"Kent Merkezi Ölçeğinde Denizli Geleceğini Arıyor"

mimarizm.com / 13 Mayıs 2009



3- Sempozyumda yapılan sunumlar ve aktarılan görüşler

Denizli, Anadolu'nun batısında, Ege'de, Çürüksu vadisinde yer alan tarihi bir kenttir. Bereketli topraklar üzerinde kurulu, çevresinde  antik kentler yer almakta, Selçuklu, Osmanlı  ile Erken Cumhuriyet'in izlerini taşımaktadır. Nedeni anlaşılamayan bir kültür varlıkları kıyımı gerçekleşmiş olsa da geçmişin izlerini taşıyan varlıklarının korunması mutlaka sağlanmalıdır. Kent yöneticileri, girişimcileri ve halkı ile –Rant Uğruna - hep birlikte kendini çarpıklaştırmış, başkalaştırmış ve içinde kaliteli yaşama ögelerini törpülemiştir. Bundan böyle yeni kararlar alma, yeni gelişme akslarını, strateji ve hedeflerini belirleme durumundadır. Bu kalkınma akslarından birisi kültürel temelli kalkınma , gelişim ve dönüşümdür.

Plan yapmak kentin yaşamına ve geleceğine müdahele etmektir. Kentlere müdahaleler kapsamlı ve bütünsel olmalı, bu müdahaleler birbirleriyle ilişkilendirilmelidir. (Hükümet Konağı Bölgesi – Haller – Kaleiçi – Eski Tabakhane – Laodikya vadisinden Laodikya'ya kadar uzanan etkileşim ve bu aksın başlangıcı olan Delikliçınar'dan Çamlık ve üniversite alanına kadar olan bağlantı). Denizli kentini marka yapmak, batı dünyasından devşirme süreçlerle değil, kentin kendi pratiklerinden ve kültürel kimliğinden beslendiği taktirde anlamlıdır. Bu alan Denizli kentinin kültür eksenli dönüşümünün odağı olabilir. Ana tasarım ilkesi kamusal, kültürel, sosyal, ticari, eğitsel, yaşanabilir bir kent merkezi  mekanı oluşturma hedefi çerçevesinde kurgulanmalıdır.

Proje alanı tekil olarak ele alınmamalı, oluşturulacak kullanım ve düzenleme stratejileri Delikli çınar / Bayramyeri aksı (Ki bu aks kimlikli, tarihi, "I" düzenli bir kent merkezidir.) ile ilişkilendirilmelidir. Kentiçi kamusal alanlar sistemi, süreklilikleri oluşturulmalı ve kentsel mekanlar arasındaki geçişler sağlanmalıdır. Alanın Denizli'li ile sosyalleşmesi, ilişkilenmesi bu aks üzerindeki tarihsel kimlik, bina yüzleri, fonksiyonlar ve alışkanlıkların doğru kurgulanmasıyla sağlanabilir. Kent içi kamusal alanlar bağlantısı kurgulanmalıdır. (Çınar meydanı belediye alanı – Hükümet Konağı bölgesinde yapılacak kentsel meydan ilişkileri.)  Buradaki kamu yapılarının (Okullar Dahil) fonksiyonu merkeze canlılık getirmektedir.

Kentin bu bölgesinde yapılacak tüm düzenlemelerde esas hedef öncelikli olarak kentlinin faydalanacağı ,sosyalleşme alanlarının oluşabileceği ve kent kültürünün oluşmasına katkı sağlayacak mekansal düzenlemeler olmalı, turizm ve benzeri potansiyellerden beklenen katma değerlerin ancak bu amaçla yapılan düzenlemelerden sonra (Kentin kendisi için yaptığı aynı zamanda turistler için yapılandır) sağlanabileceği unutulmamalıdır. Denizli'nin %90 oranda Pamukkale'ye bağlı olan turizm potansiyelinin belli bir oranda kent içine aktarılması, tekil yaklaşımlarla, düzenleme ile söz konusu olamayacaktır. Tekli yaklaşımlar "Destinasyon" oluşturamaz. Çeşitlemeye gidilmelidir. Bu durum kentin yakın ve uzak bölgelerindeki bir takım düzenlemeler ve plan kullanım kararları – termal turizmin desteklenmesi vb. –  ile sağlanabilir. Denizli kent merkezinin mevcut olanakları ve içerisinde taşıdığı potansiyeller, mutlaka bir kere daha, gelecekteki kent makro-formunu ve kentin büyüme oryantasyonunu belirleyen kent bütünü planı ile yeniden ilişkilendirilmeli, ve merkezin prestij kaybını önleyecek bir büyüme stratejisi benimsenmelidir.        

