Uluslararası Basından Bienal Yansımaları
Amber EROYAN
/ 03 Eylül 2010
Çok sayıda açılış partisinin ve bir dizi paralel etkinliğin gelişini müjdelediği 12. Venedik Mimarlık Bienali, 29 Ağustos'ta kapılarını ziyaretçiye açtı. Günler öncesinden Venedik'i doldurmaya başlayan uluslararası mimarlık çevreleri, sergi mekânları görücüye açılır açılmaz meraklı gözlerle ulusal pavyonları ve geleneksel bienal mekânlarını taramaya başladılar. İşte bu taramalar sonucunda uluslararası basına yansıyan ilk izlenimlerden bir potpuriye yer vermenin, Venedik havasını bir nebze de olsa Türkiye'ye taşıyacağını düşündük…
Studio Mumbai'nin enstalasyonu. Görsel: bdonline.co.uk
Bienal 'dedikodu'ları
archpaper.com adlı blogun yazarı William Menking, bienalin açılışını takiben derlediği izlenim yazısında eğlenceli gözlemlerde de bulunuyor. Açılış gününe ilişkin anlatacak çok fazla şeyi olmadığını, çünkü resmi açılışların çoğunun aslında hakla ve basına kapalı olduğunu bildiren Menking, devasa Arsenale'nin bu sene sadece 15 sergiye ev sahipliği yaptığına dikkat çekiyor ve bu durumun ziyaretçiyi engin boşluklarla yüz yüze getirdiğine değiniyor. Bu boşluk enflasyonu nedeniyle enstalasyonların çoğu devasa boyutlarda ve bina modellerinin teşhirinden çok, tasarım boyutu fişeklenmiş durumda. Menking, sergilenenlerin tabii ki mimari ürünler olduğunu ama bir nevi bienal stiline dönüşmüş, tasarımla sanat arasında konumlanan işler olduğunu not düşüyor izlenimlerine. Bu savına da Wim Wenders'ın, SANAA'nın Rolex Center projesi için çektiği 3 boyutlu film ile, Diller ve Scofidio'nun 2002 yılında gerçekleştirdiği 'Blur Building'in soluk bir replikası olan dumanla doldurulmuş odayı gösteriyor.
Transsolar'ın enstalasyonu. Görsel: bdonline.co.uk
En iyi proje dalında Altın Aslan ödülüne değer görülen Junya Ishigami'nin ‘Architecture as Air: Study for Château La Coste' (Görsel: archpaper.com, Contessanally) adlı enstalasyonuna ilişkin olarak ise komik bir fısıltı haberi aktarıyor William Menking.
İnce tellerin boşluğu giydirdiği, zor fark edilen varla yok arası bir strüktür olan çalışmayı çoğu ziyaretçinin es geçtiğini belirtiyor önce. Ama durum görünmezlikle sınırlı kalmıyor.
Yazarın bienaldeki bazı görevlilerden alığı duyuma göre 26 Ağustos gecesi bir kedi koşarak enstalasyonun içine dalıyor ve çalışma yerle bir oluyor.
Aktarılanın doğru olup olmadığı konusunda emin olmasa da bu komik ve gerçekleşmesi muhtemel hikayeyi paylaşmadan edemiyor.
Menking'in Venedik karasularından aktardığı ikinci dedikodu ise daha da eğlenceli. Şöyle ki, 2008 bienalinin küratörlüğünü üstlenmiş olan Aaron Betsky, güvenlik kartı yanında olmadığı için kapıdaki görevli tarafından geri çevriliyor. Geçen bienalin küratörü olduğunu belirten Betsky'e görevlinin verdiği yanıt ise, "Bu seneki bienalde ne işiniz var o zaman?" oluyor.
İlişkili Haberler
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın