Kendi öğrencilik dönemlerinde yarışmalara katılıp derece kazanmış mimarlardan Ömer Selçuk Baz, Hakan Demirel, Dicle Hökenek, Sait Ali Köknar ve Kadir Uyanık, ‘Den Önce Mimarlık Öğrenci Yarışmaları Paneli'nde, yarışmaların mesleki kariyerlerine etkisini tartıştılar.
İstanbul Kültür Üniversitesi 'nde 3 Nisan Çarşamba günü gerçekleşen ‘Den Önce Mimarlık Öğrenci Yarışmaları Paneli'nde mimarlık öğrenci yarışmaları tartışıldı. İKÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nde düzenlenen "Mimarlık Konuşmaları" kapsamında yapılan panelin ardından Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) ve Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı işbirliğiyle, Serra ana sponsorluğunda gerçekleşen Archiprix 2012 Mimarlık Öğrencileri Bitirme Projesi Ulusal Yarışması Ödülleri Sergisi'nin de açılışı yapıldı.
Moderatörlüğünü Prof. Dr. Ayhan Usta'nın yaptığı panele, kendi öğrencilik dönemlerinde yarışmalara katılmış ve derece kazanmış mimarlardan Ömer Selçuk Baz, Hakan Demirel, Dicle Hökenek, Sait Ali Köknar ve Kadir Uyanık konuşmacı olarak katıldı.
Panelin açılış konuşmasını yapan İKÜ Mimarlık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Neslihan Dostoğlu; "Ödül kelimesi, sözlükte, bir başarı karşılığında verilen armağan, mükafat olarak tanımlanmaktadır. Bu tanım zaman içinde emeğe katkı, birikime saygı, manevi ve maddi değer verme anlamlarını da içermiştir. Ödüller bir disiplinin gelişmesinde önemli bir rol üstlenmektedir. Hem yeni yeteneklerin ve o disipline önemli katkıda bulunmuş olanların geniş kesimler tarafından tanınmasını sağlamakta, hem de kamuoyunun ilgisini o disiplindeki gelişmelere çekmektedir" dedi.
Dostoğlu'nun ardından söz alan Prof. Dr. Ayhan Usta ise, son dönemlerde lisans öğrencilerinin yarışmalara katılım ve isteklerinde azalma gördüklerine ilişkin saptamasını paylaştı ve panele davet ettikleri, meslek yaşamlarının başında yarışmalardan ödüller kazanmış mimarlardan, bu yarışmaların kendi meslek yaşamlarına ne gibi katkılar sağladığını aktarmalarını; yarışma sürecinde edindikleri deneyimleri izleyicilerle paylaşmalarını istedi.
Panelistlerden Sait Ali Köknar, "Ben öğrenci yarışmalarına eleştirel bir bakış getirmek istiyorum. Özellikle son yıllarda ödül kazananlar projelere baktığımızda daha çok piyasa beklentilerini karşılayan projeleri görüyoruz. Buna karşın örneğin New York'taki High Line projesi öğrenci yarışmasına girse, belki de çok fazla kavramsal bulunarak elenecektir" diyerek, "Mimarlık mesleğinde teorinin ve pratiğin bir arada harmanlanması gerektiğini öğrenci yarışma projelerinde hissettirmemiz gerekiyor. Bu nedenle, entelektüel mimarlık camiasının tüm renklerini içeren jüriler oluşturmalıyız" görüşünü paylaştı.
İzleyicilere, "Öğrencilik hayatımız boyunca yaptığımız projeler orada kalıyor mu, yoksa mesleki geleceğimizi şekillendiriyor mu?" sorusunu yönelten Ömer Selçuk Baz, kendi sorusunu; "Ben öğrencilik yaşamımla profesyonel kariyer sürecim arasında keskin bir ayrım olmadığını düşünüyorum. Ödül kazandığım öğrenci projesi ileride mimar olarak katıldığım başka bir yarışmayı kazanmamda bana önemli bir deneyim sağladı" şeklinde yanıtladı.
Hakan Demirel, "Yarışmalar kendimi tanımama ve güvenmeme yardımcı oldu. Bana, başkasının yanında çalışmak yerine, kendi ofisimi açmam gerektiğini öğretti" derken Kadir Uyanık da, "Yarışma sürecini yaşamak kazanmaktan daha öğretici; mimarın kendini geliştirmesi için önemli" dedi.
Dicle Hökenek ise, "Mesleki deneyiminizde yalnız yarışma süreci değil, yarışma ve sonrası yapılan kolokyumlardan öğrendiklerimiz bir araya geldiğinde bir bütün oluşturuyor. Bu anlamda yarışmaları mesleki yaşamımızı şekillendiren, iten bir güç olarak tanımlıyorum" şeklinde konuştu.
Panelin ardından açılan Archiprix 2012 Mimarlık Öğrencileri Bitirme Projesi Ulusal Yarışması Ödülleri Sergisi, 30 Nisan'a dek İKÜ Mimarlık Fakültesi binasında görülebilir.