Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) tarafından düzenlenen “Konut Konferansı”nın ikinci oturumunda “Herkesin hayali: erişilebilir konut” tartışıldı. Konuşmacılardan Adem Kuyumcu, mimarların engellilere bakış açısını değiştirmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Mimarlara evrensel tasarım ilkelerine uyma yemini getirilmelidir” dedi.
"Erişilebilir Konut” başlıklı oturumun moderatörlüğünü İstanbul Kültür Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Evren Burak Enginöz yaptı.
Engelsiz Hayat Dayanışma Derneği Başkanı Adem Kuyumcu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü Peyzaj Mimarı Gamze Feyzioğlu ve Evrenol Mimarlık Kurucu Ortağı Mehpare Evrenol oturuma konuşmacı olarak katıldı.
“Erişilebilir konut tanımından herkes farklı şeyler anlıyor”
Evrenol Mimarlık Kurucu Ortağı Mehpare Evrenol, engelsiz erişilebilir konutun tanımını yaparak konuşmasına başladı. Engelsiz erişilebilir konutun tanımından herkesin farklı şeyler anladığını belirten Evrenol, bu tür konutlar yapmayı konut üreticilerinin önemsemediğinin altını çizdi. Farkındalığın önemine vurgu yapan Evrenol, “Özelikle mimarları bu konuda farkındalığa davet etmek istiyorum” dedi. Evrenol, farkındalık kazanıldıkça herkesin yaşayabileceği konutlar ve kentlerin yaratılabileceğine dikkatleri çekti.
“Devlet sübvanse etmeli”
İmar kanunundan bahseden Evrenol, kanundaki engellilere yönelik mevcut düzenlemenin yetersizliğini anlattı. Kanunun engelliler için oluşturulması gereken ortamı tarif edemediğini belirten Evrenol, “Binaya girmek için rampadan bahsediliyor. Rampanın eğiminin olması gereken yüzdesi var. Ama birisi iterse ancak çıkabileceğiniz bir eğim bu. Banyo kapısı 70 cm olması gerekiyor. İçeri girilemiyor. Bütün bunları tarif eden kurallar yok” dedi.
Kamu binalarında bunun tarifinin yapıldığının söyleyen Evrenol, “Devlet ilgili yönetmelik ile kamu binalarında bunları düşünmüş. Fakat özel sektörde bu kurallar yeterli değil” dedi. Evrenol, erişebilir konut kavramına insanların duyarsız olduğunu vurgulayarak, kanunların daha incelikli hazırlanması gerektiğini
yineledi. Bu tür konutlar tasarlayan ya da yapanları devletin sübvanse etmesi gerektiğini belirten Evrenol, “Bunun bir ödülü olmalı ki, herkesi özendirsin” dedi.
Mimarların farkındalığının artırılmasının önemine dikkatleri çeken Evrenol, “Mimarlık eğitimine dönüp baktığımızda, mimarlık eğitiminde buna bir sayfa bile ayrılmadığını görüyoruz” dedi.
“Bu insanlar sokağa çıkamıyor”
Adem Kuyumcu, Türkiye’de bulunan engelli nüfusunun çokluğuna rağmen, inşaat sektöründe engellileri de kapsayan herkes tarafından erişilebilir konut üretiminin yapılmadığının altını çizdi. Kuyumcu sözlerini şöyle sürdürdü: “Müteahhitler erişilebilir olan konutun daha az talep göreceğini, diğer alıcılar için olumsuz
bir etki yaratacağını düşünüyor. Mimarlar ise müteahhit istemediği için yapmadıklarını söylüyor. Neticede bu sorun her geçen gün biraz daha büyüyor. Öncelikle bakış açısını değiştirmek gerekiyor. Geçici hastalıklar da, yaşlılık da bir engellilik durumudur. Yaşlılar, hamileler, bebek arabalılar, engelliler bu insanlar sokağa çıkamıyor”.
Konutun erişilebilirliğinden kentin de erişilebilir olmasına vurgu yapan Kuyumcu, sadece konutun erişebilir olmasının tek başına yetersiz olduğunu ifade etti. Engellilere bakış açısının değişmesi gerektiğini yineleyen Kuyumcu, “Engelliler de konut satın alabilir. Lütfen bakış açınızı değiştirin. Engelliler de tüketici bunu unutmayın” dedi.
“Mimarlara da evrensel tasarım ilkelerine uyma yemini getirilmelidir”
Mimarların engellilere bakış açısını değiştirmesi gerektiğine vurgu yapan Kuyumcu, “Önce biz mimarlar olarak hazır olmayız. Engellilerin yaşam hakkına saygı göstermemiz lazım” dedi. Mimarın, müteahhidin her söylediğini yerine getiren bir konumdan çıkması gerektiğini ifade eden Kuyumcu, bilimsel yaklaşımın bunu kaldırmadığını söyledi. Kuyumcu sözlerini şöyle sürdürdü: “Doktorların Hipokrat yemini gibi, mimarlara da evrensel tasarım ilkelerine uyma yemini getirilmelidir. Eğer tasarımda bu yapılmamışsa proje onaylanmamalıdır.”
Kuyumcu, denetimin önemine vurgu yaparak, yönetmelikte adı geçen ve kentlerde erişilebilirlik izleme ve denetleme komisyonunun büyük çoğunluğunun sivil toplum kuruluşlarından ya da konularında uzman kişi ya da oluşması gerektiğini kaydetti.
"Akıllı konutlarda bile acil durum senaryoları eksik"
Türkiye’de konutların yaşanabilir, güvenli olmadığını belirten Kuyumcu, akıllı konutlar olarak adlandırılan konutlarda bile acil durum senaryolarının eksikliğinden bahsetti.
Binalarda yaşanan sıkıntılardan bahseden Kuyumcu, “Binalarda rampa sorunu var. Asansör sorunu var. Asanörlerin kapıları 60 cm. Mutfak dolapları hep yukarıda” dedi.
“Bilinç düzeyi artırılmalıdır”
Gamze Feyzioğlu, erişilebilir konutun herkesin istediği yere bağımsız ve güvenli olarak geçebilmesi olduğunu belirterek, konutu girişinde ve içinde hiçbir engele takılıp kalmadan herkesin güvenli bir şekilde kullanabilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Feyzioğlu, engelliler ile ilgili bilinç düzeyinin arttırılması gerektiğini söyledi.