I-AM, Casa Foscolo projesiyle Asmalımescit’in tarihi ve kültürel mirasını modern mimari ile buluşturarak, ziyaretçilere çok yönlü bir deneyim sunmayı hedeflemiş.
Casa Foscolo, 19. yüzyıldan bu yana varlığını korumuş olan tarihi bir yapının restorasyon, mimari, yeniden işlevlendirme, iç mimari ve markalama çalışmalarını kapsayan çok yönlü bir tasarım projesidir. İstanbul’un kültürel mirasının önemli bir parçası olarak öne çıkan ve bulunduğu Asmalımescit bölgesinin çok katmanlı tarihi ve kozmopolit yapısına sadık kalarak yeniden işlevlendirilen yapı, otel işlevinin yanı sıra kamuya açık bir buluşma noktası niteliğindeki sanat galerisi ve kafe işlevlerini barındırıyor.
Dış görünüş
Beyoğlu, farklı etnik kökenlerden insanların kendi kültürleriyle bir arada yaşayabildiği, birbirlerini etkileyerek kaynaştığı ve böylece daha bütünleşik bir toplumsal yaşamın oluştuğu bir yerdir. Beyoğlu’nun kalbinde yer alan tarihi bir yapı olan Casa Foscolo, yalnızca kapsamlı bir restorasyon değil, kültürel önemini koruyarak modern bir yeniden yorumlamayı da gerektiriyordu. Bu bağlamdan doğan tasarım problemi, binanın katmanlı geçmişini modern bir yaklaşımla bütünleştirerek misafirlere, yerel halka ve ziyaretçilere hitap edecek bir mekan yaratmak ve Beyoğlu’nun benzersiz kültürel özünü yansıtırken çağdaş ve ilham verici bir deneyim oluşturmaktı. Bir iade-i itibar projesi olan tasarımda onu yaşayan bir kültür merkezi haline dönüştürmeyi, tarihi dokusunu koruyup çağdaş unsurları entegre ederek, yalnızca bir butik otel değil; yerel halk, ziyaretçiler ve sanatçılar için canlı bir buluşma noktası olarak hizmet verecek ilham verici bir alan oluşturmak hedeflendi.
Lobiden görünüm
Önceden Çubukçu Han olarak bilinen ve MV Holding'in kültür-sanat alanındaki girişimleri doğrultusunda, sanatın, kültürün ve topluluğun bir araya geldiği bir alan yaratma amacıyla dönüştürülen beş katlı yapıda toplamda 25 oda, butik otel hizmetini destekleyen servis alanları, teras, sergi alanı ve kafe mekanları bulunmaktadır. Yapının restorasyonunda orijinal yapının özgün karakteri korunurken, modern ihtiyaçlara cevap verecek eklentiler ile yeniden düzenlenmiştir.
Minoa Kitabevi&lobiden görünümler
Casa Foscolo'nun biri lobi ve kafe alanına, diğeri ise sergi ve atölye alanına açılan iki girişi bulunur. Lobi alanında yer alan kırmızı kemerler, binanın tarihine göndermede bulunurken aynı zamanda cesur, heykelsi ve çağdaş bir mimari yaklaşımı öne çıkarmak için tasarlandı. Yapının tasarımına paralel olarak, markanın kimliği de Beyoğlu’nun ikonik buluşma noktalarından “Dört Yol Bölgesi”nden ilham alarak, geçmiş ile bugünün, gelenek ile modernliğin buluştuğu bir kesişim noktası olarak şekillendirildi. Bu tasarım dili; logo, zeminler, aydınlatma elemanları ve bina yönlendirmeleri gibi pek çok farklı alanda mekânın ayrılmaz bir parçası olarak uygulandı. Kesişen çizgiler ve dokulu katmanlarla derinlik kazanan bu marka kimliği, binaya keşif duygusu katarken, ziyaretçilerine Beyoğlu’nun zengin tarihini çağdaş ve davetkar bir yaklaşımla sunar.
Sergi alanı
Casa Foscolo projesinde, tarihi yapı ile modern estetik arasındaki denge kurarak, ziyaretçilere çok yönlü bir deneyim sunmak hedeflendi. Yapının ortak alanları ışık ve gölge oyunları, yapının geçmişine referans veren illüstrasyonlar, kalem işleri ve sanat eserleri ile zenginleştirilerek, ziyaretçilerin mekanda keşfe çıkmasını sağlayan dinamik bir anlatı yaratıldı. Odaların tasarımında ise doğal ışık ve sıcak tonlar ön planda tutularak mercan rengi dolaplar gibi canlı renklerle dengelendi. Bu odalar, minimalist mobilyalar ve çağdaş sanat eserleriyle tamamlanarak, sofistike ama rahat bir atmosfer oluşturuldu.
Odalardan görünümler
Yapının ana unsurlardan biri olan ve katları birbirine bağlayan merdiven kovasında da yapının özgün tuğla dokusu açığa çıkarılarak korundu. Yapının her bir detayı, ziyaretçilerin duyusal bir deneyim yaşaması için özenle tasarlandı; bu bağlamda, Asmalımescit'in kültürel derinliği mekanın her köşesinde hissedilmesi sağlandı.
Casa Foscolo, Asmalımescit’in tarihi ve kültürel mirasını modern mimari ile buluşturarak, ziyaretçilere çok yönlü bir deneyim sunmayı hedefleyen bir projedir. Otelin mimarisi, iç mekan tasarımı ve işlevsel alanlarıyla, yalnızca bir konaklama alanı olmanın ötesine geçerek, hem sanatseverler hem de yerel topluluklar için ilham verici bir etkileşim mekan yaratıyor.
Tip Oda Kat Planı
Giriş Kat Planı