Denizli giderek azalan tarihi, / kültürel/ kentsel varlıklarını, eskilik, dayanıksızlık, fonksiyon yitirme, yeni estetik ve üstün mimari değer koşulları aranmaksızın korumalı ve değerlendirmelidir. Kent merkezinde, söz konusu alandaki üç önemli yapı kütlesi, Endüstri Meslek Lisesi taş atölye binaları, Mevcut tescilli Hükümet Konağı , Gazi İlkokulu ve Kız Meslek Lisesi ile ilgili ortaya çıkan düşünceler; Endüstri Meslek Lisesi taş atölye binalarının  Koruma Kurulu kararı olmasa bile, korunması görüşü benimsenmiştir. Bu bölgenin bir "Cumhuriyet Sit Bölgesi" olması önerilmiş, Yıkılan Halkevi Eski Belediye Binası ile birlikte 5 yapının Osmanlı ve Erken Cumhuriyet Dönemini temsil eden mimari yapılar olduğu belirtilmiştir.

Mevcut Vilayet Konağı için, var olan mevcut kurul ve mahkeme kararları doğrultusunda, bulunduğu yerde korunması konusunda, (rölevesi alınarak kaydırılabilmesi gibi seçenekler, binanın Pamukkale Üniversitesi tarafından verilmiş bir "depreme dayanıksız" raporu olsa da), koruma kararı ve diğer gerekçelerle güçlendirilerek korunması için bir mutabakat oluşmuştur. Tescil kararı sadece yapıya ait değil, fakat aynı zamanda parseline de ilişkindir.  Yapı bir başka noktaya kaydırıldığı takdirde, sadece hukuksal olarak bir ihlal gerçekleşmeyecek, aynı zamanda yapı bağlamından da kopartılmış olacaktır.  Bu ise, temel koruma ilkeleri ile çelişecektir. 

Kız Meslek Lisesi binası için ise, herhangi bir koruma kararı yoktur. Bu binanın da anı değeri olduğu mimarisi ile Cumhuriyetin Eğitim Projesinin bir ögesi olduğu belirtilmiş, binanın tarihsel ve kültürel değerleri ve kentsel belleğin önemli bir öğesi olması sebebiyle, korunması gerektiği görüşü benimsenmiştir. Ancak bunun gerekli envanter çalışması ile açıklığa kavuşturulması kararlaştırılmıştır.

Kent yöneticileri ve sakinleri mevcut fiziksel ve kültürel kaynakları tüketmeden, bizden sonraki nesillerinde bu kaynaklara gereksinmesi olduğu  göz önünde tutularak kullanmalıdır. Alanda belli değerleri taşıyan yapılar korunmalıdır. Alanın bütünlüğü, simge değeri ve sürekliliği Hükümet Konağının bulunduğu yerde kalmasını öngörmektedir. Yeni Hükümet binası konusu bir proje konusudur. Ada içinde, her yüzü dikkate alınarak iyi çözülmüş bir proje bu alanı ve çevresini etkileyecek, merkezin canlanmasına katkı koyacaktır. Bu yüzden; "Denizli'de Kültür olgusu öne çıkarılmalı.  Meydanda Cafeler, sergi mekanları, büfeler, galeriler, resmi daire, ticaret.. hepsi bulunmalıdır.  Gece aktiviteleri bölgeye hareket kazandıracaktır..." Katılım zorlama ile değil kendiliğinden olmalıdır.

Sempozyuma konu olan alan, cumhuriyet dönemi yapıların yoğun olarak yer aldığı, cumhuriyetin yapılaşma eylemlerinin okunabileceği bir alandır. Bu alanda yer alan yapılarda izlenen değişik dönem mimarisi bir zenginlik yaratmaktadır. Alanın temsil ettiği "Cumhuriyet dönemi kimliği" nin kentsel bellekte yer alması gerekir. Alanın kimliğini kuran yapıların Osmanlı (Gazi İlkokulu) ve erken cumhuriyet dönemini temsil ettiğinden hareketle, çağdaş eklerin mevcut yapılarla uyum / kontrast/ saygı/ açık alan-yapı dengeleri göz önünde tutularak tasarlanması gerekir.

Eski doku ve yapılar ile yeni tasarlanacak alan ve mekanlar, görsel ve kitlesel uyum içinde , insani ölçekte olabilmelidir. Bu uyum aranmakla birlikte yeni tasarımlar yine de günümüzün çağdaş çizgilerini taşımalı, geçmişe de saygılı olmalıdır. Bu sebeple yeni hükümet konağı çağdaş Denizli'yi yansıtmalı, biçimsel ve taklitçi referanslardan kaçınılmalıdır.

Alanda geliştirilecek dönüşümler ve yeni işlevler alanın çevresine yüklü bir dolaşım ve trafik getirecektir. Buradaki yol ve kavşaklar, ulaşım ilişkileri bu bağlamda yeniden etüt edilmeli, bütüncül planlama yaklaşımı içerisinde ulaşım öncelikli olarak çözülmelidir. Bu bölgenin içinde bulunduğu alanda belli oranda yayalaştırma kararları alınabilir. Ancak yoğunluğu aşırı arttıracak kullanımlar iyi araştırılmalı ve mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Ulaşımda arz arttırıcı yaklaşımlar yerine, talep yönetimi yaklaşımı benimsenerek, insan haklarına saygılı bir ulaşım örüntüsü önerilmelidir. Alt geçitlerin bu bölgede düşünülmesi parçalayıcı, bölücü etki yaratacağından düşünülmemelidir. (Geçmişteki kötü Bayramyeri örneği dikkate alınmalı)

Denizli kentinde gereğinden fazla imarlı alan yaratmaktan ve kentt merkezlerinde nitelik kaybını beraberinde getiren ve kentin altyapı sunumu açısından sürdürülmesi güç biçimde saçılmasını ve kent merkezlerinden kaçışa yol açan müdahalelerden özenle kaçınılmalıdır. Avrupa Kentsel Şartı-II de, bu bağlamda, kentsel saçaklanmanın olumsuzluklarına vurgu yaparak kompakt kenti önermektedir. Denizli kent merkezinde, kamusal yaşamın niteliğini artıracak ve geliştirecek düzenlemeler yapılmalı, kamusal yaşamın önemli bir öğesi olan yönetim işlevinin merkezler dışında yer seçtirilmesi arayışlarına gidilmemelidir.

Denizli'de mevcut yapıların bir envanteri çıkarılmalı (Belediye bir imarlı arsa ve yapı stoğunu belirleme çalışması yapmalı ),  gereken verimlilikte kullanılıp kullanılmadığı araştırılmalıdır. Alanın taşıma kapasitesi ve yapı kullanım değerleri belirlenmelidir. Alanın potansiyelinin el vermesi halinde bir müzenin tasarlanması düşünülmelidir. Ancak bu müze, bir "Kent Müzesi" olmalı, kentin ve kentlinin tarihini, kültürünü içermeli, arkeolojik değerlerin ise kendi kazı alanlarında yapılacak müzelerde sergilenmesi sağlanmalıdır. 

Sempozyumun plancı uzmanlarına göre; Merkezdeki planların birbiri ile tezatlıkları acilen giderilmeli, bunun için gereken plan tadilatları sempozyum komitesince değerlendirilerek gerçekleştirilmelidir. Yeni plan kullanım kararları, plan hükümleri, emsal katsayıları, oluşacak kavşak, ulaşım sorunları aşama aşama dikkate alınmalıdır.

İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :