Lavanta, Küf ve Beton Dekorasyon için El Ele!

Gizem ŞAHİN / 19 Haziran 2014

Interiors & Sources dergisinin NeoCon fuarında yer alan sergisinde küf, lavanta çiçeği, beton, silikon gibi çok farklı maddelerden elde edilen malzemeler tasarım dünyasının hizmetine sunuluyor.


Yayıncılık hayatında otuz yılı geride bırakan Interiors & Sources dergisi, NeoCon fuarında sergilediği yenilikçi malzemelerle dikkat çekti. Interiors & Sources malzeme pavyonları, iç mekan malzemeleri ve dekoratif elemanları içeren geniş bir seçkiden oluşuyor. Sergide, her malzemenin ayrıntılı teknik özellikleri, önerilen uygulama alanları ve çevreci özellikleri hakkında bilgi edinilebiliyor.

Archdaily'den Andrew Galloway'in radarına takılan yenilikçi malzemeler ise şunlar:


Püskürt, duvarın değişsin!

Organoid Technologies'in üretimi olan Organoid; lavanta çiçekleri, talaş gibi işlenmemiş yenilenebilir doğal malzemelerin, biyolojik olarak %100 parçalanabilen bağlayıcı malzemelerle bir araya getirilmesiyle oluşan dekoratif ve dayanıklı bir kaplama malzemesi.

Otuz farklı malzeme seçeneği sunan ürün aynı zamanda duvar panellerine, dekoratif aksesuarlara ve mobilyalara püskürtülerek de uygulanabiliyor!


İstenmeyen misafir, dekoratif elemana dönüşünce... 



Ecovative Design'dan Mushroom Materials ise tamamen biyolojik olarak bozunabilen bir ambalaj malzemesi. Malzeme, miselyum' un (küf mantarının ipliğimsi gövdesi) önceden belirlenmiş bir alanı dolduruncaya kadar büyümesi, ardından süreci durdurmak için kurutulmasıyla oluşturuluyor. Böylece ambalaj malzemesi, yalıtım elemanı, hatta mobilya olarak kullanılabilecek dayanıklılıkta bir ürün ortaya çıkıyor.


Halılar ayağa kalkıyor



Wool-Aluminum
, el dokumasını bir zanaat olarak tanınabilir hale getirme ve yeni, yapıcı bir şekilde uygulamaya koyma isteğiyle üretilen çok yönlü bir malzeme. Renate Vos imzalı ürün, alüminyum ve yünün bir araya gelmesiyle oluşuyor. İki boyutlu kullanılabildiği gibi üç boyutlu bir nesne haline de gelebilen Wool-Aluminum, esnek yapısıyla strüktürel bir dayanıma sahip.


Dökümlü ahşap

Tasarımcısı Elisa Strozyk, Wooden Textiles'ı "Yarı ahşap, yarı tekstil, sert ve yumuşağın arasında" şeklinde tanımlanıyor. Ahşap parçalar kumaşın üzerine mozaik desende, mafsal noktaları oluşturacak şekilde eklenmiş. Böylece kumaş, ahşap bir yüzey gibi hareket ederken, bir dokunuşla farklı formlara bürünebiliyor.


Güneş ışınlarını filtreleyen biyoplastik



Tecnario ürünü, yenilenebilir ve serbest olarak şekillendirilebilir biyoplastik malzeme ArboSkin ise ahşap gibi kullanılabiliyor. CNC makinalarında öğütülebilen, matkapla delinebilen, lamine edilebilen ya da laser-cut kullanılarak şekillendirilebilen ArboSkin, kalıplara enjekte edilip değişik şekillerde preslenerek de farklı kalitede yüzey seçenekleri ve strüktür imkanları sunuyor. % 90 oranında biyopolimerden oluşan malzeme aynı zamanda, UV ışıklarına karşı koruma sağlayan mineraller içeriyor.


Beton-silikon arakesitinde yakalanan sihir

Renate Vos'un bir başka ürünü olan Concrete-Silicon, betonun sert görünüşü ile yumuşak ve geçirgen silikon kauçuğu bir araya getiriyor.


            

Renate Vos'un bir başka ürünü olan Concrete-Silicon, betonun sert görünüşü ile yumuşak ve geçirgen silikon kauçuğu bir araya getiriyor. Birbiriyle kontrast halindeki beton ve silikon birleştikleri noktada kıvrımlı bir bant oluşturuyor ve bir ışık kaynağı bu bantın arkasına yerleştirildiğinde, malzeme sıcak ve yumuşak bir şekilde parlıyor. Bu özelliği malzemeyi, aydınlatma elemanları ve görsel efektler için kullanıma uygun bir hale getiriyor.


İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :