılar. Eşdeğer mansiyon sahiplerine ise ödüllerini jüri üyesi Hakkı Önel, Yıldız Sey ve Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Bayram Özatay verdiler.
Yarışma sergisi, 10 Aralık 2011 tarihine kadar, Pazar hariç her gün 08:30-17:30 saatleri arasında Yapı-Endüstri Merkezi'nde gezilebilir.