Emre Arolat Architects

Işıl Göreci / 01 Ekim 2007
Emre Arolat Architects

 

 

Dalaman Uluslararası Havalimanı, Santralistanbul Çağdaş Sanat Müzesi, Kervansaray Lara Oteli gibi daha pek çok yapıyla Türkiye'nin ulusal ve uluslararası alanda önde gelen mimarlarından biri olan Emre Arolat;  modern dünyanın hızı, karmaşıklığı ve herşeye rağmen çekiciliğini, yeni jenerasyon Türk mimarları arasında en iyi yansıtabilen isimlerden biri.

 

Emre Arolat'ın, anne ve babasıyla birlikte çalıştığı Arolat Mimarlık'tan 2004 yılında ayrılarak, ortağı Gonca Çırakoğlu ile birlikte kurduğu Emre Arolat Architects'in (EAA) gerçekleştirdiği her projenin tasarım süreci, "durum odaklı" bir mimari tasarım anlayışıyla şekilleniyor. Her yeni projede yeniden ele alınan mimari yaklaşım,  kendini yapı malzemelerinin seçimindeki esneklikte ya da içeriğin getirdiği sürprizlerde gösterebiliyor.

 

Emre Arolat'ın "her projenin, her özel durumun kendi sorunlarını tanımlamak, özel verilerini ayrıştırmak ve olabildiğince çok katmanlı bir tarifle özgülleşen durumun cevaplarını aramak üzerine kurulu bir pratik bu" cümlesiyle tanımladığı mimarlık anlayışı; tüm çalışanlar tarafından konuttan turizm yapılarına, eğlence merkezlerinden ofis binalarına kadar bir çok alanda uygulanıyor.

 

Fark yaratmak EAA'nın ana prensiplerinden biri. 2005 yılında, Antalya'daki Minicity Model Park projesiyle Avrupa Birliği Mies Van Der Rohe ödülü; 2006 yılında da Dalaman Uluslararası Havalimanı projesiyle Architectural Review Ödülü'nün sahibi olan EAA; Türk mimarlığına getirdiği yenilikçi yaklaşımıyla dikkat çekiyor.  

EAA bünyesinde şu anda 30'a yakın genç, dinamik ve çok 'çalışkan' mimar çalışıyor. Bir çoğu Arolat'ın üniversiteden öğrencisi olan çalışanlar, genelde kendi özel hayatlarına vakit ayıramadıklarını söyleseler de mimarlık onlar için de esas tutku olduğu için bu durumdan şikayetçi gözükmüyorlar. Ofiste, çalışanların profesyonel anlamda tecrübesizliğiyle değil, potansiyel yetenekleriyle ilgilenildiği için herkes, daha ilk günden en zor projelerin en üst kademelerinde görevlendirilebiliyor. Yaşanılan stresin altında her zaman "Emre Bey'in en kötü ihtimalde projenin başına geçip iki saatte çizip kalkacağı" güvencesi yatıyor. Türkiye'de mimarlığın henüz tam olarak kurumsallaşamaması EAA'nın dert edindiği bir durum. Bu yüzden her proje ofisin her çalışanıyla paylaşılıyor, tek bir mimardan ziyade kurumun öne çıkarılmasına gayret ediliyor. 

 

Mimarlığı "bilinenleri unutup yeni duruma göre tasarlamak" olarak tanımlayan Emre Arolat, bu "ezber bozan" mimari anlayışını Türkiye'nin pek de alışkın olmadığı ve  bugüne kadar yapmış olduğu projelerden bir seçme yaparak fotoğraf, kısa film, maket ve çizimlerden oluşan bir yerleştirmeden oluşan mimari sergi ("...nazaran" 2006) ve yapılarının değerlendirildiği monografiyle  (Emre Arolat Yapılar/Projeler 1998-2005) de yansıtıyor. Bu noktada, Emre Arolat'a boş vakitlerinizde neler yapıyorsunuz sorusunu sormak anlamsız kaçabiliyor, çünkü kendi tanımlamasıyla "düşünce tembeli" mimarların aksine o, sürekli çalışıyor, üretiyor, öğretiyor, öğreniyor.


Makaleler
Künye
Ofis Adı:
Emre Arolat Architects
Sahibi:
Emre Arolat - Gonca Çırakoğlu
Telefon:
212 265 07 14
Faks:
212 265 07 20
Web:
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :