Yeni Kente Eski Makyaj: Üsküp, Kendine Meçhul

Attila BEKSAÇ / 03 Ekim 2013
Kente baktıkça ve içinde yaşadıkça görünmez olan tüm anlamlar ve göz ucuyla görebildiğimiz makyajlı imgeler neyin nesi? Bir kent, nasıl bizlere ve nihayetinde kendine meçhul olabilir?

Ahlakın Soykütüğü'ne başlarken Friedrich Nietzsche'nin açılış cümlesi "Kendimize meçhulüz" olmuştu. Doğrusu, bir şeyleri yitirmiştik. Yitirdiklerimiz dışımızda değil, tam da içerde, çok yakınımızda olmalıydı, beklentilerimizin aksine.

"Göz, şeyleri görmez. Başka şeylerin anlamını yüklenmiş şeylere ait şekiller görür". İtalyan yazar Italo Calvino, seneler önce kaleminden dökülen bu cümlede sırrın kapısını aralarken bize, imgelerin aslında kayıp anlamların makyajı olduğunu söylüyordu. Makyaj, göz, şeyler ve imgeler. Biraz garip, biraz uzak kelimeler. Oysa Calvino'ya bu ve bunun gibi yüzlerce satırı yazdıran ilham, mimarlık dünyasına hiç de yabancı olmayan bir kelimeydi: kent.

Peki, neydi bu yitirdiğimiz? Kente baktıkça ve içinde yaşadıkça görünmez olan tüm anlamlar ve göz ucuyla görebildiğimiz makyajlı imgeler de neyin nesiydi? Bir kent, nasıl bizlere ve nihayetinde kendine meçhul olabilirdi?


Makedon Başkentine Mimari Bir Bakış...
Bu Haberi Sosyal Medyada Paylaşın
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.
Bu İçeriğe Yorum Yazın
Ad Soyad
E-posta
Yorum
Kalan karakter :