Tasarım Akışkanlığı: Katılımcı Teknolojiyle İnovasyon Her Yerde

mimarizm.com / 08 Şubat 2016
Manhattan için tasarladığı West 57th Street Tower (The Khaleesi) adlı gökdelen projesiyle son dönemde adından sıkça söz ettiren mimar Mark Foster Gage, Geberit'in konuğu olarak 2 Mart'ta YEM'de bir konferans verecek.

Sıhhi tesisat sektörünün lider firması Geberit, sürdürülebilirlik kapsamında Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) ile gerçekleştirdiği etkinliklere devam ediyor. ‘Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri’ temalı etkinlik dizisinin dördüncü konuğu, farklı disiplinlerdeki çalışmalarıyla dikkat çeken, dünyaca ünlü fütürist mimar Mark Foster Gage olacak.  

Geberit’in 2016 için belirlediği 'her yerde’ mottosu paralelinde mimarlık ve tasarım uygulamalarının geleceğini ve bu tür uygulamaların üreteceği devrim niteliğindeki buluşları anlatacak olan Mark Foster Gage, 2 Mart 2016 Çarşamba günü YEM’de mimarlar ve tasarımcılar ile buluşacak.


New York'a 'Game of Thrones kulesi'

Tasarımı teknoloji ve malzeme inovasyonuyla yeniden tanımlayan ünlü mimar-yazar Mark Foster Gage, Geberit’in davetlisi olarak İstanbul’a geliyor. Mimarlık ve tasarım denklemini biyoloji, moda ve müzik gibi farklı disiplinlerle birleştiren Gage, tüm dünyada yankı uyandıran West 57th Street Tower projesiyle son dönemde adından sıkça söz ettirdi. Manhattan için geliştirilen ve The Khaleesi adıyla da bilenen gökdelen projesi, Game of Thrones dizisinden esinlenerek tasarlandı.

“Günümüzde ‘yaratıcı’ insanlar kendilerini tek bir disiplinle sınırlamaktan kaçınıyor”

Intel Corporation, Lady Gaga, Google, Diesel, H&M, Samsung ve Vice Media gibi dünyaca ünlü isim ve markalara proje üreten Mark Foster Gage, mimarlığı her alanda uygulayan sıradışı bir isim. Günümüzde tüm disiplinlerin iç içe geçtiğini savunan Gage, “Müzik eskiden sadece ses sanatı olarak değer görürken artık nasıl göründüğünüzün de büyük bir önemi var. Bu noktada moda da devreye girmeye başladı. Pek çok müzisyen bu çizgide hareket ediyor. Kanye West – Adidas Yeezy işbirliği gibi... Günümüzde ‘yaratıcı’ diye addedilen insanlar kendilerini tek bir disiplinle sınırlamaktan özenle kaçınıyor ve disiplinler arası işbirliğine gitme yolunu tercih ediyor. Biz de bu akımı çok yakından takip ediyor ve bu yönde hizmet veriyoruz. Artık tek bir konuya birçok yönden bakıyoruz. Lady Gaga ve Nicola Formichetti ile birlikte yaptığımız çalışma buna çok iyi bir örnek.” diyor.

“Teknolojinin olmadığı bir mimarlık bizi mağara dönemi insanından çok da farklı kılmaz”

Mimar,akademisyen, yazar Mark Foster Gage, tasarımı teknoloji ve malzeme inovasyonu aracılığıyla yeniden tanımlama ve devrimsel nitelikte gelişmeleri kuramsallaştırma konusunda neslinin öncü isimleri arasında yer alıyor. Gage, farklı disiplinlerin günümüzde iç içe yer alması hakkında şunları söylüyor: “Artık birçok konu iç içe geçmiş durumda. Mimarlık ve teknolojiyi ele alırsak, bu iki disiplinin birbirinden o kadar da farklı olduğunu düşünmüyorum.  En basitinden, ağaç tomruklarının bir araya getirilerek istiflenme işlemi için bile bu iki disiplinden yardım alıyoruz. Bana göre teknolojinin olmadığı bir mimarlık bizi mağara dönemi insanından çok da farklı kılmaz.”

Dünya çapında birçok başarılı projeye imza atan Mark Foster Gage, teknoloji ilerledikçe fikirlerini daha kolay hayata geçirebildiğini belirtiyor. Şu ana kadar Intel için Singapur, Hong Kong, San Francisco, New York, Londra ve Paris’te altı interaktif pavyon serisi tasarlayan Foster; Coachella Müzik Festivali’nde de H&M markası için çok ilgi çeken bir pavyon projesi gerçekleştirdi.  

Takma adlar projelere yeni bir kimlik kazandırıyor

West 57th Street Tower adlı projesiyle New York’taki mevcut binalardan farklı bir formda, yeni bir çizgiye imza atmaya hazırlanan Gage, şehrin en uzun gökdeleni üzerinde çalışıyor. Gotik tarzı ile büyük ilgi gören gökdelen projesi, Game of Thrones dizisinin ünlü karakterlerinden ejderhaların annesi Khaleesi’ye benzetiliyor. Bu ismin aslında bir lakap olduğunu söyleyen Gage sözlerine şöyle devam ediyor; “Ofisteki insanlar Game of Thrones dizisinden esinlenerek üzerinde çalıştığımız bazı projelere diziden karakter isimleri vermeye başlamışlardı. Khaleesi de böyle bir esinlenme sonucu New York’taki gökdelen projemiz için ortaya atıldı. Bu ‘nickname’ (lakap) bizi projeyi kendi aramızda tartışırken uzun uzun tanım yapma derdinden kurtardı. Ayrıca bu tarz isimlendirmelerin projelere yeni bir kimlik kazandırdığını düşünüyorum”.

Yapı-Endüstri Merkezi’nde yapacağı "Tasarım Akışkanlığı" başlıklı konuşmasında teknolojinin, mimarlığın daha iyi işler yapmasına olanak sağlarken, kamusal alan kullanıcılarına çok daha güzel, cazip ve katılımcı yapılar oluşturacağını, inovasyonun “her yerde” olduğuna dikkat çekerek anlatacak. Gage, konuşmasının ardından merak edilen sorulara da yanıt verecek.

Program:
18:30 - 19:30  Kayıt ve Kokteyl
19:30 - 19:40  Cengiz Kazazoğlu / “Sürdürülebilir Büyüme ile Her Yerde”
19:40 - 20:30  Mark Foster Gage / “Tasarım Akışkanlığı: Katılımcı Teknoloji ile İnovasyon Her Yerde”
20:30 - 20:45  Soru - Cevap 

Konferans dili İngilizce’dir. Simültane çeviri olacaktır.

Ayrıntılı bilgi ve kayıt için tıklayınız.


Geçmiş Yıllardaki Konuşmacılar:

Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri #1
Farid Tabarki - Kentlerin Geleceği: Radikal Değişimler

Geberit Türkiye’nin sponsorluğunda 12 Şubat 2013 tarihinde Yapı- Endüstri Merkezi’nde (YEM) düzenlenen “Kentlerin Geleceği: Radikal Değişimler” konulu etkinlik mimar ve tasarımcıların yoğun katılımıyla gerçekleşti. Etkinlikte, Geberit’in yeni ürün grubu Monolith tanıtılarak, kentlerin geleceği hakkında konuşuldu. Yerel ve uluslararası ölçeklerde Zeitgeist üzerine projeler geliştiren Studio Zeitgesit’in kurucu direktörü Farid Tabarki, yaptığı sunumda kentlerin geçirdiği değişimi anlattı ve şehirlerin insan hayatlarında en önemli yerler haline geldiğini ifade etti. Kentlerin Geleceği: Radikal Değişimler etkinliği, Ayhan Sicimoğlu & Latin All Stars’ın sahne aldığı müzik şöleni ile son buldu.


Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri #2
Mitchell Joachim - Evinizi Yetiştirin!

Geberit, kendi icadı olan gömme rezervuarın 50. yılında mimar ve tasarımcıları bir araya getirecek önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Yapı-Endüstri Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğin konuğu, şehirlerde açık ağ ekolojisi üzerinden akıllı tasarımı teşvik etmeye yönelik projelere imza atan ve kâr amacı gütmeyen bir tasarım grubu olan Terreform ONE’ın kurucu eş başkanı Mitchell Joachim idi. 20 Şubat 2014’te Yapı-Endüstri Merkezi’nde gerçekleşen ‘Evinizi Yetiştirin’ etkinliği, Geberit Türkiye Genel Müdürü Cengiz Kazazoğlu’nun ‘İnovasyonla Geçen 140 Yıl’ konuşmasıyla başladı ve Mitchell Joachim‘in ’Evinizi Yetiştirin! Yakın Geleceğimiz için Ekolojik Kentsel Tasarımda Yeni Yönelimler’ konulu sunumu ile devam etti. Etkinlik Joachim'in ilham veren sunumunun ardından, Su Soley'in performansıyla son buldu.


Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri #3
Rachel Armstrong - Ekolojik Çağda Mimarlık için Yeni Gelecekler: Griyi Yeşille Buluşturmak

2100 yılında yıldızlararası uzay yolculuğunu hedefleyen “Persephone” projesi kapsamında Kapadokya’dan ilham alarak topraktan kentler planlayan ünlü tasarımcı Rachel Armstrong, Geberit’in davetlisi olarak İstanbul’a geldi. “Mimarlığı kimya ile buluşturan” Armstrong, 9 Haziran 2015 tarihinde Yapı-Endüstri Merkezi’nde “Ekolojik Çağda Mimarlık için Yeni Gelecekler: Griyi Yeşille Buluşturmak” etkinliğinde konuştu.


İlişkili Haberler
Etiketler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :