Bienale Özel "Tasarım ve Süreç Atölyeleri"
Tasarım Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, II. Uluslararası Tasarım Bienali'ne paralel olarak 5-6-7 Kasım tarihlerinde "Tasarım ve Süreç Atölyeleri" gerçekleştiriyor.
Tasarımı elde etme biçimleri değişiyor. Deneysellik bireyselliği tetikliyor ve DIY (Kendin Yap) kültürüne yeni bir bakış açısı getiriyor. Üretimde yeni alternatif arayışları, tasarımcıyı yapmaya, bozmaya, kırmaya yöneltiyor. Sonuç değil, sürece odaklı gelişen bu yaratma eylemi yeni bir çağın habercisi.
- Atölyeler İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral Kampüsü S-KD4 'te gerçekleşecektir.
- Her atölye için katılımcı sayısı 10 kişidir.
- Atölye katılımı ücretsizdir.
- Son başvuru tarihi 1 Kasım 2014'tür.
- Atölye başvuru formunu buradan doldurup, info@tasarimvakfi.org adresine gönderebilirsiniz.
Program:
5 Kasım Çarşamba, 10:00 – 17:00
Elektrörgü
Yürütücü:
Benay Gürsoy Toykoç, Mimar, Akademisyen
1986'da Ankara'da doğdu. İstanbul'da yaşıyor ve çalışıyor. Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü'nden mezun oldu (2007). Aynı üniversiteden Mimari Tasarım yüksek lisans derecesini aldı (2010) ve halen öğrencisi olduğu İTÜ Mimari Tasarım'da Bilişim Doktora Programı'na başladı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'nde tam zamanlı öğretim görevlisi olarak çalışan Toykoç'un akademik ve kişisel ilgi alanları hesaplamalı ve üretken tasarım yöntemleri, sayısal üretim teknolojileri, malzeme, tektonik ve tasarım sürecinin bilişsel çalışmalarını içeriyor. / pusurkusur.blogspot.com.tr
Beklenen katılımcı profili:
Temel düzeyde Photoshop bilgisi olan tasarım öğrencileri. Katılımcıların bilgisayarlarıyla gelmeleri zorunludur.
Atölye hakkında:
Atölyede katılımcılar, 1988 yılından kalma bir Brother KH-940 elektronik örgü makinesiyle tanışacaklar. Ana kartı sökülüp bilgisayara bağlanan ve bir nevi 3 boyutlu yazıcıya dönüşmüş olan makine, 200 piksele kadar her türlü bitmap imajı örebilmektedir. Örgü makinesi, atölye yürütücüsünün 2014 baharında Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'nde vermiş olduğu "Hacking: Materials and Production Methods" dersinde hacklenmiştir. Süreçle ilgili detaylı bilgi için tıklayınız.
Katılımcılar, atölyenin ilk gününde, hacklenmiş örgü makinesini bilgisayar ortamında tasarladıkları örüntüleri örmek için kullanacaklar. İletken özelliğe sahip yünlerin kullanılacağı atölyede üretilmiş olan örgü yüzeyler, atölyelerin ikinci gününde, Osman Koç yürütücülüğünde gerçekleşecek "Duyarlı Günlük Objeler ve Dokunsal Arayüz Atölyesi"nde dijital arayüzler haline getirilecek.
*
6 Kasım Perşembe, 10:00 – 17:00
[Make] Sense
1. Faz: Multi-Disipliner Etkileşimli Tasarım Üretimi Atölyesi
Yürütücü:
Salih Küçüktuna, Mimar, Akademisyen
Salih Küçüktuna, 2001 yılında Yıldız Teknik Üniveristesi Mimarlık Bölümünden mezun oldu. 1998-2004 yılları arasında GAD Mimarlık'ta Tasarımcı Mimar olarak çalıştı. 2005-2014 Yılları arasında UrasxDilekci Mimarlık'ta Ortak olarak çalıştıktan sonra 2014 yılında PIN | Project International Architecture Mimarlık Ofisini kurdu. Bilgi Üniversitesi Mimarlık Bölümü tasarım stüdyolarında konuk öğretim görevlisi olarak tasarım eğitimi vermektedir. / www.pin.web.tr
Beklenen katılımcı profili:
Temel düzeyde 3 boyutlu tasarım (CAD) yazılımı bilgisi olan tasarım öğrencileri. Katılımcıların bilgisayarlarıyla gelmeleri zorunludur.
Atölye hakkında:
Doğadaki nitelikleri, duyularımız yoluyla anlama becerisine sahibiz. Henüz tam çözümlenmemiş olsa da, bu becerimizi tasarım diline dönüştürüp geliştirmekte önemli safhalar kat ettik. Atölyede tasarım süresince kullanılacak materyaller kaktüs ve sukkulentler. Uygulanacak yoğun tasarım üretimi sürecinde, bu materyallerden referanslarla üretilecek prototipin 3 boyutlu yazıcı (3d printer) ile anlık üretilerek, örneğin kaktüse yeni bir yaşam alanı sağlamasını ve sonrasında Osman Koç ile devam eden atölyede etkileşimli tasarlanan nesne, materyalin kendisi ve insan arasında bir iletişim kurmak amaçlanmaktadır. Ayrıca, atölyenin bir başka amacı da bu sistematik tasarım düşünme / üretim metodu ve araçlarının(design thinking) tasarımda hangi alanları etkilediğini deneyimlemek, günümüzde ve gelecekte ise neye dönüşebileceği ile ilgili çok katmanlı deneysel bir öngörü oluşturabilmektir.
*
7 Kasım Cuma, 12:00 – 17:00
[Make] Sense
2. Faz Duyarlı Günlük Objeler ve Dokunsal Arayüz Atölyesi
Yürütücü:
Osman Koç, Mühendis, Sanatçı
Osman Koç, İstanbul menşeili mühendis/sanatçı olup, sahne sanatları ve enstalasyonlar için farklı fiziksel etkileşim metotları üzerine kişisel araştırmalarını sürdürmektedir. Sabancı Üniversitesinden 2008 yılında Elektronik Mühendisliği Lisans ve 2010 yılında Mekatronik Mühendisliği Yüksek Lisans derecelerini almıştır. 2014 yılında İskele47 isimli makerspace'in kurucu ortaklarından olup, endüstriyel ticari ve sanatsal uygulamalar için prototipler geliştirmenin yanı sıra, teknik danışmanlık ve çok ortaklı projelerde çalışmaktadır. / www.kocosman.com
Atölye hakkında:
Dijital dünya ile iletişim için kullandığımız fiziksel arayüzler kullanıcı deneyiminin temel taşıdır. Bu çalıştay kapsamında fiziksel objeleri dijital arayüzler haline çevirip, hem farklı fiziksel arayüz tasarımlarının dijital uygulamaların kullanımındaki etkisi deneyimlenecek, hem de günlük objeleri duyarlı hale getirirsek verebilecekleri tepkiler üzerine tasarımlar denenecektir.
*
7 Kasım Cuma, 10:00 – 12:00
Şarjsız mı kaldın?
Yürütücü:
Dr. Selçuk Artut, Akademisyen, Ses ve Etkileşim Tasarımcısı, Müzisyen
Selçuk Artut, lisans derecesini Koç Üniversitesi Matematik Bölümü'nden, yüksek lisansını Londra Middlesex Üniversitesi Ses Sanatları Bölümü'nden aldı. Doktorasını European Graduate School Medya İletişim Felsefesi üzerine tamamlamıştır. Akademisyen olarak Ses-Etkileşim Tasarımı ve Sanatı, Teknoloji, Kültür ve Sanat Felsefesi üzerine dersler vermektedir. 1998 yılından bu yana Replikas isimli müzik grubunda profesyonel müzik hayatına devam etmektedir. Yanısıra yoğun olarak İnsan ve Teknoloji ilişkisi temalı sanat eserleri üretmekte ve sergilemektedir. / www.selcukartut.com
Beklenen Katılımcı Profili:
Yaş Grubu: Elektronik aletlerin içini açmaktan çekinmeyecek cesarete sahip olan 3 yaşından büyük meraklı kişiler.
Önemli not: USB ile şarj edilebilen telefonları ve usb şarj kablolarının yanlarında olması gerekmektedir.
Atölye hakkında:
Mobil telefonların gün geçtikçe daha da akıllı olmalarına karşın kullandıkları pillerin hızla tükeniyor olması, bizleri sürekli kaygılandıran gündelik bir dert olarak karşımıza sıklıkla çıkıyor. Acaba basit bir yöntemle cep telefonlarımıza acil enerji üreten bir birim yapabilir miyiz? Enerji üretmeye dair pratik yöntemlerin araştırılacağı bu çalıştayın sonunda herkesin taşınabilir bir şarj "can simidi" olacak.
*
7 Kasım Cuma, 13:00 – 17:00
Kırılmış Oyuncaklar
Yürütücüler:
Y. Doç. Dr. Avşar Gürpınar, Mühendis, Akademisyen
Dr. Selçuk Artut, Akademisyen, Ses ve Etkileşim Tasarımcısı, Müzisyen
Avşar Gürpınar 1982'de İstanbul'da doğdu. İstanbul'da yaşıyor ve çalışıyor. Lisans öğrenimini İTÜ'de Elektrik Mühendisliği üzerine, yüksek lisans ve doktora öğrenimini aynı üniversitenin Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü'nde tamamladı. Değişim öğrencisi olarak HfK Bremen'de Digital Media programına katıldı. Doktora çalışmasında küreselleşmenin ürün tasarımı üzerindeki etkilerini inceledi. Sabancı Üniversitesi, Kadir Has Üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde sanat tarihi, çağdaş sanat, tasarım ve görsel iletişim konularında dersler verdi. Halen İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü'nde öğretim görevlisi olarak çalışıyor. Araştırmaları tasarım tarihi, küreselleşme ve kent çalışmaları üzerine odaklanıyor. / www.avsargurpinar.com
Atölye hakkında:
Nasreddin Hoca Komünist Manifesto'yu okusaydı, Recep İvedik bize Gerçeküstücülük'ten bahsetseydi nasıl hissederdik? Bu çalıştayda İstanbul'un hemen her yerinde rastlanan, ses çıkaran oyuncaklar kırılarak yeniden kurgulanacak. Şarkı söyleyen, konuşan, masal anlatan, dua eden oyuncakların ses devreleri çıkartılıp yeniden programlanacak ve içlerine yeni sesler yüklenecek. Katılımcıların karar verip kaydedeceği bu sesler politik konuşmalar, manifestolar, sanat kuramları veya ders metinleri olabileceği gibi katılımcıların kendilerinin oluşturduğu metinler de olabilecek. Bu şekilde normal şartlar altında farklı katmanlarda işleyen politik, sanatsal ve ideolojik söylemler kendi belirli çerçevelerinden çıkartılarak gündelik yaşam nesneleri seviyesinde yeniden üretilecek.