DEÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Mimari Tasarıma Giriş Stüdyosu tarafından düzenlenen Atölye 1502 Sergisi; kentsel okumalar, analizler, zihinsel haritalamalar, eskizler, kolaj-montaj çalışmaları, kavramsal-fiziksel maketler gibi bir dizi deneyim içinden seçilen örneklerin paylaşımını içeriyor.
Dokuz Eylül Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü öğretim üyeleri, birinci yıldaki Mimari Tasarıma Giriş Stüdyosu’nun, mimarlık öğrencilerinin tasarıma ve mimarlığa ilk adımlarını attıkları, kendilerini keşfettikleri, yeni bir dil öğrendikleri oldukça zorlu bir eğitim sürecini kapsadığını belirterek ekliyorlar: “Mimarlıkla kurulan bu ilk bağ, öğrencinin tüm eğitim ve hatta meslek hayatını etkileme potansiyeline de sahiptir. Günümüz mimarlık eğitimindeki dönüşümlere bakıldığında; öğrenci merkezli, sonuç ürün değil süreç odaklı eğitim, farklı görme ve öğrenme biçimleri, öğrenmeyi öğrenme yetisi kazandırma, yaparak öğrenme, farkındalık ve eleştirel bakma biçimleri kazandırma, konuşulan bir dizi kavram içinde öne çıkmaktadır.”
Bu doğrultuda DEÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nün 2016-2017 Güz Yarıyılı’nda gerçekleştirilen Mimari Tasarıma Giriş Stüdyosunun temel hedefi, bir dönemlik süreci, yaratıcılığın önünü açabilecek şekilde, ürünün kendisinden çok sürecin ve öğrenime dair kazanımların önemsendiği bir yaklaşımla kurgulamak olmuş.
Adını, içerdiği gerçek atölye deneyimi ve süreç odaklı eğitim felsefesinden alan Atölye 1502, 49 kişilik bir gruptan oluşuyor. Grup, proje yürütücüleriyle birebir iletişim içinde kalarak ‘Kıyı/Köşe/Sokak/Boşluk/İz/Mekân’ rotası üzerinde gerçekleştirdikleri çeşitli işleri sergileyecek. Hatta kurulum süreci de serginin kendisine dahil edilecek.
Zaman zaman stüdyo dışına çıkarak kampüs alanına, İzmir’in kentsel mekânlarına ve İzmir Mimarlık Merkezi’ne de taşınan süreç, hazır kalıplar ve somut ürün beklentisindeki problem tanımları yerine; öğrencinin sorunları keşfetmesini, sorgulamasını, merak duyarak okumasını, araştırmasını ve eleştirel bir bakış açısı geliştirmesini sağlamak; dolayısıyla “öğrenmeyi öğrenme” becerisini kazandırmak üzerinden ilerlemiş.
Mimarlıkla kurulan ilk bağın sağlam ve heyecan temelli olması; öğreten-öğrenen arasındaki gelişen empatik diyaloğun yanı sıra, öğrenenler arasında tartışma ve kritik ortamının da geliştirilmesini, grup çalışmalarının arttırılmasını ve stüdyo ortamının etkin kullanımını teşvik etmiş, öğretenlerin de öğrendiği bir karşılıklı eğitim ortamına evrilmiş.
23 Mart - 2 Nisan 2017 tarihleri arasında gerçekleştirilen Atölye 1502 Sergisi, bu süreç içindeki kentsel okumalar, analizler, zihinsel haritalamalar, eskizler, kolaj-montaj çalışmaları, kavramsal-fiziksel maketler gibi bir dizi deneyim içinden seçilen örneklerin paylaşımını içeriyor.
Gerek öğrenciler, gerekse eğitmenler açısından keyifli ve üretken bu deneyimin; üniversitede, kentte ve ülkede birinci sınıf eğitimindeki farklı yaklaşımların oluşturulması yönünde katkı vermesi; yöntem ve süreçlere ilişkin yaratıcı tartışmalar açması hedeflenmiş.