Taşkışla için Hiçbir Şey Yapamayan, Taşkışla Gününe Gelsin!
mimarizm.com / Filiz YAVUZ
/ 01 Haziran 2009
Şükrü Sürmen:
1963 yılında Taşkışla'ya girdim, fakat geçirdiğim kaza nedeniyle okula ara vermek zorunda kaldığımdan 1973'de mezun oldum. 1963'den beri ben bu binanın koridorlarındayım. İç avlunun güzelliği anlatılmaz ki! Oranları müthiş; ne fazla büyük, ne de fazla küçük.
Bu bina bende müthiş bir hatıra birikimi bıraktı...
Ünal Onur:
1973 mezunuyum, okulumuzun 1773 yılında kurulduğunu düşünürsek, 200. yıl mezunlarındanım. Böyle tarihi bir binada okumuş olmanın önemli getirileri var benim hayatımda. Belki de İstanbul'da olabilecek en güzel üniversite binası burası ve bu güzel binanın otel olması için bir takım gayretler var. Hem bu gayretlerin önünde set olabilmek için, hem de böyle bir yapıyı gelecek nesillere bırakabilmek için Taşkışla gününe geliyorum.
Nigar Kardaş Onat:
1997 mezunuyum. Okulumu çok özlediğim için geldim. Hatta bu atmosferi çocuğumun da yaşaması için, onu da getirdim.
Taşkışla gününün bu hali bile güzel, ama belki okuldaki kulüplerce hazırlanmış dans ve tiyatro gösterileri, bu organizasyonlara dahil edilebilir. Tiyatro sahnesi gibi zaten burası...
Mehmet Sağkal Özbek
Taşkışla, özgür ve çağdaş düşünceli insanların bu kutsal yere geldiğinde, geçmişlerinin yeniden yeşerdiği, anıların taşlarında gizlendiği yerden resim verdiği, konuşulanların, söylenenlerin hatta tiratların, sindikleri duvarlarda yeniden yankılandığı, anısal mekanlar bütünüdür.
İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın