“Elbiseyi birinin çizdiğini hayal edebiliyor, masayı hayal edemiyorlar”

Türkiye'de güncel endüstriyel tasarım eğitimini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce var olan eksiklikler, sıkıntılar nelerdir?

Nehir: İnsanlar Türkiye'de moda tasarımcısını, grafik tasarımcıyı algılayabiliyorlar ancak hala "endüstriyel tasarım"ı algılayamıyorlar. "Endüstriyel" de Türkçe, "tasarım" da… Ama hala kafalarda canlanamıyor. Üstümdeki bluzu birinin çizmiş olabileceğini düşünüyor, önlerindeki masayı birilerinin çizdiğini ise hayal edemiyorlar. Aramızda sıklıkla konuştuğumuz bir sıkıntı bu…

Özge: "Endüstri mühendisi misin?" sorusu ile karşılaşıyoruz sıklıkla. Dolayısıyla hep mesleğimizi açıklama gereği duyuyoruz.

Mesleğin tam olarak tanınmaması sizce o mesleğin eğitiminin de verimli şekilde gerçekleştirilememesini beraberinde getiriyor mu? Veya söz konusu durum tam olarak da bundan mı kaynaklanıyor?

Özgür: Çevreme baktığımda endüstriyel tasarımın genellikle varlıklı kesim tarafından yürütülen bir meslek alanı olduğunu görüyorum. Bakıyorsunuz, cemiyetten…


Kedi beşiği

Berkem: Yurtdışında bizim mesleğe önem biçiliyor. Türkiye'de ise durum farklı. Genellikle "takipçilik" tercih ediliyor, yurtdışından bir tasarımı seri üretime geçirmekte bir sorun görülmüyor. Aynı şey küçük esnaf için de geçerli olabiliyor. Onun değer yargısı o! Firmalar ise "Bitmiş bir şey ver bana; para verip onu satın alayım" diyebiliyorlar. Süreci tanımıyor, tanımak istemiyor.

Nehir: İşi bilgisayar yapıyor zannediyor. .

Sizin açınızdan iş alma sürecini zorlaştırıyor mu bu durum?

Özgür: Aslına bakarsan bu yüzden üretime de girdik. İşin içinde üretim de olunca, tasarım ücretini de içinden çıkarabiliyoruz. "Şu kadarını tasarım, bu kadarını üretim için aldım" demiyoruz. "Gözünüzün önündeki resmi verin, biz ürüne çevirelim" diyoruz.

Endüstriyel tasarım hizmetine ihtiyacı olduğunu fark etmeyen potansiyeli işvereni üretim yaparak avlıyorsunuz.

Nehir: Bir anlamda…

Özgür: Tasarım ve üretim basamaklarını bir araya getirdiğimiz için her iki tarafın da sıkıntılarını bertaraf etmiş oluyoruz.