Geçmişten Bakan Yüzler

En az yüz yıldır sessizce bize bakıyorlar. Bu şehirde yüzyıldır yaşananları, insanların hüzünlerini ve neşelerini, kendilerini fazlaca hissettirmeden izliyorlar. Çoğumuz onları bırakın görmeyi, fark etmiyoruz bile. Defalarca önlerinden geçmemize, defalarca bulundukları noktaya bakmamıza rağmen görmüyoruz. 
          
Oysa İstanbul'un en işlek caddesindeler. İstiklal Caddesi üzerindeki pek çok binanın cephesini süsleyen "maskaronlar" o kadar çoklar ve güzeller ki, fotoğraflarını görünce çoğumuz onları bugüne kadar nasıl olup da fark etmediğimize şaşıracağız.

Doğan Hasol'un Ansiklopedik Mimarlık Sözlüğü 'nde, maskaron maddesinin karşılığında şunlar yazıyor;  

maskaron Fr. (mascaron) - Sütun başlıkları, kilittaşları, konsollar gibi öğeler üzerine konulan, ahşap, taş ya da metalden, insan ya da hayvan başı biçiminde, çoğu kez grotesk görünümlü kabartma süs.

Peki, kimi gerçek kimi masalsı insan yüzlerinin betimlendiği bu maskaronlar nasıl ortaya çıkmış olabilir? Bu konuda fikir yürütebilmek için 19. yüzyıla gitmemiz, o günlerin mimari atmosferine bakmamız gerekecek.