Kamusal Tuvaletlerin Büyük Rönesansı
E. Seda KAYIM
/ 14 Ağustos 2009
Her gün ve en içli dışlı şekilde ilişki kurduğumuz mimarlık ürününün değişimi için altın damga vuruldu. İngiltere'de kamusal tuvaletlerin "büyük Rönesans"ı, RIBA'nın 175'inci kuruluş yıl dönümünü kutlamak adına teklif götürdüğü beş ünlü mimarlık ofisi sayesinde gerçekleşecek. Düşündüğünüzde, hepimiz için hayati olan bir mekanın yeniden hayata dönmesini kutlamak için, kamusal tuvaletin ve ilk sifon sisteminin -1596 yılında- icat edildiği İngiltere'den daha uygun bir yer olabilir miydi?
FAT'ın önerisi.
19'uncu yüzyılın dönemecinde kamusal tuvaletler büyük sanat örnekleri idi: Ne de olsa bu mekanların amacını Korintien seramiklerin ihtişamı ve İyonik sütunlardan daha iyi anlatan çok az şey bulunabilirdi. Peki Leeds Filarmoni'nin yan yana dizilmiş kırmızı mermerden pisuarlara ne demeli? Ya da Wigan College of Technology'de insanın karşısına çıkan ve arı kelimesinin Latince karşılığını –"Apis"- hatırlayan akademisyenlerin yüzünde belli belirsiz bir gülümseme yaratan "arı" baskılı pisuarlara…
İngiliz Kraliyet Mimarlar Birliği de (RIBA) günümüzün kamusal tuvaletleri için benzer derecede esprili önerilere ilham verdi. İngiltere'yi "donatacak" olan kamusal tuvaletlerin tasarlanması için teklif götürülenler arasından, örneğin, FAT isimli İngiliz mimarlık pratiği, Londra'nın Piccadilly Circus tarafında bulunacak ve tonozlu koridorlar ile kemerli kapıları geçerek içine gireceğiniz devasa bir Herkül büstüne ait planlar sundu.
FAT, proje konseptini şöyle açıklıyor: "Bir kamusal sanat parçasının içinde, devasa bir Herkül kafasında konumlanan bir tuvalet düşündük. Herkül'ün kesilmiş boynundan gök yüzünü görebilecek tuvalet kullanıcılarının, ihtiyaçları olan güç konusunda Heykül tarafından cesaretlendirileceklerini umuyoruz.
"Pek çok bayanın destekleyebileceği gibi, tasarım tuvaletlerin cinsiyete göre ayrılmasını öneriyor. Bu durumda bayan tuvaletleri belki bilgi, strateji, zanaat ve aklın tanrıçası Athena'nın kafasından yapılır. Ya da aşk ve güzelliğin tanrıçası Afrodit'in…"
Eva Jiricna'nın önerisi "Gelecek için Kamusal Tuvalet".
Eva Jiricna'nın "Gelecek için Kamusal Tuvalet" projesi ise bambaşka bir dalga konusu… Camlı eğrisel formları, güçlendirilmiş plastikten imal edilmesi ve açmış bir çiçeği andıran kütlesi ile "enteresan"lığın sınırlarını zorlayan projede, her bir farklı renkte ve büyüklükteki çiçek, farklı ihtiyaçlara yönelik birer tuvalet hacmini barındırıyor. Renkler de bu işlevlere işaret ediyor: Büyük ve pembe renkteki "çiçekli tuvalet"ler anne ve çocuk için… Beyaz renk normal tuvaletlere, parlak sarı da engelli tuvaletine işaret ediyor. Gerektiğinde taşınabiliyor, başka bir yerde "elektriğe bağlanabiliyor" ve hatta kullanım halindeyken parlıyorlar!
Will Alsop'un mimarlık bürosunun ise tüm öneri şemaları içerisinde en modernist olanını sunduğu söylenebilir. Gri renkte amorf bir kütlenin, "çubuklu" kaplanmış iç mekanına dair bir ipucu vermek istercesine gökyüzüne doğru yükseldiği tasarımı asıl ilginç kılan, hiç şüphesiz kullanımda olmadığında tamamen yerden yükselen ve tuvaletin donatılarını açığa çıkaran dış duvar panelleri olmuş.
Will Alsop'un önerisi.
Alsop kamusal tuvaletlerin temizlik ve tazelik hissi uyandırmaları gerektiğini söyleyerek, önerisi hakkında şunları anlatıyor:
"Sizi içeri almak üzere duvarlarını kaldıran bir tuvalet tasarladım ki, böylelikle hep açık kalsın ve iyi havalansın. Tuvalet içerisindeki donatı elemanları betonarmeden inşa edilecek; sokağın bir parçası olacak. Onu saran kabuk ise çok hafif, heykelsi ve iyi aydınlatılış bir strüktür olacak. Bu tuvalet sokağa gerçek anlamda katkı sağlayabilir ve kullanımı eğlenceli hale getirebilir."
Ancak İngiltere'de tasarımcıların ve üstlenicilerin kamusal tuvaletlere ilgi gösterişi ilk değil… 2002 yılında Trafalgar Meydanı'nda içkili erkekler gecenin bir yarısı duvar diplerinde ihtiyaç gidermeleri, ciddi bir krize dönüşmüştü. Meydanı çevreleyen 18'inci yüzyıl yapılarında korozyon riski ortaya çıktığında da imdada, kullanışlı pisuar tasarımları yetişmişti. Danfo isimli tasarım ofisi tarafından gerçekleştirilen "kelebek" isimli, paslanmaz çelikten imal edilmiş, geceleri bir kabin gibi açılan "kanat"ları ile kullanıcının mahremiyetini koruyan pisuarlar, Londra'nın sokak siluetine garip bir zarafet getirmişti.
Danfo'nun "Kelebek"i.
Yine 2002 yılında, kamusal tuvaletlerin sokakları güzelleştirmekten çok ürkünçleştirdiğine karar veren New Forest bölgesi otoriteleri, John Pardey Architects ile bağlantıya geçerek mevcut tuvaletlerin yerine getirilecek on adet yenilikçi ve teknolojik tuvalet tasarımı siparişi vermişti. Ancak anlaşma ilginç bir yöntem izledi: Bu on kamusal tuvalet, on yıllık bir dilim içinde her biri bir diğer sene yerleştirilmek üzere istendi. Ofis de Hampshire'ın kamusal tuvalet anlayışını her sene bir adım öteye taşıyacak birbirinden farklı tasarımlar kotarmaya koyuldu. Şimdilik yalnızca altı tanesi gerçekleştirildi; ancak hepsi insanın "mimarlık iştahı"nı kabartıyor. Yolunuz düşerse, Hampshire'da küçük bir kamusal tuvalet keşif turuna çıkmak ilginç olacaktır.
Bu haber Timesonline ve Architectsjournal'dan derlenmiştir.
İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın