"TNB binası bir dönüm noktasıydı"

02 Mart 2015

"Ülkenin iyi yanı da bu sanırım; girişim yapacak cesaret herkeste bolca bulunuyor"

MuuM'un marka olarak kurulması da yine bu döneme denk geliyor, değil mi?

MA:
Doğru. Çeşitli bankaların şube işleri ve paralelinde birçok ekonomik krizin yaşandığı bir dönemdi. Çalışmak için iş bulmak zordu, varolan işlere fazlasıyla yetecek, bizden daha deneyimli mimar vardı. Sonrasında gelen işler moralimizi ve özgüvenimizi artırdı ve burada kaldık. Ülkenin iyi yanı da bu sanırım; girişim yapacak cesaret herkeste bolca bulunuyor. Fakat, şimdi sorarsanız bu kararı çok erken aldığımızı söyleyebilirim. Bunun ideal yaşı en erken otuzlu yaşlar olmalı, yoksa süreç çok yıpratıcı olabilir. Ofis kurmak iki masa ve bilgisayarlardan ibaret değilmiş, bir ekiple çalışmak onları doğru yönlendirebilmek gerekiyormuş. Biz bunu yaşayarak öğrendik ve bu yaklaşık beş sene sürdü. 2003'ün başlarında olması gereken şekilde bir ofis oluşumuna sahip olduk. Ve dedik ki; 5 senelik, 10 senelik, 15 senelik planlar yapalım, ilk 5 senede istediğimiz yere ulaşamazsak bırakalım. İlk 5 senede olmak istediğimiz yerin ötesine geçtik ve devam kararı aldık. İlk 5 sene çok zordu ama 10 senelik dönem çok verimli geçti. Türkiye'de 2003 yılı itibari ile yabancı yatırımlarda artış olması mimarlık alanında da gelişimi tetikledi. O sıralarda ofisimiz Suadiye'deydi. Bir gün İTÜ'den de asistanımız olan Selim Velioğlu ile yollarımız kesişti. Ne yapıyoruz, ne ediyoruz diye konuşurken, beraber bir şeyler yapalım dedik ve yarışmalara başladık. Birlikte üç veya dört yarışma projesi yaptık. Türkiye Noterler Birliği Yarışması da o dönemin bir ürünüdür.



Doğduğunuz şehirde gerçekleştirdiğiniz bir proje olması açısından da anlamlı...

MA:
Evet, çok da iyi bir yapı oldu. Gerçekleşme sürecini Umut daha iyi anlatacaktır. Bizim için bir dönüm noktasıydı. O sıralar bir sürü proje yapıyoruz ama Türkiye Noterler Birliği projesini her şeyiyle, kitaba uygun şekilde kendimiz yaptık. Karşımızda müdür yerine, 13 kişilik yönetim kurulu vardı. Hepsi de konuya hukuki açıdan bakıyordu (gülüyor). Projeyi sunup, onay alıp devam ediyorduk. Şaka bir yana, gerçekten çok saygılı ve pozitif insanlardı. Projenin bu şekilde gerçekleşmesinde payları büyüktür.

Uİ: TNB Yönetim Kurulu bize çok destek verdi. Bir yanda kendi profesyonel danışmanları vardı, öte yanda mimar ve mühendisleri temsil eden biz vardık. Aynı zamanda, mesleki kontrollük yetkisini de bize verdiler. Öyle olunca da ortaya iyi bir sonuç çıktı. Yarışma aşamasından yapım aşamasına kadar sürecin tamamında yer aldık. Yarışmadan sonra yönetimsel yatırım kararı oluşuncaya kadar 3 senelik bir bekleme oldu. Ondan sonra, 1 sene projelendirilmesi, 2 sene de inşası sürdüğü için toplam 6 seneye yayılan bir süreç sonunda yapı ortaya çıkabildi. Mesleki kontrol olarak her hafta Ankara'ya gidip, gerektiğinde 1-2 gün orada kalıp projenin tamamlanmasını sağladık. Bir TOKİ müteahhidiyle o yapıyı bu seviyede bitirebilmiş olmak da bizim için ayrıca bir başarı kriteridir. Ama yapım aşamasında gerçekten zorlandık.



"İyi mimarlık; iyi işveren ve iyi ekip ile mümkün..."

Yarışma projesindeki temel ilkeleri bu süreçte daha da geliştirdiğinizi söylüyorsunuz. Karşınızda diyaloga açık bir işveren olması da çok önemli tabi...

Uİ:
Kesinlikle. Hem o var hem de yarışma projeleri fikirsel bir aşamada kalıyor. İşler gerçeğe dönüşürken her şey değişebiliyor. Biz bu deneyime zaten yaptığımız işlerden sahip olduğumuz için bir yandan tasarımı daha ileriye taşırken öte yandan işverenin taleplerini doğru değerlendirip uygulamaya çalıştık.

Bugün geriye baktığınızda, işveren olarak onların bizden daha çok ödülü var. İyi mimarlık için işin iki ayağı var; birincisi iyi bir işvereniniz olacak, ikincisi ofis ekibinizden tutun da şantiyede işi yapan kişilere kadar iyi bir ekibiniz olacak. İkisini birleştirdiğiniz zaman ortaya iyi bir ürün çıkıyor. Başarılı olmuş bütün projelere baktığınızda bunu görebiliyorsunuz. Bitmiş binalara ödül verilirken onun yapılmasına ön ayak olan işverenlere de ödül verilmesini sektörel gelişim açısından önemli bir yaklaşım olarak görüyoruz. TNB Binası'nın, mimarların jüri olduğu bir tasarım ödülüne (TSMD 2010) layık görülmüş olması da bizim açımızdan çok değerli...


MuuM'un Murat'ı ve Umut'u ile...
MuuM Tasarım Ekibi ile
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :