rggA Mimarlık

mimarizm.com / 18 Nisan 2025
Mimarlık üzerine araştırmak, düşünmek, üretmek, katılımcı ve eleştirel bir tasarım ortamı oluşturmak adına R. Güneş Gökçek tarafından kurulan rggA Mimarlık Çat Kapı'da.

rggA Mimarlık, mimari üzerine araştırmak, düşünmek, üretmek, katılımcı ve eleştirel bir tasarım ortamı oluşturmak için 2014 yılında R. Güneş Gökçek tarafından Ankara’da kuruldu. Büyük ölçekli kentsel projelerden, tek konut ölçeğine kadar çeşitli büyüklükteki ve konudaki projelerin çalışıldığı ofis, özellikle üniversite kampüsleri, oteller ve konutlar konusunda uzmanlaştı.

Mimari felsefelerini, işlevsel, estetik ve sağlam bir yapı yapmanın ötesinde, çok karmaşık etkenler içinde çözümlenmesi gereken bir problem ve bir tür kültür ifadesi olarak gördüklerini belirten R. Güneş Gökçek, doğru organizasyonun ve iş birliğinin projelerinde başarı getirdiğini vurguluyor.

10. yılında rggA Mimarlık "Daha güzel bir dünya için iyi mimari" sloganıyla üretimlerine devam ediyor. 

Sizi tanıyarak başlayalım, kendinizden bahseder misiniz?

Merhaba. Öncelikle nazik ziyaretiniz için çok teşekkür ederim. Ben Konya doğumluyum. Ancak üniversite yıllarına kadar Ankara'da yaşadım. Yapılı çevreye merakım erken yaşlarda başladı. Çevremdeki mimar büyüklerimin de yönlendirmesi ile 1997 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nde formel eğitimime başladım.

Yıldız Teknik Mimarlık Bölümü’nden mezunsunuz. Nasıl bir eğitim ve öğrencilik dönemi geçirdiniz? Bugüne katkıları neler oldu?

O dönemde Türkiye genelinde yalnızca 13 mimarlık bölümü vardı, bugün ise bu sayı 130’un üzerine çıktı. Geriye dönüp baktığımda, oldukça şanslı bir eğitim süreci geçirdiğimi düşünüyorum. Farklı kuşakların önemli temsilcileriyle aynı çatı altında buluşma fırsatı yakaladık. Türk modernizminin ikinci kuşağını temsil eden Gazanfer Beken, Maruf Önal, Radi Birol gibi değerli isimlerle çalışma imkânım oldu. Bunun yanı sıra; Han Tümertekin, Nevzat Sayın ve İhsan Bilgin gibi önemli mimarların bulunduğu bir akademik ortamın parçasıydık. Mimarlık tarihi ve eleştirisi derslerini Uğur Tanyeli gibi alanında yetkin bir isimden alma şansını yakaladık. Eğitimimiz oldukça çok yönlüydü; her kürsüde, farklı uzmanlık alanlarında en yetkin isimlerle çalıştık. Mimarlık eğitimine duyduğum ilgi ve tutkuyla oldukça yoğun, aynı zamanda keyifli bir öğrencilik dönemi geçirdim. Bugün baktığımda, edindiğim bakış açısının ve mesleki yaklaşımımın temellerinin bu eğitim sürecinde şekillendiğini ve geliştiğini net bir şekilde görebiliyorum.

Ofis öncesinde nerelerde deneyiminiz oldu? Sonrasında da kendi ofisinizi kurma fikri nasıl gelişti, hangi düşünceler itici güç oldu? 

Okul stajımı Ankara'da o dönemdeki adıyla Dalokay-Güzer Mimarlık'ta Celal Abdi Güzer ile yapmıştım. Mezun olunca da ilk çalıştığım ofis Abdi Güzer'in ofisi oldu. Daha sonra Kolektif Mimarlık ve GMW ortak çalışmalarında yer aldıktan sonra, 2006 yılında yine Abdi Hoca'nın davetiyle YPU grubuna katıldım. 2010 yılına kadar Proje Yöneticisi olarak çalıştıktan sonra, Mimari Grup’tan sorumlu Yönetici Ortak oldum. 2014 yılına kadar çeşitli coğrafyalarda proje müellifi olarak, uluslararası mimarlarla ve danışmanlarla projeler tasarlama fırsatı buldum. YPU’daki ortaklık sürecimde, genişleyen kadro (o dönemde sekseni mimar, üç yüzün üzerinde teknik kadro) ve büyüyen proje ölçekleriyle, proje yönetiminin daha ön planda olduğu bir ortama evrildik. Bu süreçte, mimariyi tekrar merkeze oturtabileceğim bir organizasyon oluşturma hayalim giderek güçlendi. Bu sebeple, 2014 yılında, mimarlık üzerine derinlemesine araştırmak, düşünmek, üretmek ve katılımcı, eleştirel bir tasarım ortamı oluşturmak için Ankara’da rggA Mimarlık’ı kurdum.

rggA Mimarlık nasıl bir mimarlık anlayışına sahip? Biraz yapısından, tasarım yaklaşımınızın hangi düşüncelerle şekillendiğinden bahseder misiniz?

rggA Mimarlık’ı kurarken temel motivasyonumuz, mimarlığı sadece bir tasarım pratiği olarak değil, aynı zamanda bir düşünme, araştırma ve üretme alanı olarak ele almaktı. Mimari tasarım yaklaşımımız, işlevsellik, bağlam ve sadelik kavramlarını merkezine alırken, sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler geliştirmeyi amaçlıyor. Tasarladığımız projelerde, yapının bulunduğu çevreyle kurduğu ilişkiye, kullanıcı deneyimine ve uzun vadeli sürdürülebilirliğe öncelik veriyoruz.

Ankara merkezli ofisimiz, farklı ölçeklerde ve farklı kullanım senaryolarına sahip projeler üretmeye odaklanıyor. Karma kullanımlı yapılar, oteller ve konut projeleri başta olmak üzere, Ar-Ge merkezleri, kültürel yapılar ve üniversite kampüsleri gibi geniş bir yelpazede projeler geliştiriyoruz. Tasarım süreçlerimiz, yalnızca estetik ve işlevsellikle sınırlı kalmıyor; aynı zamanda, teknik çözümler ve saha yönetimi gibi uygulama süreçlerini de kapsayacak şekilde bütüncül bir yaklaşımla ele alınıyor.

Tasarım anlayışımız, paydaş entegrasyonunu merkeze alan katılımcı bir metodolojiye dayanıyor. Müşteriler, kullanıcılar, mühendisler ve yüklenicilerle sürekli iletişim ve iş birliği içinde çalışarak, projenin her aşamasında kalite ve işlevselliği sağlamaya özen gösteriyoruz. Deneyimli mimarlar ve mühendislerden oluşan ekibimizle, projeleri hedeflenen maliyet ve sürede hayata geçirecek şekilde çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu süreçte tasarımın, yalnızca bir mekân üretimi değil, aynı zamanda yaşanabilir, sürdürülebilir ve kullanıcı odaklı çözümler geliştirmek anlamına geldiğine inanıyoruz.

Ofisteki yapılanma nasıl; proje bazlı bir görev dağılımı mı var? Ekibiniz kaç kişilik? 

Geçtiğimiz 10 yıl içinde ofis yapımız, ekip büyüklüğümüze bağlı olarak farklı çalışma modellerine evrildi. Daha geniş bir kadroya sahip olduğumuz dönemlerde, projeleri alt ekiplere paylaştırarak ilerliyorduk. Ancak şu anda 12 kişilik bir ekibiz ve proje bazlı bir dağılımdan ziyade, proje aşamalarına göre iş yükünü paylaştığımız bir süreç yönetimi benimsiyoruz.

Her projede öncelikle, sürecin koordinasyonunu üstlenecek bir proje sorumlusu belirliyoruz. Ardından, projenin ilerleyen aşamalarında diğer ekip arkadaşlarımız, ihtiyaçlara göre üretim sürecine dahil oluyor. Bu esnek ve aşamalı yaklaşım, hem iş akışını daha verimli hale getiriyor hem de ekip içindeki iletişimi güçlendirerek projelerin bütüncül bir anlayışla ilerlemesini sağlıyor.


rggA Mimarlık
Projeler/Haberler
Künye
Ofis Adı:
rggA Mimarlık
Sahibi:
R. Güneş Gökçek
Web:
Etiketler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :