Bu kez başkentten bir lezzet durağını keşfe çıkıyoruz. Uygur Mimarlık tarafından hayata geçirilen ve 2010 yılında kapılarını ziyaretçilere açan Cer Modern bünyesinde hizmet veren Cafe Modern, mönüsünden iç dekorasyonuna kadar yapının temel dili olan brüt betonla uyumlu bir yaklaşımla kurgulanmış.
Cafe Modern'in iç mekan tasarımında, Cer Modern'in ana bileşenleri olan brüt beton, cam ve ahşapla uyumlu minimal mobilyaların kullanımına özen gösterilmiş. Dış mekanda ise, yer kaplamasında kullanılan Brezilya menşeli ipe ağacıyla uyumlu rattan mobilyalar tercih edilmiş.
Arka planda, eski cer atölyelerini temsilen açık alana yerleştirilen eski bir vagon...
Kafe alanı içerisinde Osman Dinç, Genco Gülan, Aykut Öz gibi çağdaş sanatçıların heykelleri, geçiş alanlarında ise Polonyalı sanatçıların avangart posterleri kafe müşterilerine keyifli bir seyir sunuyor.
Kafe mobilyası ve ekipmanında Koleksiyon ürünleri seçilirken, servis takımları Faruk Malhan imzalı İstanbul serisi çay ve kahve fincanlarıyla desteklenmiş. İşletmeciler, modern sanat yaklaşımının ister istemez mutfak kültürüyle de buluşmak zorunda olduğunu dile getiriyor. Modernist düşünce burada mutfaktan servise kadar etki ediyor.
Sanat fanzini gibi mönü
Kafe alanı, Cer Modern’in sanat etkinliklerine de ev sahipliği yapıyor. Caz dinletileri, edebiyat okumaları ve daha birçok etkinlik Ankaralı sanatseverleri aynı çatı altında bir araya getiriyor. Masa üzerlerinde Cer Modern faaliyetleri ve etkinlikler hakkında bilgi sunan görseller bulunmakta. Ayrıca, altı aylık dönemlerde yenilenerek gazete formatında hazırlanan Cafe Modern mönüsü de burada gerçekleşen kültürel faaliyetleri içeren bir fanzin görünümüne sahip.
Mutfak Kitaplığı buluşmaları
Cafe Modern'in en dikkat çeken etkinliklerinden biri, Mutfak Kitaplığı buluşmaları. Popüler kültürden gastronomi tarihine kadar ilginç konu ve konuklara yer veren program kapsamında şu ana kadar "Reyhan Yaman’la Likör Hikayeleri", "Gülfam Göknar’la Yemek ve Müzik", "Burak Onaran’la Mutfak Tarih: Yemeğin Politik Serüvenleri" başlıklı buluşmalar gerçekleştirildi. Cafe Modern yönetiminden aldığımız bilgiye göre, Mutfak Kitaplığı önümüzdeki dönemde geleneksel konseptin farklı alanlarına da pencere açmaya hazırlanıyor.
* * *
Mekana ilişkin genel bilgilerin ardından söz, Cafe Modern'in şefi Ali Keser'de...
Öncelikle sizi tanıyabilir misiniz? Mutfak sanatlarına merak salmanız nasıl oldu? Eğitiminizi nerede aldınız?
1989 Ankara doğumluyum. Çocukluğumdan beri yemek yapmaya çok meraklıydım. Bunda babamın kasap olması, anneminse mutfakta yardım etmeme izin vermesi büyük etken. Henüz 10’lu yaşlarımın başında et yemekleri ve salatalar yapmak en büyük keyfim olmuştu. Mesleğimle ilgili İstanbul’da birçok sertifika programına katıldım. Bu atölye çalışmalarında dünyaca ünlü şeflerden çok önemli ipuçları aldım ama kendimi alaylı olarak görüyorum.
Cafe Modern'in favori yemekleri neler?
Cafe Modern’in mönüsünde birçok farklı konsepti bir araya getirdik. Doğal olarak da bir değil birkaç favori yemeğim var. Başlangıçlarda Yaprak Ciğer ve Somonlu Krep çok tercih edilirken, salatalarda Nar salatası, Pancar Carpaccio ile Roka Salatası, pizza grubunda da Maremonte ve Calzone en çok tercih edilenler arasında. Ana yemeklerde ise öncelikle Dana İncik, Erik Soslu Dana Bonfile ve Soğanlı Şaraplı Tavuk Bonfile tercih ediliyor. Benim favorim ise Erik Soslu Dana Bonfile. Tatlı ekşi sos severlerin çok keyif alacakları bir lezzet...
Burası için geliştirdiğiniz özel tatlar var mı?
Cer Modern için hayal ettiğim mönü bugün burada çalışıyor olmamı sağlayan mönü. Yani burası için özel çalışılmış bir mönü. Misafirlerimizden aldığımız geri dönüşlerle de kendimizi sürekli yeniliyoruz. Mönüyü mevsim koşullarına göre dört ayda bir güncelliyoruz. Cafe Modern ziyaretçi profiline uygun olarak unsuz, yumurtasız, "light dark chocolate" bir tatlı yaptım ve şu an tatlı mönümüzün favorisi de o.
Yeni bir mönü yaratırken nelerden ilham alıyorsunuz?
Yeni bir işletmeye mönü hazırlamak ile varolan bir işletmeye yeni mönü hazırlamak ya da Cafe Modern gibi başka bir işletmenin içinde yer alan bir mekana mönü hazırlamak çok farklı durumlar. Ama hepsinde ortak olan birkaç önemli nokta var. Örneğin insanlar evlerinde yapamayacakları lezzetleri dışarda yemeyi isterler. Cafe Modern’in mönüsünde bulunan Dana İncik gibi... Bu yemeğimizde yer alan inciği tam 5 saatte pişiriyoruz. Öte yandan sunulan yemek mönü konseptine uygun olmalı. Yine önemli bir konu da ağırladığınız misafir profili. Bizim misafirlerimiz sanatla iç içe, yenilikleri takip eden, yurtiçi ve yurtdışında birçok restoranı deneyimlemiş kişiler. Onlara sunduğunuz Cafe de Paris soslu bifteğin sosu Fransa’da yedikleri kadar iyi olmazsa mönüde yer almamalı.
Özel olarak takip ettiğim şefler, mutfakla ilgili yeni trendler, lezzetler, Michelin yıldızlı şefler, yemek dergileri gibi mecralar ile kendimi yenilerken, farklı lezzetler yaratmaya ve misafir odaklı mönüler hazırlamaya çalışıyorum. İlhamım ise yemek aşkım diyebilirim.