Yeşili Unutun; Önemli Olan Şeffaflık!

mimarizm.com / 15 Nisan 2014


Tasarımın Yeşil Zirvesi EKODesign Konferansı, "şeffaflık" teması ile 15 Nisan 2014 Salı günü Yapı-Endüstri Merkezi'nde gerçekleştirildi. Bu yıl 7.'si düzenlenen konferansta, "şeffaflık" kavramı çevresel, ekonomik ve toplumsal boyutları ile ele alındı.


EKODesign Konferansı'nın ilk oturumu, YEM Stratejik Pazarlama ve İş Geliştirme Koordinatörü Banu Uçak'ın açılış konuşmasıyla başladı. Uçak'ın moderatörlüğünü yürüttüğü oturuma; Seferihisar Belediyesi CittaSlow Proje Sorumlusu ve CittaSlow Türkiye Teknik Koordinatörü Bülent Köstem, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Ekolojik Kent Proje Sorumlusu Seda Müftüoğlu, Kastamonu Ekokent Uygulaması Cide Çalışma Grubu ve Ekokent Platformu Başkanı Mihri Cihan Tuzcuoğlu konuşmacı olarak katıldı.

"Bu yıl EKODesign sahnesinden diyoruz ki; yeşili unutun! Yeşilden daha önemlisi; katılımcı, çoğulcu, paydaşların tanımlı olduğu şeffaf politikalarla üretilen kentler, mutlu paydaşlar, mutlu kentliler" diyen moderatör Uçak'ın ardından ilk sözü alan Seferihisar Belediyesi CittaSlow Proje Sorumlusu ve CittaSlow Türkiye Teknik Koordinatörü Bülent Köstem , CittaSlow kavramına açıklık getirdi. CittaSlow'un ‘yavaş şehir' anlamına geldiğini söyleyen Köstem, bu kavramı Seferihisar için ‘sakin şehir' olarak kullandıklarını belirtti. Köstem: "Seferihisar'da ilk olarak ‘yavaş şehir' olarak kullanmıştık ancak ‘zaten yavaşız, daha da mı yavaş olacağız' şeklinde tepkiler aldık insanlardan. Bundan dolayı ‘sakin şehri' kullanmaya başladık" dedi. CittaSlow'un aslında bir şehircilik değil bir yavaş hareketi olduğunu belirten Köstem; CittaSlow projelerinin 1986 yılında Slow Birliği'nin kurulmasıyla ortaya çıktığını belirtti. Seferihisar'da gerçekleştirdikleri projelerden bahseden Köstem, Türkiye'de CittaSlow projelerine sürdürülebilir kalkınma modeli olarak baktıklarını ifade etti ve kendi kimliği olan kentler yaratmanın önemine dikkat çekti. Köstem, Seferihasar'da, CittaSlow projesi kapsamında yerli tohum kullanımı için tohum takas şenlikleri düzenlediklerini, Can Yücel Tohum Merkezi'ni kurduklarını, okul bahçeleri kurup çocukları toprakla tanıştırdıklarını, yerel yemeklerini, zanaatlerini yaygınlaştırmaya çalıştıklarını, yenilenebilir enerji konusunda çalışmalara ağırlık verdiklerini, fotovoltaik enerji merkezi kuracaklarını belirtti.



Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Ekolojik Kent Proje Sorumlusu Seda Müftüoğlu , son 40 yıl içinde çok hızlı bir büyüme kaydeden Gaziantep'i sürdürülebilir kılmak için gerçekleştirdikleri projelerden bahsetti. Şehri sürdürülebilir kılmak için öncelikle bazı incelemeler yaptıklarını ve birtakım hedefler belirlediklerini ifade eden Müftüoğlu şunları aktardı: "Büyük bir organize sanayi bölgesi olan kentte enerji tüketimi konusunda insanları bilinçlendirmek gerektiğine karar verdik ve 2023 hedefleri arasına şunu ekledik; 2023 yılına kadar karbon ayakizini kişi başı %15 azaltalım. Yine aynı şekilde enerji tüketimini de %15 azaltalım dedik. Bu bağlamda birtakım uygulamalar yaptık. Örneğin; doğalgazla çalışan otobüsleri getirdik, bir raylı sistem kurduk, şehir çöplerinden elektrik üretiyoruz, kojenerasyon sistemimiz var, atık suların artım sistemlerini uyguladık. En önemli projemiz ise Ekolojik Kent Projesi. Ekolojik kenti kurarken sürdürülebilir kalkınma ve şehrin sağlıklı büyümesi anlamında sadece çevresel verileri değil bunun yanı sıra sosyal ve ekonomik verileri de göz önünde bulunduralım dedik. Ve önümüze bir hedef koyduk ya ekolojik bir şekilde genişleyecekti bu kadar hızlı büyüyen bu şehir ya da çevresel verileri göz ardı ederek büyüme gerçekleştirecektik. Biz ekolojiyi tercih ettik ve kendimize birtakım kent bileşenleri oluşturduk, vizyon belirledik".

Kastamonu Ekokent Uygulaması Cide Çalışma Grubu ve Ekokent Platformu Başkanı Mihri Cihan Tuzcuoğlu , Kastamonu'nun doğal yapısına ve kültürel özelliklerine vurgu yaptı ve Kastamonu Cide Ekolojik Yerleşilebilirlik Projesi'nden bahsetti. Tuzcuoğlu, Gazi Üniversitesi'nin yaptığı akademik çalışmanın ardından Cide'de eko-kent kurulmasına yönelik çalışmaların başladığını ifade etti. Karadeniz'in en uzun kıyı şeridine sahip olan Cide'nin saklı kalmış bir turizm ve kültür cenneti olduğuna vurgu yapan Tuzcuoğlu, "Cide, bozulmamış bir ekosisteme sahip. Birkaç değişiklikle Türkiye'nin ilk eko-kenti olabilecek bir ilçe burası" dedi. 


İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :