Gültekin Çizgen ve Kutsal Çizgen'in projesi, KKTC Sigorta & Reasürans Şirketler Birliği Ulusal Mimari Proje Yarışması'nda Üçüncülük Ödülü'ne layık görüldü.
Ana fikir ve Tasarım Süreci
Projenin ana fikrini, kuzey ve güney aksı boyunca uzanan ve “antre” vazifesi gören rampa biçimindeki sirkülasyon alanı oluşturmaktadır.
Bu ana karar, aşağıdaki bölümlerde de detaylı anlatıldığı gibi, kentsel ölçekten iç mekân kalitesine, kütle ve biçim dengesinden rasyonel mekân kurgusuna kadar pek çok ölçekte ve nitelikte, kapsamlı ve bütüncül bir çözüm sağlamaktadır.
Kentsel Ölçek
Güneydeki mevcut yol gelişiminin bilinmezliği ve yarışmanın “soru/cevap aşamasında” belirtilen “kuzeydeki yol esas kabul edilecektir” maddesi göz önünde bulundurularak, binaya kuzey yönünden erişim sağlanmıştır. Ancak, aşağıda daha detaylı anlatıldığı üzere, yapının yoğun kullanıldığı senaryo göz önüne alındığında binaya güney yönünden de erişim ihtiyacı olduğu düşünülmüştür. Zeminde oluşturulan antre aracılığıyla iki yönü birbirine bağlayan yaklaşım, tasarımın en başında alınan stratejik bir karardır.
Mevcut durum analizi yapıldığında, genel olarak yoğun kullanımın güney cephesi yönünde olduğu görülmektedir. Ayrıca, Lefkoşa araç trafiği için önemli kabul edilen “kiliseli çembere” yakınlığı ve çemberin “Dereboyu trafik ışıkları” ile olan bağlantısı sebebi ile projenin güney yönü gün boyunca yoğun kullanım halindedir. Bu sebepten dolayı, projede “ana cephe” güney yönü esas alınarak tasarlanmıştır. Buna ek olarak, yapının kalabalık olarak kullanıldığı senaryoda; trafik yoğunluğunun kuzey yönünde bulunan sokaktaki konut yaşamını rahatsız edeceği ve yapının tam kapasite kullanımı halinde 200-300 kişilik kullanıcının bölgedeki otopark tercihinin (kuzey yönünden sağlanan girişe rağmen) çoğunlukla güney yönü tarafında olacağı düşünülmüştür. Bu durum, ana fikirde alınan iki yönlü giriş kararını güçlendirmiştir.
İç mekân kalitesi
Doğu cephesinde bulunan komşu parselde gelecekte oluşabilecek yapılaşma göz önüne alınarak, içe dönük bir mekan kurgusu oluşturulmuş ve bu yönde minimum düzeyde açıklık tercih edilmiştir. Kuzey-güney aksı üzerinde arazi boyunca uzanan hat, kullanıcıyı her iki yönden de ilk olarak yapı önüne, sonra da bina içine davet etmektedir. İç mekâna geçildiğinde ise bu yaya hattı, antreyi andıran bir alana; etrafındaki birimler ile etkileşimi sağlayan, besleyen ve destekleyen bir mekâna dönüşmektedir. Kuzey-güney hattı boyunca oluşan bu mekân, egitim ve sergi gibi etkinliklere olanak tanıyan çok amaçlı şeffaf salon ve bekleme alanlarıyla yakın etkileşim halindedir. Yapıya kuzey yönünden giriş yapan kullanıcı, hemen karşısında güney giriş bölümünü, danışmayı, dikey sirkülasyon hattını görebilmekte ve çok amaçlı salonda gerçekleşecek sergi ve eğitim etkinlikleri ile etkileşim halinde olabilmektedir. Güney cephesinde oluşturulan giriş ise, kuzey yönüne kıyasla, dikey sirkülasyon hattı, bekleme alanı ve danışma alanı ile daha yakın ilişki halindedir.
Tasarlanan rampalı antre/sirkülasyon alanı, 3 katlı ve kısmen boş bir hacim olarak kurgulanmıştır. Bu durum dikey sirkülasyon hattını zemindeki mekanın parçası haline getirmiş ve programdaki dışa dönük kabul edilebilen mekanların (kafe, tahkim ve garanti fonları bekleme alanı gibi) farklı katlara yerleşmesiyle binanın kendi içerisinde etkileşim halinde olması sağlanmıştır. Yapının güneyinden giren kullanıcı zemin katta farklı katlara dağılmış fonksiyonları katmanlar halinde bu boş hacim içerisinde algılaya bilmektedir. Yine bazı ofis birimleri, oluşan galeri boşluğundan zemin katla benzer bir ilişki kurabilmektir.
Zemin kat kalabalık kullanıma yönelik sirkülasyon alanı sağlarken, üst katlardaki mekanları zeminle sürekli etkileşim halinde tutmak, bu mekanları giriş bölümlerinden algılanır kılmak ve dolaylı yönden zemindeki mekanın bir parçası haline getirmek alınan temel kararlardan biri olmuştur.
Kütle kurgusu ve biçim
Sirkülasyon odaklı oluşan ana karar, eş zamanlı olarak mekandan biçime, kütleden bina plastiğine kadar etki etmektedir. Kütleyi ikiye bölerek, kuzey ve güney yönünde doğal bir aks oluşması sağlamış bu hat, mekâna ve biçime de yön vermiştir. Bu etki, hem iç mekân hem de dış mekândan da algılanabilir olup dik açılara sahip modern bir mimari kompozisyon oluşumuna destek vermiştir.
Yapının doğu cephesinde bulunan sağır duvar ve ana kütleyi ayıran seffaf/düşey boş hacim, hem biçimsel kompozisyondaki doluluk-boşluk dengesini sağlamak hem de kullanıcıyı binanın iç ortamına davet etmek ve dış mekandan merak uyandırmak amacıyla tasarlanmıştır. Ayrıca, kütle kompozisyonundaki bu yaklaşım, en başta alınan ana kararı da destekleyecek nitelikte bir çözüm olmuştur. Böylelikle yukarıda belirtilen ana fikir kullanıcı tarafından da anlaşılabilir, mekâna ve biçime yansıyabilmektedir. Kısaca kütle ve biçimsel unsurlar, mekânsal bir bütünün parçası olarak ele alınmış, binanın dış mekânından başlayıp kullanıcısını içeriye davet eden, içerde de devam eden bir mekânı desteklemiştir.
Ayrıca, bu biçim anlayışı hem bölgedeki güncel yapılarla kurduğu ilişki bakımından, hem de sigortalar ve reasürans birlik binasına uygun mimari dilin oluşmasında etkin rol oynamıştır. Doluluk-boşluk ifadesini tamamlayan güneş kırıcı elemanlar, batı yönünde dikey, güney yönünde yatay yönde kullanılmıştır. Elektrikli sistemler aracılığı ile güneşe göre gün içinde programlanıp, mekânın ihtiyacı yönünde güneş ışığını kontrol edilmesi sağlanacaktır. Yine, güney yönündeki perfore cephe elemanların bir bölümü açılabilir olmakta, açılması durumunda da yatay güneş elemanı olarak kullanılabilmektedir. Yapılan öneri deki haline kıyasla açılan modüllerin sayısı artırılabilir ve yine tercihe bağlı mekanik veya elektrikli sistemle kullanıma uygundurlar.
Rasyonel mekân kurgusu
Alınan ana karar, yapı içinde rasyonel bir sirkülasyon çözümüne de katkı vermektedir. Merkezde yer alan dikey sirkülasyon alanı sayesinde katlardaki dolaşım alanlarının minimum m2 ile çözümlenmesine hizmet ederken yarışma şartnamesinde belirtilen mimari program gereği mekanların istenilen ölçülerde oluşmasını sağlamıştır.
Önerilen sirkülasyon hattı, kalabalık kullanılması öngörülen mekanların kısa mesafede ulaşılabilmesine yöneliktir. Kalabalık bir günde ve yapıda düzenli görev almayan kullanıcı tarafından kullanılacak eğitim salonu (5.1) zemin katta, çok amaçlı salon (2.1) bodrum katta ve kafe (1.2) 1. katta konumlandırılmıştır. Kafe yapının güney bölümden erişildiğinde seviye farkından dolayı yarım kat yüksekliğinde konumlanmıştır. Bu mekanların olabildiğince kısa mesafelerde erişilebilir olması önceliğinden dolayı, diğer mekanlar yine kamusal erişim ihtiyacı dikkate alınarak üst katlara dağıtılmıştır. Binanın düzenli kullanıcılarının kullanım alanları 3. Ve 4. katta çözümlenirken, kamusal alan olarak tanımlanabilecek garanti fonları ve Tahkim salonu güney yönünden girildiğinde zeminden bir buçuk kat yüksekliğindeki 2. katta konumlandırılmıştır.
Yine kamusal kullanım amaçlı bölümlerde 1.3 kodlu ıslak hacimler, bodrum ve 1. katta sağlanırken, 3. ve 4. kattaki düzenli kullanıcı için bu katlarda 7.1 kodlu genel ıslak hacimler konumlandırılmıştır. 7.3 kodlu Mutfak birimi doğu yönündeki dinlenme alanı olarak kabul edilebilecek balkona açılarak kent ölçeğinde simgesel nitelikle olan kilise ile görsel diyalog kurmaktadır.
Arazideki seviye farkının kullanımı ve engelli erişimi
Arazinin mevcut kotlarını dikkate alarak geliştirilen ana kararın özü, engelli bireyler için sağlanacak bina içi kademesiz çözümü sağlamakta, olabildiğince akışkan, zengin ve ferah bir mekân yaratmaktır. Dolayısı ile, tasarlanan yarım katlık erişimler ve iki girişi birbirine bağlayan rampa bu düşünce kaynaklıdır. Bunun yanında engelli otoparkları ana girişlere en yakın konumlarda yer almaktadır.
Genel bilgilendirme ve son söz
Yarışma şartnamesinde belirtilen yoğun mimari program, projenin sınırlı alanı ve imar kuralları bir araya geldiğinde oluşan denklem tarafımızca bu yarışmada başlıca çözülmesi gereken tasarım problemi olmuştur.
0.4 oran üzerinden en fazla 248m2 olarak hesaplanan taban alanı önerilen bina da 247m2 olarak, 1.6 kat sayısı ile belirlenen en fazla 995m2 hesaplanan toplam imar alanı önerilen yapıda 932m2 olarak kullanılmıştır. Şartname de yer alan Tan55 maddesi tasarımda gözetilmiştir. Vaziyet planında yapılan öneri mevcut yolun güncel halini göstermekte, gelecekte yapılması hedeflenen olası yol düzenlenmesi için belirtilen arazi ve yol hududu plankote haritasındaki verilere göre belirtilmiştir. Son olarak, sunulan proje, görünen bina plastiği ve iç-dış mekân detayları vb. uygulanabilecek niteliktedir.