Haliç’in 4. Köprüsü: 'Metro Geçişi'

Aysun KOCA / 09 Kasım 2012


UNESCO uyarıları

Proje 2006 yılında UNESCO Dünya Miras Komitesinin gündemine alınmış ve "Avan projesi 2005 yılında onaylanan Haliç metro köprüsü 65 metre yüksekliğindeki ayaklarıyla Süleymaniye Camii'nin manzarasını olumsuz biçimde etkileyecektir." açıklaması yapılmıştı.

Dünya Miras Komitesinin 2010 yılı toplantısında ise, "Haliç üzerindeki metro köprüsünün, Haliç'in "Üstün Evrensel Değerine ve Varlığının bütünlüğüne geri döndürülemez zararlar vereceği" vurgusu yapılmıştı. Komite kuleli kablo yapısını ve köprü üzerindeki istasyon binasını özelikle eleştirmiş, alternatif çözümler bulunmasını önermişti.

2012 Mart ayında ise, metro köprüsü projesinde yapılan değişikliklerin UNESCO Dünya Miras Komitesi'nin belirlediği kurallara uygun olduğunu açıklayan ve "bağımsız uzman" oldukları belirtilen kişilere UNESCO tarafından herhangi bir görev verilmediği belirtildi. Bahsi geçen uzmanların verdiği görüş sonrası proje mimarı Kıran "UNESCO'yu bir haftada ikna ettik" diye duyurmuştu.

Sonuç olarak, Ekim ayı ortasında tüm bu karar ve uyarılara rağmen Başkan Kadir Topbaş, Haliç Metro Geçiş Köprüsü projesinin UNESCO tarafından onaylandığını ve yapım çalışmalarının hızla sürdüğünü açıkladı.

Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu onayı süreci

İnşaat çalışmaları başlayıp, sonrasında kurul onayına sunulan proje, kurul üyelerinde de değişikliklere sebep olmuştu. Yeni oluşturulan kurul Kadir Topbaş imzalı köprüyü onayladı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na onay için başvurduğunda projeyi inceleyen kurul projeyi bu haliyle onaylayamayacağını belirtmişti. Fakat, bir yandan da tüneller kazılmaya devam ediliyordu. Kurul üyeleri güzergâhı değiştiremeyecekleri için, projede iyileştirme yoluna gitmek istedi; ancak Başkan Topbaş kendi projesinde ısrarcı olunca hiçbir değişiklik yapılmadan proje kurul tarafından onaylanmak zorunda kalmıştı.

Köprü projesinin doğal ve tarihi çevreye etkileri

İnşaatı devam eden Haliç Metro Geçiş Köprüsü'nün denizde kalan kısmı silueti bozarken, karadaki kısmı ise tarihî yapıları yok sayıyor. Oysa, tarihî eserlerin çevrelerinde, yeni yapılaşmanın denetlenebilmesi için 'koruma alanı' denilen bir bölge tanımlanır. Köprü inşaatı bu haliyle, ‘koruma alanı' kısıtını önemsemeden sürüyor.

Projede köprü kulelerinin boyutu ve askı sistemlerinin yarattığı perdeden sadece Süleymaniye Külliyesi etkilenmeyecek,  Topkapı Sarayı da dâhil olmak üzere Haliç'e bakan her yöndeki kıyı siluetlerinin algısı değişecek.

Karada ise Galata Kulesi ve ortaçağ yerleşmesini sınırlayan surlardan geriye kalanlar, üzerinde Ceneviz dönemi kitabesi taşıyan tarihî Harup Kapı ve Mimar Sinan'ın yaptığı Yeşildirek Hamamı ciddi şekilde etkilenecek.

Perşembe
Perşembe Pazarı'ndaki inşaat ve Galata Kulesi, Yeşildirek Hamamı


Cenevizlilerden kalma sur kalıntısı altında inşaat devam ediyor


Sonraki sayfada: Projeye alternatif öneriler ve İnşaat aşamaları >>>>>


İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :