Amerikan sertağaç endüstrisinin uluslararası ticari birliği olan Amerikan Sertağaç İhracat Konseyi (AHEC), mimarlık ofisi Alison Brooks Architects (ABA) ve Arup işbirliğinde gerçekleştireceği özel bir enstalasyonla 2016 Londra Tasarım Festivali’ne
katılacağını duyurdu.
Mimar Brooks, çapraz lamine ahşap (CLT) tekniğiyle Amerikan lale ağacını kullanarak ‘Gülümseme’ (The Smile) adlı bir kentsel kurulum tasarladı. ‘Gülümseme’ projesi, 17 Eylül - 12 Ekim 2016 tarihleri arasında Chelsea Sanat Koleji’nin Rootstein Hopkins Parade Ground lokasyonunda sergilenecek.
Ünlü mühendislik firması Arup’un uzmanlığıyla gerçekleştirilecek projede Alison Brooks; 3.5m yükseklik, 4.5m genişlik ve 34m uzunluğunda, kavisli dikdörtgen şeklinde, dünyanın ilk sertağaçtan yapılmış ‘mega-boru’sunu kullanıyor. Bu proje için Arup'un mühendislik ekibi, 150 metrekarelik kapalı alanı oluşturmak amacıyla 60 metreküp ahşap kullanarak, en verimli yapısal formu türetmeye çalışıyor. ABA bunları kullanırken, gün boyunca ‘Gülümseme’nin iç mekanlarında ışık desenleri oluşturmalarını, geceleri de bir kent feneri görevini üstlenmelerini amaçlamış.
Mimar Alison Brooks enstalasyonuyla ilgili olarak, “‘Gülümseme’, çapraz lamine lale ağacından yapılmış olan, büyük kavisli, içi boş bir borudur. Tıpkı bir tekerlek gibi, tek bir noktasından yere dokunur. ‘Gülümseme’ye, kavisin yere değdiği alandan giren ziyaretçi, 34 metre uzunluğundaki boruyu uçtan uca yürüyerek, ışığa doğru yükselen yepyeni bir mekan tarzını keşfedebilir. Gülümseme’nin iç dekorasyonunun dört tarafı da aynı güzellikte sertağaç panelleriyle yapılanacaktır. Bu dekor izleyiciye tam anlamıyla bütünsel bir renk, doku, koku ve ses deneyimi sunacaktır. Gülümseme’nin iki açık ucu ile huni benzeri bir iç mekan tasarımı uyandırılırken, bu açıklıklar aynı zamanda şehre bakan balkon vazifesi de görecektir” diyor ve sözlerine devam ediyor: “Delikler ziyaretçiye, yapının nasıl bir performans anlayışı olduğuna dair fikir verir. İç dekor geceleri, dinamik eğri zemini takip eden doğrusal ışık şeritleri ile aydınlanacaktır. Bu projede, sertağaç CLT’nin yapısal bir malzeme olarak nasıl bir performans sergilediğini gözler önüne seriyoruz.”
On yıllık araştırma ve geliştirmelerin en önemlilerinden biri olarak gösterilen ‘Gülümseme’ enstalasyonun, inşaat sektöründe CLT kullanımını genişletmeye ilham olacağı düşünülüyor. Arup Genel Müdür Yardımcısı Andrew Lawrence bu konuyla ilgili, “Gülümseme, bugüne dek CLT ile yapılan inşaatların en zorlu yapısıdır. Her bir unsuruyla limitleri zorlamaktadır. Sertağaçların inşa alanındaki potansiyelini tam anlamıyla gözler önüne sermektedir” diyor.
Bu yıl İngiltere’nin başkenti genelinde, 17-25 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek olan Londra Tasarım Festivali, düzenlenen organizasyonlar için 400'den fazla mimar, tasarımcı ve sanatçıyı bir araya getiriyor. Gülümseme enstalasyonu, festivalin dört ana simge projesinden (Landmark Projects) biri. Londra Tasarım Festivali Direktörü Ben Evans şöyle anlatıyor: “Simge projeler festivalimizin programının önemli bir parçasıdır. Daima farklı bir ölçekte olurlar ve halka açık yerlerde, her zaman çok geniş bir kitleye ulaşırlar. Bu noktada mimar seçimi anahtardır ve Alison Brooks Mimarlık ofisi de malzemelerin yenilikçi kullanımıyla tanınmaktadır. İddialı fikirlere olan güçlü bağlılıkları onları, bu yılki AHEC ile yapılan Landmark projesi için ideal bir seçim haline getirmiştir.
Mimar ve mühendislerin ahşap konstrüksiyona yaklaşımını dönüştürmesi beklenen enstalasyon, sert ağaçların ahşap inşaat devriminde rol oynayacağını kanıtlamayı amaçlıyor. Proje AHEC’in bugüne dek Londra Tasarım Festivali ile gerçekleştirmiş olduğu; Timber Wave (Ahşap Dalga), Out of the Woods, Endless Stair (Sonsuzluk Merdiveni) ve The Wish List (Dilek Listesi) gibi son derece önemli işbirliklerini temel alıyor. Ancak ‘Gülümseme’, ilk kez sertağaç CLT’nin, endüstriyel ölçekli paneller seviyesinde kullanılması bakımından farklı bir konuma sahip.