Akademiyi Kabuğundan Çıkaran Stüdyo: “The State of Design”

mimarizm.com / 13 Şubat 2017
Akademik çalışmayı kampüs dışındaki farklı topluluklarla ilişkilendirmek amacıyla, 3. İstanbul Tasarım Bienali paralelinde bomontiada'da gerçekleştirilen “The State of Design” tasarım stüdyosunda üretilen projeleri sizler için derledik...

İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü bünyesinde Güz 2016-2017 döneminde açılan “The State of Design” adlı tasarım stüdyosu, 3. İstanbul Tasarım Bienali Paralel Etkinlik Programı kapsamında, Frame Dergisi Akademik Programı işbirliği ile gerçekleştirildi.

The State of Design, akademik çalışmayı, kampüs dışındaki farklı topluluklar ile ilişkilendiren bir pratik oluşturmak üzerine kurgulandı. Öğrencileri kampüsün ötesinde, yaratıcı endüstrilerdeki yeni açılımları keşfetmeye ve bu açılımların bir parçası olmaya teşvik eden stüdyo dersi; katılımcılara farklı fırsatlar ile karşılaşma ve ilişki kurma olanağı sundu.

Stüdyo; değişen çalışma kültürünü, günümüz tasarımcısının yapma-etme biçimlerini yeniden düşünme fikrine odaklanan bir anlayışla, akademik ve profesyonel dinamikler çerçevesinde planlandı. Ders kapsamında, etkileşimli tasarım, sergi tasarımı, çok disiplinli üretim alanları konusunda çalışmalarını sürdüren profesyonellerin konuşmacı olarak katıldığı, 10 seminerden oluşan bir etkinlik dizisi gerçekleştirildi. bomontiada'daki ALT Sanat Mekanı’nda dönem boyunca gerçekleştirilen seminerler, jüriler ve stüdyo eleştirileri, öğrencileri profesyonellerle bir araya getirdi.

Seminer dizisine; 
- "Sergi tasarımı ve sergilemenin tarihi" başlığı ile Doç. Dr. Can Altay,
- "Sanat ve tasarımda yaratıcı düşünme ve kullanılan araçların evrimi" başlığı ile Osman Koç,
- "Fiziksel-dijital mecralar arasındaki bağlamlar" başlığı ile Candaş Şişman,
- "Karmaşık ağların yaratıcı kullanımı" başlığı ile Burak Arıkan,
- "İşbirliğinin gücü başlığı" ile Salih Küçüktuna ve Akif Yağız Saraçlar,
- "Yaşayan mekan olarak çalışma mekanı başlığı" ile Mehmet Kütükçüoğlu,
- "Çok disiplinli bir etkileşim ve yaratıcılık alanı kurmak" başlığı ile  Engin Ayaz
- "Atmosferler: Mekana yoğunlaşmak" başlığı ile çok disiplinli sanat insiyatifi Yoğunluk,
- "Disiplinler ötesi tasarım pratiği" başlığı ile Tuğçe Karataş moderatörlüğünde; Ahmet Alpat, Ömer Hacıömeroğlu, Semih Özdemir
- "Tasarım laboratuvarı kavramının sanat ve tasarımla ilişkisi" üzerine Prof. Jussi Parikka gibi alanlarında uzman isimler konuşmacı olarak katıldı.

Design For A Phygital World Part II

“The State of Design” öğrencileri öncelikle, Frame ve Istanbul-in-Between işbirliği ile 3. İstanbul Tasarım Bienali Paralel Etkinlik Programı kapsamında gerçekleştirilen “Design For A Phygital World Part II” panel dizisi için, Frame dergilerinin sergilendiği ve depolandığı, aynı zamanda çevresi ile etkileşim kuran 6 farklı ünite tasarımı üzerinde çalıştı. Bir etkinlik ya da sergi mekanının, ürün ve onu kullanacak kitle ile nasıl ilişki kurduğu ve mekanın 3. İstanbul Tasarım Bienali dinamikleri ile nasıl işlev kazandığını sorgulayan stüdyo; bu etkinliği oluşturan her kurum ve dinamiği inceleyerek gelişen bir ürünleştirme sürecinden geçti. 

Fiziksel ve dijital mecralar arasında köprü kurmayı öngören projeler, 26-27 Ekim 2016 tarihlerinde gerçekleşen panellerde yer alarak, panel konuşmacıları ve katılımcılar ile etkileşime giren bir kurgu sundu.

Stüdyo dersinde üretilen projeler ise şunlar:

Ephemera
Can Küçük, Güneş Arısoy, Kıvanç Sert, Selin Karcı

Ephemera

Ephemera, dijital dünyada bir dolabın patlatılmış görünümünün fiziksel dünyadaki karşılığını temsil ediyor. X, Y ve Z eksenlerinde birbirinden ayrışarak tekil parçalara dönüşen yüzeyler; yatayda, üzerlerindeki dergileri taşıyarak birer raf işlevi görüyor. Diğer yüzeylerde ise, yalnızca fener ışığıyla beliren, tasarım tarihinde farklı zaman dilimlerindeki dolap görünümlerine ait gizli desenler yer alıyor. Böylece kullanıcılar, fener kullanarak yüzeydeki desenleri aramaya teşvik ediliyor. 

Ürünün kurgusu, dijital ortamda render alma gibi üç boyutlu görselleştirme programlarının işleyişine oturuyor. Kullanıcı, çeşitli dolap olasılıklarına izin veren beyaz tanımsız yüzeylerle etkileşime girerek, belleğinde yer alan izlerle -anneannesinin evindeki dolap gibi- yeniden karşılaşıyor. 


Gather Like Pixels
İzel Demirhan, Zübeyde Gümüşer, Pelin Işlak

Dijital görsellerin en küçük birimi olan piksellerin fiziksel dünyadaki karşılığını; toplumun en temel birimi olan insan üzerinden ele alan proje ekibi; piksel kavramını farklı bağlamlarda inceledi. Toplumun en küçük birimi olan birey, toplumun taşıyıcısıdır ve her birey diğerine ihtiyaç duyar. Bir araya geldiklerinde ise toplum oluşur. Dijital görsellerin en küçük birimi olan piksel ise bilgi taşır ve ancak diğer piksellerle bir araya geldiğinde anlamlı bir görüntü oluşturur. Bir sistemin çalışması için tek kişinin yeterli olmadığı, başkalarına da ihtiyaç duyulduğu fikrinden yola çıkan ekip, üç kişinin bir araya gelmesi ile çalışan bir sergi sistemi tasarladı.

Gather Like Pixels

Ünitede yer alan şeffaf panelin her iki tarafında da tabletler bulunuyor. Ekranı açmak için tuş kilidini kaydırdığınızda “Şifreyi tek başına bulamazsın” yazısı ile karşılaşıyorsunuz. Aynı anda karşıdaki tabletin önüne biri geçtiğinde, depolama kısmının yan tarafında bulunan bir ekrandan şifre beliriyor. Ekranların önünden ayrıldığınızda şifre ekranı söndüğü için üçüncü bir kişiye ihtiyaç duyuluyor. Üçüncü kişi size şifreyi söylüyor ve bu sayede şifreyi girerek Frame dergisinin online versiyonuna erişiyorsunuz.


Shortcuts
Mine Güvenç, Berat Bayrampınar, Gizem Öztürk

Proje ekibinin amacı, bilgisayarda kullanılan kısayolları elle kontrol edilebilen bir mekanizmaya çevirerek kullanıcalara farklı bir deneyim yaşatmaktı. Ünitede kullanılan iskelet sistemi, Frame’in beş harfini simgeleyen beş farklı bölümden oluşuyor. Her bir bölümün ön kısmında sergilenen, arka kısmında ise depolanan dergiler yer alıyor. Ünitenin ilk bölmesindeki dijital ekranda yer alan Frame yazısı, ünite için belirlenen kısayolların kullanıcı tarafından manuel olarak deneyimlenmesi ile birlikte değişiyor.

Shortcuts

Ünitenin birinci bölmesinde, kullanıcı italik kısayolu manuel olarak uygulandığında ekrandaki Frame yazısı italik fonta dönüşüyor. Birbirinin içine geçen iki çerçeve ise “bold” komutunu simgeliyor. İçerisinde bir dergi bulunduran arka çerçeve öne çekildiğinde, ünitenin ön kısmındaki diğer çerçeve ile birleşerek “bold” komutunu gerçekleştirmiş oluyor.

Ünitenin dördüncü bölmesinde yer alan ve şeffaf renkli bir malzemeden oluşan akordeon şeklindeki mekanizma açılıp kapanarak “select all” komutunu yerine getiriyor. Ünitenin son bölmesinde iki parça daha bulunuyor. Bu paçalardan bir tanesi yatayda ilerleyen bir çubuk. Kullanıcı, ünitenin altında hareket edebilen bu çubuk ile tüm bölmelerin altından geçerek ‘select all’ kısayolunu bu şekilde de gerçekleştirmiş oluyor.


Till its gone
Elif Cansu Kayıkçı, Gülbüke Susaruğur, Nadir Mert Çetin, İlkem Sözbilir

Proje ekibinin çıkış noktası; ALT Sanat Mekanı’nın yer aldığı Bomonti’nin geçmişi ve geleceğini inceleyerek, bölgede 1900’lerde başlayan üretimin gün ve gün azalarak, tüketim alanlarının çoğalması durumuna karşı bir farkındalık oluşturabilmekti.

​Till its gone

Bomonti'deki kaybolan üretim atölyelerini haritalayarak, mahallenin geçmişten günümüze değişen yapısını göstermeyi ve geleceği hakkında fikir sahibi olmayı öngören proje doğrultusunda, bölgede üretime devam eden tekstil atölyelerinden edinilen farklı doku ve renklerdeki kumaşlar ile; geçmiş, bugün ve geleceği simgeleyen üç katmanlı bir sergileme ünitesi hazırlandı. Bu üç farklı katman üzerinde yer alan cepler ve bantlar; Bomonti haritası üzerindeki üretim döngüsünü anlatıyor. Ziyaretçilerin, tavana asılı ray sistemine yerleştirilen katmanlar aracılığıyla, üç farklı Bomonti haritası arasında gezinmesi sağlandı.

Bomonti’de yer alan atölyeler ile röportajlar yaparak proje sürecini belgeleyen ekip, bu videoları tabletler üzerinden seyircilere izlettirdi. Böylelikle konferansa gelen kitle, bomontiada ve çevresi hakkında da bilgi sahibi olmuş oldu.


Compagum
İkra Kılıç, Su Tius, Eilf Deniz Gülay, Deniz Gizem Gökçe

3. İstanbul Tasarım Bienali’nin temasına odaklanan ekip, insan bedeninin evrimini ele alarak, eklemlerin hareket alanlarını taklit eden bir sistem üzerine çalıştı.

Compagum

Eklemler sadece insanın bir parçası değil, robotların da bir parçası oldu. Eklem; insan yapısı ile insan elinden çıkan robotların ortak noktası olarak ele alınabilir. Bu ortak noktayı belirgin hale getirmek adına, beden yapısı ile yapay robot yapısını birleştirmek isteyen ekip, metal kol ve ayaklar yardımı ile bir sergileme ünitesi tasarladı. İnsan vücudunu ahşap prizmalar şeklinde soyutlayarak, insanın eklem dışındaki canlı parçalarına işaret eden bir sergileme ve depolama ünitesi tasarımı ortaya çıkardı.


Missed Behaviours
Ezgi Ataylan, Ezgi Büyüktuncel, Selin Işıldar

Projenin ana fikri, yeni teknolojilerin gelişmesiyle birlikte günlük hayatımızdan kaybolan hareketler üzerine bir deneyim yaşatmaktı. 

Geçmişte gündelik hayatımızda kullandığımız bazı hareketler, bugünün dünyasında farklı durumlara karşılık geliyor. Proje ekibi bu doğrultuda, araba camının açılması, daktilo kolunun kaydırılması ve telefon tuşunun çevrilmesi gibi, bugün hayatımızda yer almayan hareketleri, sergileme ünitesine uyarladı. Çevirmeli telefon deneyimi ile, sergilenen dergilerin içinde bulunduğu rafları çevirip Frame dergilerine ulaşabiliyorsunuz. Daktilo kullanırken yeni bir satıra geçtiğimizde yaşadığımız hissi ise, ünitenin alt kısmında bulunan aparatı kaydırdığımızda yanan ışık ile deneyimleyebiliyoruz.

​Missed Behaviours

Arabalarda yer alan kolu çevirdikçe cam yavaşça aşağı iner ya da yukarı çıkardı, temiz hava almak için bu kolu çevirmek gerekiyordu. Taze fikirler ve yeni görüşler ise yayınlar sayesinde elde edilebiliyor. Ünitede bunu sağlamak için ortadaki kolu çevirip Frame dergisine ulaşabiliyorsunuz.


Stüdyo Künyesi
Düzenleyen: Frame Akademi Programı işbirliği ile, 3. İstanbul Tasarım Bienali Paralel Etkinlik Programı kapsamında
Yürütücüler: Yrd. Doç. Dr. Simge Hough, Öğr. Gör. Dilek Öztürk, Arş. Gör. Berilsu Tarcan
Arşiv ve Dökümantasyon Asistanı: Hazal Alıcıgüzel
Fotoğraflar: Fevzi Ondu
Mekan Destekçisi: ALT Sanat Mekanı

Ayrıntılı bilgi için tıklayın.
 


Etiketler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :