İstanbul lezzet haritasının yeni koordinatı Dem Karaköy, kış aylarında sakin ve sıcak bir uğrak arayanları farklı bir çay deneyimine davet ediyor.
İstanbul lezzet haritasının yeni koordinatı Dem Karaköy, kış aylarında sakin ve sıcak bir uğrak arayanları farklı bir çay deneyimine davet ediyor.
Osmanlı döneminde otel olarak kullanılan tarihi bir yapıyı yenileyerek çay evine dönüştüren Eylül Görmüş ve Ömer Çağatay, etrafta başka alternatifler olsa da hayallerindeki mekâna uyan pencere detayları nedeniyle burayı tercih ediyor. Merakın ve tutkunun ateşlediği fitille kendilerini bu serüvenin içinde bulan ikili, ‘proje aşamasında' olarak tarifledikleri çay konusunu öğrenmeye devam ediyor.
Premium çay artık şehirli!
Türkiye'de en çok tüketilen içecek olan çaya yeni tatlar katıp, tüketiciyi çayın işlevleri hakkında bilinçlendirmek amacını taşıyan Dem, çayın çağrıştırdığı tüm iyi duyguları (huzur, sıcaklık, neşe, ev, ocak) yansıtacak şekilde tasarlandı. Londra'daki eğitimi sırasında arkadaşlarıyla favori buluşma mekanlarının ‘tea house'lar olduğunu söyleyen Ömer Çağatay, adı gibi ‘ev' sıcaklığında bir mekân yaratmak üzere MArS Mimarlar'ın kapısını çaldıklarını belirtiyor: "Mesafeli bir ortam yerine, evi çağrıştıran bir mekan yaratmak istedik. Premium çayları bugüne kadar ancak beş yıldızlı otellerde bulabiliyorduk. Dem ile bu buluşmayı şehir seviyesine indirdik."
Tavşan kanına 'taze kan'
Her derde deva çay, soğuk algınlığı, sindirim zorluğu gibi rahatsızlıkların yanı sıra cilt yenileme, zayıflama gibi estetik amaçlara da hizmet ediyor. Son yıllarda endüstriyel çaylardaki çeşitlenmeyle birlikte kimi bitkilere daha aşina olduk. Ama Türkiye'de siyah çayın egemenliğini egale etmek her bitkinin harcı değil! Mücadeleye Karaköy'den katılan Dem, dünyanın farklı noktalarından derlediği 60 çeşitlik çay mönüsü ile siyah çay ligine 3 yerli oyuncuyla katılırken, akraba çay ve bitkiler liginde de önemli bir fark yaratıyor.
Çeşitli markaların ürünlerini İstanbullu çayseverler ile buluşturan Dem, nane çayını Hindistan'daki özel bir tarladan temin ediyor. Çin, Japonya, Sri Lanka, Hindistan, Kenya, Güney Afrika gibi çay ülkelerinden özenle seçilen çaylar, doğal meyve ve çiçeklerle harmanlanarak özgün lezzetler elde ediliyor. Genç ortaklar henüz kendi çaylarını piyasaya sürmemiş olsa da Dem markasına hazırlık niteliğinde ‘house blend' denemelerine başlanmış…
"Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,
Namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer" - Can Yücel
Tercihinizi klasik siyah Türk çayından yana yaparsanız, 3 alternatifiniz var. İçimi daha yumuşak olan Tirebolu (Giresun) çayı, hasatın en güzel yapraklarından elde ediliyor. Halk arasında 'kaçak çay' olarak da anılan Diyarbakır çayı, koyu çay sevenlere hitap ediyor. Üçüncü seçenek ise, daha alışık olduğumuz bir tat sunan Hemşin Çayı...
Bana rengini söyle...
Çay bitkisinden elde edilen ürünler işlem görme durumuna göre en hamdan en işlenmişe doğru beyaz, yeşil, oolong ve siyah olarak sıralanıyor. Tütsülenmiş (füme) çay ve mayalandırılarak elde edilen pu-erh çayı ise siyah çayın farklı türleri...
Dem mönüsünde rengiyle dikkatleri üzerine toplayan kırmızı çay ise, Güney Afrika'nın güneybatısındaki platolarda yetişen Rooibos bitkisinden üretiliyor. Bu coğrafyanın milli çayı olan Rooibos'un vanilya, çikolata, çilek aromalı çeşitleri bulunuyor.
En çok sipariş edilenler:
Çikolatalı kırmızı çay
Hindistan cevizli siyah çay
Tütsülenmiş çay
Hangi çayı hangi saatte içmeli?
Kahvaltının en güzel eşlikçisi olan siyah çayı yanlış saatte tükettiğimizi biliyor muydunuz? İngilizlerin ‘beş çayı' nın ünü tesadüf değil. Çayın rengi koyulaştıkça ideal içim saati de ilerliyor. Yani, siyah çayı akşamleyin içenler, çay kültüründe bir puan öne geçiyor. Yumuşak bir aromaya sahip kırmızı çay, kafein içermediği için günün her saati tüketilebiliyor. Tütsülenmiş çay iddialı bir aromaya sahip olduğundan genellikle et yemeklerine iyi eşlik ediyor.
Dem'in ürün seçimindeki titizliği sunuma da yansıyor. Her çay kendi coğrafyasında tüketildiği şekliyle servis ediliyor; İngiliz çayı beyaz porselen demlik ve fincanlar ile, Çin çayı dökme demir demlik ve kulpsuz küçük seramik taslar ile, Fas çayı metal, üstü işlemeli demlik ve rengarenk oryantal esintili cam bardaklar ile… Güney Afrika menşeli kırmızı çay gibi rengini belli eden çaylar ise şeffaf demlik ve fincanlarda masaya geliyor.
Kışa özel harmanlar
Mönüde tarçın, karanfil, yıldız anason ve zencefil aromalarıyla dikkat çeken çaylar, sundukları özgün içim deneyiminin yanı sıra bağışıklığı güçlendirmeye de yardımcı oluyor.
Kış harmanları arasında, 37 numaralı siyah çay Soirée d'Hiver içerdiği narenciye kabukları, baharatlar ve kabuk tarçınla leziz bir tat sunarken, mönünün 39 numarası Christmas Tea, Noel gecesinin kokularını siyah çayla buluşturuyor.
Yeşil çaydan vazgeçmeyenler için sunulan 19 numaralı Christmas Scent karanfil, yıldız anason ve yoğun tarçın lezzetini, Japon usulü fermente edilen yeşil çayla bir araya getirerek lezzetli bir içim sunuyor. Bitki çayları arasında yer alan 49 numaralı Herbs & Ginger ise içindeki yoğun zencefil ve tane karabiber ile boğaz ağrısı çeken çayseverlerin imdadına yetişiyor.
Çayın yarenleri...
Çay yanı klasikleri olan börek çeşitleri, simit&peynir ve kurabiyelerin yer aldığı yiyecek mönüsünde, çaylar için özel hazırlanan hindistan cevizli Japon pudingi mizuno, pişmaniyeli armut tatlısı, panna cotta, matcha çaylı kek, Toblerone sufle, Bounty&çikolata kaplı kestane, damlasakızlı kek gibi tatlılar öne çıkıyor. Ayrıca mini hamburger, wrap çeşitleri ve paniniler gibi doyurucu atıştırmalıklar da servis ediliyor.
Haftanın yedi günü 10:00 - 22:00 saatleri arasında açık olan Dem, dileyenler için karton bardakta take-away hizmeti de sunuyor.