Emre Arolat, Han Tümertekin ve Nevzat Sayın YTÜ'de Öğrencilerle Buluştu

mimarizm.com / Heval Zeliha YÜKSEL / 19 Ekim 2011

Hayat çözümü getirmiş, çoğu kişi bu çözümü benimsemiş, hatta en sonunda çeşitlendirmiş…

Konuşmasına profesyonel olarak felsefe ile ilgilenmediğini ifade ederek başlayan Han Tümertekin, hayata dair esaslar ile usülü bulduğunu kısa ve net ifadeler eşliğinde paylaştı. Hayat ile bir ilişki kurma biçimi olduğunu söyleyen Tümertekin, gündelik yaşamı gözleme dayalı olarak kavradığını, bunun da tasarım faaliyetlerine yansıdığını anlattı.



Hayatın zaman içinde yeni şeyler öğrettiğini ekleyen mimar, yabancı bir dergide gördüğü araba tasarımı için "Bu son; artık daha iyisi olmaz" dediği ve bir sonraki sayıda daha iyisini gördüğü çocukluk yıllarından bugüne, hatta hayat devam ettikçe bunun süreceğini anlattı. Öğrenci kitlesi ile yakın ilişki içinde olduğu için kendisinden tasarım konusunda bir "reçete" beklenebileceğini ama öyle bir formülünün olmadığını belirten Tümertekin, 7 kişilik çekirdek bir kadro ile çalıştıklarını ve hala her yeni projenin tasarım başlangıcında "tir tir titrediğini" itiraf etti. 

Tümertekin, bir tasarım objesi üzerinden ihtiyaca yönelik akıl yürütülerek tasarlanan örneklerin nasıl başarıya ulaştığını da değindi. Geçtiğimiz seneki söyleşide, bir kapı kolu detayını anlatırken kapı kolu çözümü ile bir yapının çözümlenmesinin aynı mantıkta olabileceğini, basit düşünerek çözüme ulaşılabileceğini anlatan mimar, bu kez ise Galata Köprüsü üzerindeki balıkçıların oltalarını köprü korkuluğu üzerine sabitleyerek oltayı tutmadan balık tutmalarına yarayan basit bir aparatı resimler ile anlatmayı seçti. Tasarımı "hayata dair bir sorunu çözmek" olarak tanımlayan mimar, hayatın çözümü getirdiği bu örnekte çoğu kişinin de ilgili çözümü benimsediğini ve hatta çeşitlendirdiğini vurguladı. Kendisinin de bir defaya mahsus bir tasarımdan ziyade bir sistemi tasarladığını, büyük ölçekten mümkün olduğunca kaçındığını, basit tedbirler ile çözüme ulaşılabileceğini ifade eden Tümertekin, tasarıma ait parçaların aynı anda bir arada bulunması gerektiğini, yoksa çözümün "mesnetsiz" kalabileceğini ekledi.


Sonraki Sayfa: "Dünya görüşümün dışında bir yapım olamaz"  >>>>>>>>>


İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :