Planlamada ana çıkış noktası, çalışanların pozisyonları arasında mekân hiyerarşisi olmayan, modern ve vizyoner bir çehreye sahip, mekân içerisinde çalışan kişiyi olumlu olarak motive eden bir içmimari kurgu sağlamaktır.
İstanbul Metrocity İş Merkezi’nde yapılan proje çalışması, mimaristudio tarafından 2009 yılında Philip Morris Seyahat Perakende Satış Bürosu Astoria Residence içinde tamamlanan butik büronun güncel gereksinimlere yanıt vermemesi ve uluslararası ölçekte gelişen çalışma koşullarına uyumu açısından, yine mimaristudio tarafından gerçekleştirilmiştir. Projenin ilk adımı, yeni gereksinimlere uygun yeni bir lokasyon olmuştur. Bunun için projenin tasarım ekibi mimaristudio tarafından birkaç alternatif arasında, teknik altyapı ve gereksinimlere uygunluk olarak en ideal nokta seçilmiştir. Planlamada ana çıkış noktası, çalışanların pozisyonları arasında mekân hiyerarşisi olmayan, modern ve vizyoner bir yüze sahip, mekân içerisinde çalışan kişiyi olumlu olarak motive eden bir içmimari kurgu sağlamaktır. Çalışan personelin şirket içi pozisyonundan çok şirket içi gereksinimlerin ön planda tutulduğu bu yaklaşım ile, güncel ve gelecek gereksinimlere yanıt veren, şirket performans ve dinamizmini öne çıkaran, modern, net ancak tasarım çizgisi olarak kurumsal bir proje ortaya konulmuştur. Sade ancak şık mekânlar düşünülen projede büro, giriş holünün açıldığı bir fuaye alanı ve bu alandan çıkan iki ana dolaşım hattı üzerine planlanmıştır. Büroya ilk girildiğinde doğal taş ve mobilyadan özel olarak üretilmiş bir banko sizi karşılamaktadır.
Bankonun yönlendirdiği ilk mekân fuaye alanıdır. Bekleme ve dinlenme dışında aynı zamanda bir toplantı alanı olarak tasarlanan bu alanı büronun ana damarı olarak nitelendirebiliriz. Mekân bu anlamda kullanılan malzeme, renk, servis olanağı ve aydınlatma konsepti ile büro içinde çalışan ve gelen misafirlerin rahatlıkla kullanabileceği ve yaşanabilir bir alan olarak tasarlanmıştır. Fuaye alanından başlayan ve genel hacmin üçgen geometrisi nedeniyle arka servis çıkışında birleşen iki ayrı koridor, büroyu üç ayrı bölgeye ayırmaktadır. İki kol cephe ile doğrudan ilişkide olup, ortada kalan alan ise bir çalışma adası niteliğindedir. Özellikle tasarımda bu orta ada, gerek renk, gerek malzeme, gerekse planlama olarak büronun çekirdeği konumundadır. Çalışma alanları içindeki tek renk vurgusu, grup çalışma alanlarını da içinde bulunduran bu alanda da görülmektedir. Aynı zamanda belirli noktalarda aydınlatma armatürüne dönüşen ve bu çalışma kapsülünü düzensiz boşluklar ile çevreleyen dikmeler, alanın vurgusunu güçlendirmektedir. Büro genelinde, iki ayrı cepheye bakan, iki farklı toplantı odası düşünülmüştür. Bunlardan bir tanesi 22 kişi kapasiteli genel bir toplantı odası, öteki ise video konferans olanağı da sağlayan 12 kişilik bir toplantı alanıdır. Büyük toplantı odasında malzeme ve dokularda daha yumuşak tonlar kullanılırken, ötekinde iddialı renk ve malzemeler tercih edilmiştir. Özellikle küçük toplantı odasındaki bütün duvar elemanları ve toplantı masası konseptin bütünlüğü açısından mimaristudio tarafından özel olarak tasarlanmış ve yaptırılmıştır.
Bağımsız çalışma birimleri ile grup çalışma alanları belirli bir tasarım ölçütü ile ele alınırken direktör odası bu odalardan farklılaştırılmıştır. Mekân, çalışma ve toplantı olarak iki bölüme ayrılmış ve mekân içi ince yapı malzeme seçimlerinde bu ayırım özellikle vurgulanmıştır. Her bağımsız birimde olduğu gibi bu odada da bağımsız bir toplantı köşesi yer alırken, hareketli mobilyalar dışında bütün ahşap uygulamaları kullanıcıya özel olarak tasarlanmış ve üretilmiştir. Büyük toplantı odası dışında büro genelinde, kullanıcının talebi ile karo halı kullanılmamıştır. Ana giriş ve dolaşım alanlarında özel kesim granit seramik, küçük toplantı odasında lamine parke kullanılırken, çalışma alanlarında karo PVC zemin kaplama malzemesi tercih edilmiştir. Büro genelinde bütün mobilya işleri, mekânın konsepti ve gereksinimlerine göre mimaristudio tarafından özel olarak tasarlanmış ve projelendirilmiştir. Bunun yanında hareketli büro mobilyaları kapsamında çalışma gruplarının dışında kalan tamamlayıcı ürünlerde farklı markaların, farklı çizgide ve projenin konseptini tamamlayan ürünleri tercih edilmiştir. Çalışma birimlerinin iki ana koridora bakan cephelerinin etüdleri yapılırken, bu cephelerin doluluk ve boşluk dengelerine dikkat edilmiştir.
Dolu yüzeylerin koridora bakan yüzlerinde Future-ist ve mimaristudio ortak çalışması ile hazırlanmış görsel çalışmalar, İstanbul’dan farklı karelerin, sıra dışı yorumları şeklinde göze çarpmaktadır. Çalışma mekânlarının ortak sorunu olan akustik ve ses yalıtımı konusu proje aşamasında özellikle irdelenmiştir. Bu çerçevede bütün bölme duvarlar, zemin ve tavan bağlantı noktalarından boşluksuz, ses yalıtımlı, farklı katmanlardan oluşan duvar panelleri olarak tasarlanmış ve uygulanmıştır. Büronun genelinde tercih edilen ve tasarım grubunun son yıllarda yaptığı çalışmaların çoğunda öne çıkan koyu tonlar, bu tasarım çalışmasında da duvar ve zemin kaplamalarının yanısıra cam bölme sistemleri ve aydınlatma armatürlerinde de bir bütünlük içinde kullanılmıştır. Büronun tamamında aydınlatma tasarımı aşamasında Dark Aydınlatma’nın profesyonel desteği alınmıştır. Tasarım konseptine ve mekânların kullanım amaçlarına uygun, mekâna özel planlamalar yapılmıştır. Bütün alanların bağımsız aydınlık düzeyleri hesaplanmış ve kritik alanlara müdahale edilmiştir.
*Bu proje YAPI Dergisi'nin 383. sayısında yayımlanmıştır.