Modern Sanat Müzesi Değil, Deposu!

E. Seda KAYIM / 25 Kasım 2008


Sanat eserlerini bir araya toplayarak gösterime sunmak için büyük çabalar gösterilmesi, müzeler ve galerilerin mimari özelliklerine üzerine bu denli kafa yorulmasında garipsenecek bir şey elbette yok. Artık onları depolamak için de aynı miktarda gayret gösterilmemesi ise yadsınabilecek. Çünkü Oppenheim Architecture, sanat koleksiyonerinin rüyasını gerçekleştirip tüm yeteneklerini kullandığı bir ‘sanat deposu' tasarladı. Böylece sanata sırt üstü de yüz üstü de hak ettiği saygının gösterilebileceğini kanıtladı.



İsviçre ve Miami merkezli Oppenheim Architecture+Design tarafından Artemundi & Company işbirliği ile şık Wynwood Tasarım Bölgesi'nde konumlanmak üzere tasarlanan depo yapısı – veya Amerikan sanat çevrelerinin tercih ettiği tabiriyle ‘Mahzen' (The Vault) – sanat ürünlerinde koruma ve idarenin önemini vurguluyor. İsviçre Port-Franc'taki Rodolphe Haller, New York'taki Day & Meyer, Londra ve Paris'in Cadogan-Tate'i ve Madrid SIT gibi çok şöhretli antrepolar üzerine uzmanlaşmış Javier Lumbreras'ın yapının danışmanlığını yürütmesi de ayrıca manidar gözüküyor: "Sanat koleksiyonları ve diğer kıymetli eşyaların yarattığı yükü dengelemekten çok, onları kucaklamak ve tasfiye etmekle ilgileniyoruz."



11 katlı ve 13 bin metrekare büyüklüğünde toplam alana sahip olan ‘Mahzen'in kendisi bir açık hava enstalasyonu özelliği taşıyor: Yapının dış cephesinde kullanılan döner panellerde sürekli olarak yeni nesil yetenekli sanatçılardan işlere yer verilecek. Kabuğu boş bir kanvasa benzeten Oppenheim Architecture kurucusu Chad Oppenheim "İçinde konumlanan sanat gibi, Mahzen'in cephesi de kamuyu bir diyaloga davet edecek ve onunla iletişime geçen, karşılaşan herkesin yaşamını zenginleştiren sosyal bir mimarlık ürünü olacak" diyor.

 

Koleksiyon ve koleksiyonere özel servis ve hizmetlerin sunulacağı ‘Mahzen'de son teknolojileri bir araya getiren bir eser koruma laboratuarı, lojistik destekler ile finans ve sigorta hizmetlerini buluşturan yönetim fasiliteleri ile her kullanıcıya özel sergileme alanları bulunacak.

Bu alternatif ve hatta ‘creme de la creme' işlevli yapı, 4 -7 Aralık'ta gerçekleştirilecek Art Basel Miami Beach etkinliği sırasında Lumbreras ve Oppenheim tarafından görücüye çıkacak. "Sanatı Koruma Sanatı" alt başlığı yakıştırılabilecek ‘Mahzen'in ise 2010 başlarında kullanıma açılması planlanıyor.

Bu haber dezeen Architecture Magazine'den derlenmiştir.
İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :